Yeni CHP’nin Yeni Yönetimi yazısının ilk bölümünde Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Partide korku imparatorluğunu yıktık, şimdi sıra Türkiye’de” müjdesini verdiği operasyonla göreve başlayan Kadın Örgütlenmesi ve Kadın Kollarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Didem Engin, Seçim ve Hukuk İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mesut Değer, Gençlik Örgütlenmesi ve Gençlik Kollarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Zeki Gündüz, İdari ve Mali İşlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Hurşit Güneş ve ArGe BYK Platformundan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Sencer Ayata’yı, ikinci bölümünde de yeni yönetimin en kritik görevini üstlenen Örgütlenme ve Örgüt Yönetimlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin’i değerlendirmiştim.

Yazımın üçüncü bölümünde Ekonomik ve Mali Politikadan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran’ı irdeleyeceğim. CHP’nin yeni yönetimi, “Altı Ok” temelli Kemalist rota yerine başta türbana özgürlük, tarikat ve cemaatlere yumuşak bakış, Kürt sorununa çözüm alalamalarıyla kemirilen laiklik ve ulusal bütünlüğümüzden ödün veren yaklaşımların yanı sıra, neoliberal iktisat ve post modern sosyoloji savunuculuğu ile küresel piyasa ile eklemlenmeyi hedefleyen Neo Kemalist rotaya savruluyor. “Neo Kemalizm” sözcüğündeki Kemalizm’in gerçek Kemalizm ile isim benzerliği dışında bir ilintisi yok. Post modern bir kavram saptırması bu. Burada Mustafa Kemal Atatürk yerine yandaş ve bağımlı medyada devrim yaptığı iddia edilen başka Kemal’ler kastediliyor.

Umut Oran; Ekonomik ve Mali Politikadan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı.

Umut Oran’ı daha yakından tanıyabilmek için cemaat medyası ve yandaş medyadaki haber ve yorumlara da dikkatle bakmak gerekiyor. Önce Oran’ın AKP’ye açılan kapatma davası, Kürt açılımı, TCK’nın 301. Maddesi ile ilgili tutumuna bakalım.

İşadamı Umut Oran Nisan 2008′deki CHP Kurultayında genel başkan adayı olduğunda, Hilton Otelinde CHP muhabirleriyle bir araya geliyor. Yüzde 47 oy almış bir partinin kapatılmak istenmesini ‘kabul edilemez’ buluyor. Partisinin aksine, 301. madde konusunda “özgürlükçü!” yaklaşım sergilediğini ileri süren Oran, CHP’nin halktan tamamen koptuğunu savunuyor. Annesi Diyarbakır’lı olan Oran, Kürt sorununa bakışını anlatırken öncelikle partisinin bu konuda bir açılım yapması gerektiğini söylüyor. Toplantıda Oran’a destek vermek için eşlik eden Soros destekli TESEV Araştırma Direktörü, Koç Üniversitesi Küreselleşme ve Demokratikleşme Araştırma Merkezi Direktörü Prof. Dr. Fuat Keyman, AKP’nin 301. Maddeyle ilgili TBMM’ye getirdiği değişiklik teklifine destek verdiklerini kaydediyor.

http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=676207

Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfı (TESEV) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Alarko Holding Yönetim Kurulu Başkanı İshak Alaton’un, Zaman gazetesinden Şahin Alpay’a verdiği mülakatta, Taraf gazetesi, Yeni CHP ve Umut Oran’la ilgili değerlendirmeleri çok dikkat çekicidir. Alaton, otuz yıllık dostu Şahin Alpay’a “AKP kapatılsaydı Türkiye olarak dünyanın önünde büyük bir ayıp yaşayacaktık… Demokrasiye kasteden darbe tertipleri Taraf gazetesi tarafından art arda ifşa edilmeseydi, Türkiye büyük badireler yaşayacaktı. 

