Türkiye Atlantik’ten uzaklaşıyor

Komşu ve çevre ülkelerle ilişkisini artırıyor.

Bölge sorunlarını ABD ile değil, bölge ülkeleriyle çözüyor.

Tüm dünya gibi, Asya’ya yöneliyor.

Bu durumdan rahatsız olanlar var.

Kuyruğuna basılmış gibi bağırıyorlar:

Türkiye yalnızlaşıyor.

10 BÜYÜKELÇİ OLAYI

ABD’nin organize ettiği,

New York Times’in açıkça,

Arkasındaki itici güç Biden yönetimi” dediği,

10 büyükelçi için,

İstenmeyen adam ilan edin” denilince yine ayaklandılar:

Türkiye yalnızlaşıyor.

MUHALEFET

En çok bağıran da “Biden takımı.

Daha önce “CHP kapatılmalı” diyen,

CHP Genel Başkan Yardımcısı Salıcı,

Türkiye’nin yalnızlaşmasına engel olmak”tan söz ediyor.

Türkiye Rusya ile birlikte.

Putin’le sürekli görüşülüyor.

Çin’le ilişkiler gelişiyor.

İran’la işbirliği artıyor.

Türk Cumhuriyetleri, Asya ülkeleri ile beraberiz.

Afrika ile sıcak temaslarımız var.

Bunlar onların umurunda değil.

Onların yalnızlaşma kriteri başka.

ABD ile ilişkiler iyi ise yalnız değilsin.

Kötü ise yalnızsın.

1 MART TEZKERESİ

Peki Türkiye ne zaman yalnızlaşıyor?

ABD ile birlikte olunca mı?

ABD’den uzaklaşınca mı?

Yaşadıklarımdan birkaç olay anlatayım:

Yıl 2003.

ABD Irak’ı işgale hazırlanıyor.

Ecevit hükümeti dağıtıldı, Ak Parti iktidar oldu.

ABD askerleri ve silahları için,

1 Mart Tezkeresi” gündeme geldi.

Meclis’e sunuldu.

Tezkerenin oylandığı gün,

Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen’le Sudan’dayız.

Hartum Valisi açık alanda Türk heyetini ağırlıyor.

Yaklaşık 500 kişilik bir yemek.

Türk ve Sudanlı resmi görevliler ve iş insanları.

Yemekteyiz ama kulağımız Ankara’da Meclis’te.

Tezkerenin reddedildiği haberi geldi.

Herkes ayağa kalktı.

Sevinç çığlıkları atıldı.

Amerika’nın isteği reddedildi diye,

Türklerle Sudanlılar birbirleriyle kucaklaştı.

SONRASI

Tezkerenin reddinden hemen sonra,

Orta Doğu’da, Asya’da, Kuzey Afrika’da çok sayıda ülkeyi dolaştım.

ABD’nin kuklası Suudi Arabistan’da bile sevgiyle karşılaştım.

Cidde’de Türk olduğumuzu öğrenince, esnaf içtiğimiz kahvelerin parasını almadı.

1 Mart Tezkeresinin reddini hatırlattılar.

Cezayir’de, Mısır’da, İran’da, Çin’de, Rusya’da, …

Tepkiler hep aynıydı.

Eskiden gittiğim ülkelerde,

Türkiye’yi ABD’nin yanında görürlerdi.

Bu nedenle de soğuk davranırlardı.

ABD isteklerine direnmemiz, dostlarımızı çoğalttı.

YALNIZLAŞAN KİM?

ABD’nin kuyruğuna takılanlar,

Irak işgalinde ABD tanklarına binip habercilik yapanlar,

“İliştirilmiş gazeteciler”,

ABD ile duygusal(!) bağları olanlar,

ABD’den fonlananlar,

ABD desteğiyle;

Siyasette, bürokraside, gazetecilikte, … yükselenler,

Türkiye’nin ABD’den uzaklaşmasından rahatsız.

Aslında olan şu:

ABD’den uzaklaşınca Türkiye yalnızlaşmıyor.

Onlar yalnızlaşıyor.

YALNIZLAŞAN ABD

İş dünyasından dostlarla konuşuyorum.

Dünyayı dolaşan ihracatçılarla sohbet ediyorum.

Gözlemlerini soruyorum.

Hepsinin anlattıkları hemen hemen aynı:

Dünya eski dünya değil.

ABD eski ABD hiç değil.

Eskiden ABD’ye yakınsan itibarlı olurdun.

Şimdi tam tersi.

ABD hızla yalnızlaşıyor.

Güvenilir ülke değil.

Asya’nın yıldızı parlıyor.

Herkes çıkışı Asya’da arıyor.”

AVRUPA DA AYNI

ABD, Avrupa’ya bastırıyor.

Çin’le, Rusya ile ilişkini kes” diyor.

Ama dinletemiyor.

Ülkelerin çıkarları ilişkileri de belirliyor.

Üretimin merkezi Çin, Hindistan, ...

ABD gibi hegemonya peşinde değiller.

Tekrar hatırlatalım.

Türkiye yalnızlaşmıyor.

Yalnızlaşan Amerika ve Amerikancılar.

Eskiden havalarından geçilmezdi.

Şimdi kimse ciddiye almıyor…


İsmet Özçelik

Aydınlık