M. Cengiz Özdemir/Hatay Kültür Sanat Grubu Başkanı

Hatay semtimizde, Mustafa Necati Bey İlkokulu bir anıt okuldur. Kuruluşu, Cumhuriyetimizin ilk yıllarına kadar gider. Okulumuza, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından Kurtuluş Savaşı Önderlerinden, 1 Ocak 1929 yılında 35 yaşında hayata veda eden Milli Eğitim Bakanı Mustafa Necati Bey’in adı verilir. Okulumuz 1929 yılında öğretime açılır.

Belleğimizde, çocukluğumuzun en güzel anıları, Necati bey İlkokulu’nun birinci sınıfına attığımız günlerle başlar. O, öğretmen sevgisi, mahallemizin okullu çocukları ile olan dostluk ve sevgi hiç unutulmaz. Ben, çocukluğum aklıma düştüğünde, duygulanırım. Sanırım sizler de benim gibi duygulanmaktasınız.

Bu duygularla, tarihi okulumuza adını veren hepimizin kalbinde yer eden Mustafa Necati Bey’i, sizlere tanıtayım.

Babası Halit Bey, 1892 yılında İzmir’e yerleşmiş ve Eşrefpaşa semtindeki Dere sokağının Hatay Caddesi ile kesiştiği köşe eve yerleşmiştir. 1894 yılında İzmir Eşrefpaşa semtinde doğan Mustafa Necati, İstanbul Hukuk Mektebi’ni bitirdikten sonra Avukatlık ve öğretmenlik yapar. Onu, 1912 de İzmir Türk Ocağı Kurucusu olarak görürüz. Yaşamı boyunca yanından hiç ayrılmayan yol arkadaşı Vasıf Çınar ile birlikte 1914 yılında İzmir’de ilk Türk futbol takımı olan ALTAY Kulübü’nü kurarlar. Mustafa Necati Bey için, Türklerin Orta Asya geçmişine vurgu yapan Altay ismi bilinçli bir tercihti.

İzmir’de Ahenk gazetesinde (1918 yılı ve Şubat 1919 kadar) yazıları çıkıyor. Gençlere sesleniyor, Müdafii Milliye ne yapmalıdır, Yaşamak Esasları, Teşkilatsızlık gibi yazılarla mütareke sonrası milli uyanışın öncülüğünü yapıyor. Ateşli yazılarıyla yaklaşan tehlikeyi anlatır. 29 Ekim 1918 günü yazdığı yazıda şöyle der: "Her şeyi her kudreti hasıl eden azim ve imandır. Bizim azim ve imanımızda doğacak kudreti iştirak yarının nur ve saadetini yaratacaktır." Türk Ocağı’nda yaptığı konuşmada şunları haykırır: "Tehlike yaklaştı. Rumlar harıl harıl silahlanıyor ve bir şeyler bekliyorlar. Biz ise kalemle, muhtıra ve nutuklarla nümayiş ve alayişle iş görmeye çalışıyoruz. Bu doğru değildir. Her ihtimale karşı bütün Türklüğün silahlanması icap eder. Ona göre teşkilat yapmalıyız." İzmir işgali öncesi "Maşatlık Mitingi’nde" halkı yönlendirmesi, Kurtuluş Savaşımızın Ege Bölgesi’nde başlamasında önderliği hiç unutulmaz.

İzmir’in işgali sonrası Balıkesir’e geçer Vasıf Çınar ile beraber, İzmir’in işbirlikçi gazetelerine karşı Balıkesir’de 16 Kasım1919 tarihinde "İzmir’e Doğru" gazetesini çıkarır ve Milli Mücadele’yi ateşleyen yazıları ile kısa sürede Ege direnişinin sembolü olur. Emperyalizme ve işgalcilere karşı birlik ve bütünlük içinde mücadele edilmesini savundular. Balıkesir’in işgalinden sonra dağa çıkar ve Mehmet Efe ile birlikte savaşır. İşte vatan mücadelesi içinde olan, Mustafa Necati’nin ulusal bağımsızlığa ve onura bağlılığı, O’nun ömrü boyunca vazgeçemediği değerlerdir.

Mustafa Necati 23 Nisan 1920 tarihinde 26 yaşında iken Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne Saruhan Mebusu (Manisa Milletvekili) olarak girer. Meclis’in görevlendirmesi ile Samsun ve çevresi, Kastamonu ve çevresi İstiklal Mahkemesi başkanlıklarını yapar. 1923’te İzmir Milletvekili seçilir. Mübadele(Değişim), İmar ve İskan, Adalet Bakanlıkları yapar. Doğudaki Şeyh Sait isyanı sırasında, Diyarbakır İstiklal Mahkemesi’nde bir süre savcı olarak çalışır. 20 Aralık 1925 tarihinde 31 yaşında iken Maarif Vekili (Milli Eğitim Bakanı) olur. Bu dönemde Örgütçü, mücadeleci ve devrimci karakteri, O’nun Eğitim Birliği ve Seferberliği öncülüğünde de görürüz. Ölümsüz Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi "Arasız Devrimler" Genç Cumhuriyetimizde adım adım her alanda kendini gösteriyordu. İşte öncülerimizden biri de, İzmirli olarak gururlandığımız, onurumuz olan, İzmirli Mustafa Necati Bey’di.

Reklamdan sonra devam ediyor 

Mustafa Kemal Atatürk, eğitimin büyük gücüne inanıyor ve devrimleri yerleştirmek için öğretmenleri ödevli sayıyordu. Ulusal eğitim bilimin rehberliğinde olacaktı. Önderimizin Milli Eğitim Bakanı Mustafa Necati de aynı ruhu ve düşünceleri taşıyordu. Üç yıl on gün süren Milli Eğitim Bakanlığı döneminde yaptığı unutulmaz ve inanılmaz hizmetler, öğretmene gösterdiği sevgi, saygı, yakınlık, kültür ve eğitim alanında getirdiği büyük coşku ve canlılık, O’na değer kazandıran özelliklerdir.

Öğretim birliği seferberliğinde, Harf Devrimi sürecinde, yeni harfleri öğretmek için Millet mektepleri kurulmasında, öğretmen okulu inşaatlarında, yeni ilkokul programının hazırlanmasında, Eğitimin milli ve çağdaş olması için çalışmasında gördüğümüz Mustafa Necati Bey, 35 yaşında, 1929 yılbaşı gecesinde zeybek oynarken apandisiti patladı ve hayata veda etti.

Bugünlerde Cumhuriyetimize ve önderlerimize karşı bir karalama ve Cumhuriyet Devrimcilerini unutturma, yok sayma ile karşı karşıyayız. Kahramanlarımız ve önderlerimiz bize yol gösteriyor. Işıkları bizi aydınlatıyor. Bu bilinçle, Necati Bey İlkokulu mezunu olarak, önderlerimize sahip çıkıyoruz ve gelecek nesillere mirasını aktarmayı görev biliyoruz.

1 Ocak 2019, Mustafa Necati Bey’in ölümünün 90. Yılı. Atatürk’ün devrimci yoldaşlarından, ülkemizin gelişmesine ve cehaletten kurtulmamıza büyük katkısı olan, adını onurla taşıdığımız ilkokul mezun ve öğrencileri olarak, Mustafa Necati Bey’i saygıyla anıyoruz. Işıklar içinde yatsın.

Kaynak:

1) Mustafa Necati ve Cumhuriyet Eğitimi Devrimi, Yeni Kuşak Köy Enstitüsü Derneği yayınları

2) Ercan Dolapçı/Hayati Özcan makalesi 4 Ocak 2012 tarihli Aydınlık gazetesi.