Taraf gazetesi ülkenin kaderini değiştirdi. Kıymeti ileride daha iyi anlaşılacak, tarihi yazılacaktır. İktidarın olumlu icraatına cesaretle ve efendilikle destek vermek, yanlışlarını da sadece eleştirmekle kalmayıp, izlenecek doğru politikaların ne olduğunu söylemek… Eğer yeni CHP yönetimi bunları başarırsa Türkiye rahatlayacaktır. O zaman CHP iktidar alternatifi olacak; AKP de, artık çağdaş bir muhalefetle karşılaşacağı için yeniden atılım yapacak, iki parti arasındaki rekabet Türkiye’yi kanatlandıracaktır… O zaman Kıbrıs, Kürt, laiklik sorunlarımız hallolacak, Türkiye AB üyeliğine ulaşacaktır… 

Sayın Kılıçdaroğlu, yoksullukla mücadelenin ancak ekonomik büyüme ile pastayı büyütmekle mümkün olabileceğini söylemeli… Kürt’e Kürt, Alevi’ye Alevi deme cesaretini kendinde bulmalı… CHP’nin geleceği hakkında iyimserim. Kadrosuna aldığı Faik Öztrak, Umut Oran gibi yeni isimlerden çok ümitliyim. En büyük atılımı yapma vakti geldiğinde Kemal Derviş’i de yanına alabilmelidir” diyordu. Yandaş medyanın şahin kalemi Alpay ise Alaton’un önerilerine ek olarak “Kemal Kılıçdaroğlu liderliğindeki CHP, asker ve yargı vesayetine kanat germekten vazgeçsin, “Ergenekon avukatlığı”nı terk etsin, halkın dertlerine demokratik düzen içinde çözüm arasın, ülkeye çok büyük bir hizmette bulunur ve er geç iktidara gelir” diyerek yeni CHP yönetimine akıl veriyordu.

http://www.zaman.com.tr/yazar.do?yazino=988557

Umut Oran, Amerikan Ulusal Demokrasi Vakfı (NED) / CIPE destekli Ekonomistler Platformu’na da danışmanlık yapıyor. Ekonomistler Platformu, Tuna Bekleviç’in Başkanlığında 2023 yılında Türkiye’yi yönetecek gençleri keşfetmek ve ülke yönetimine katmak amacıyla kurulduğu söylenen” Anadolu’nun Genç Liderleri Hareketi”ne, ardından da Güçlü Türkiye Partisine (GTP) çevrildi.

http://www.gtp.org.tr/

İstanbul Bilgi Üniversitesinden İktisat Fakültesini bitiren ve İstanbul Bilgi Üniversitesi Bilgililer Derneği’nin de Kurucu Başkanı olan 33 yaşındaki “genç sivil yetenek” Bekleviç’e, örgütlenme çalışmalarını ABD’de Aspen Institute, NED, CIPE, Cato Ins., Heritage Ins., El Centrino De la Raza, Dünya Bankası, MIT ve Layola Üniversitesi gibi kurumlarda “yeni sivil toplum modeli ve örgütlenme anlayışı” olarak sunma olanağı sağlandı. Ekonomistler Platformu 6 yıllık dönem içerisinde yurt içinde ve yurt dışında birçok kamu kuruluşu, özel kuruluş ve sivil toplum örgütü ile ortak faaliyetler düzenledi, projeler gerçekleştirdi.

2005 yılında ABD Dış İşleri Bakanlığı’nın konuğu olarak “International Visitor Leadership Program“a iştirak etti.ABD’de New York, Washington D.C., Seattle, Chicago, Minneapolis, Austin, Dallas, Los Angeles, Cincinnatti, Atlanta, Iowa City, Boston, Miami şehirlerinde seminerler verdi.

Ekonomistler Platformu Başkanı Tuna Bekleviç ve genel sekreter Mahir Toprak, 11 Temmuz 2005’te, DPT’nin yeniden yapılandırılması çerçevesinde Türkiye’yi eyaletlere ayıracak olan “Bölgesel Kalkınma Ajansları” üzerine bir duyuru yayımladı. “2 Temmuz 2005 tarihinde kabul edilerek yasalaşan “Bölgesel Kalkınma Ajansları Yasa Tasarısı”nda bir takım değişiklikler yapılmalı ve DPT’nin bölge teşkilatları şeklinde tasarlanmış olan Kalkınma Ajanları daha bağımsız ve merkeziyetçilikten uzak bir anlayışla teşekkül edilmelidir.”

Eyaletlere bölünmenin fiilen savunulduğu bu duyuruda; “DPT, 26 bölgedeki Kalkınma Kurulları’nda danışmanlık sağlayan bir Kalkınma Danışma Kurulu haline gelmektedir. Kalkınma Kurulu bünyesinde: dokuzlar bölgesi kalkınma grubu, sınır bölgesi kalkınma grubu, AB uyum grubu, AGORA projesi kalkınma grubu, yabancı sermaye grubu, yönetişim grubu, tarım hayvancılık kalkınma grubu, sanayi kalkınma grubu, turizm kalkınma grubu, bilişim teknoloji kalkınma grubu, enerji ve yeraltı kaynakları kalkınma grubu, lojistik kalkınma grubu”na yer verilmesi gerektiği açıklandı.

http://www.acikistihbarat.com/Haberler.asp?haber=7543

Başbakan Tayyip Erdoğan’ın, AKP’ye açılan kapatma davası sürecinde Güçlü Türkiye Partisi Genel Başkanı Bekleviç’le görüştüğü iddia edildi. Yedek parti formülü üzerinde çalıştığı öne sürülen Erdoğan’ın bu görüşmede Bekleviç’i partisini kapatmaması konusunda ikna ettiği öğrenildi Erdoğan’ın Partisini kapatıp AKP’ye katılmayı düşünen Güçlü Türkiye Partisi (GTP) Genel Başkanı Tuna Bekleviç’le Edirne’de buluştuğu, aynı helikopterle İstanbul’a yolculuk yaptığı ve partisini kapatmaması konusunda Bekleviç’i ikna ettiği ileri sürüldü.

http://www.biyografi.net/kisiayrinti.asp?kisiid=3911

Ekonomistler Platformu, Ocak 2008′de “Ekonomi Politikaları Enstitüsü’nü (EPE) kurdu. Platformun EPE ile ünlü isimlerin katılacağı aylık programlar düzenleyerek ekonomiye projeksiyon yapması hedeflendi. Projenin Hedefi EPE’de hazırlanan ders programlarıyla, küresel ekonomi politikaları açısından Türkiye’nin önünde bulunan koşullar, imkânlar ve riskleri ortaya koyarak AB’ye entegrasyona katkıda bulunmaktı. 2008 yılının ilk programında teorik bilgilerini ve pratik deneyimlerini EPE katılımcılarına aktaracak konuklar arasında Umut Oran’ın yanı sıra Eser Karakaş, Cengiz Aktar, Mehmet Altan, Rüştü Saraçoğlu, Tezcan Yaramancı, Esra Largo, Erdoğan ve Emre Alkin gibi isimler göze çarpıyordu.

http://ekoayrinti.com/news_detail.php?id=670

Umut Oran, Soros destekli ARI’nın kuruluş yıldönümünde boy gösteriyordu. CHP Genel Başkanlığına soyunurken Ortadoğu’da İsrail’in elini güçlendirmek için uydurulan QIZ (Qualified Industrial Zone Nitelikli Sanayi Bölgesi)’in Güneydoğu Anadolu’da kurulması için Amerikan Elçisi J. Jeffrey’den yardım istiyor. Hillary Clinton ve Jeffrey ile Güneydoğu’da demokrasi, Irak’ta güvenlik konularını görüşüyordu.

http://www.ilkkursun.com/2010/11/chpdeturuncudarbe/

Türkiye Cumhuriyetinin Atlantik ötesi ve Avrupa’dan tezgâhlanan bir plan doğrultusunda “Ilımlı Anadolu Türk/Kürt İslam Federasyonuna dönüştürüldüğü ayan beyan ortadayken, CHP’de çözüm için AB/ABD’nin adres gösterilmesi, yeni yapılanmanın bu rotaya uygun biçimde belirlenmesi “ölümü gösterip sıtmaya razı etme” deyimini çağrıştırıyor. Ancak bu seçeneğin sonu da sıtmadan ölüm ne yazık ki…

Dr. Ali Rıza ÜÇER