ÖZLEM KONUR USTA

Trans yağların sağlığa zararları saymakla bitmiyor. Ancak yönetmeliklere göre üründe kullanılan yağın yüzde 2’den azının trans yağ olması halinde bildirim zorunluluğu yok. Uzmanlara göre bir ürün az miktarda trans yağ içerse bile tüketilmemeli. Türkiye’de raflardaki ürünlerin az miktarda da olsa trans yağ içerip içermediğini öğrenmek ise mümkün değil.

Trans yağlar, raf ömrünün uzunluğu gerekçesiyle özellikle paketli hazır gıdalarda kullanılıyor. Sağlık Bilimleri Üniversitesi İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Öner Özdoğan margarin, pasta, kek, kurabiye, kraker, kızartılmış yiyecekler, dondurulmuş pizzalar, salata sosları, hazır çorbalar, bulyon tabletler ve şekerlemelerin trans yağ içerebildiğini söyledi. Doç. Dr. Özdoğan Aydınlık’a yaptığı açıklamada trans yağlarla ilgili şu bilgileri paylaştı: “Bir dilim kek 4,5 gram trans yağ içeriyor. Bilimsel çalışmalara göre günde 5 gram trans yağ tüketmek kardiyovasküler hastalıklara yakalanma riskini yüzde 25 artırıyor. Bu demek değil ki, 5 gramdan az tüketebiliriz. Mümkünse hiç tüketmemek gerekiyor. Daha önce ABD, günlük trans yağ tüketimini 0,5 gramın altına indirmeye çalıştı. Bir ürün 0,5 gramdan daha az trans yağ içeriyorsa ona ‘0’ dediler. Ama bu da yanlıştı, çünkü bir kişi, 0,5 gramın altında çok sayıda ürün tükettiği zaman yine tehlikeli miktarda trans yağa maruz kalmış oluyor. Türkiye’de paketli gıdalarda etiketlerin çoğunda trans yağ içeriği yazılmıyor. Yazılanları görmek de çok zor, çok küçük yazılıyor. Bazı ürünlerde trans yağ hidronije yağ olarak ifade ediliyor.”

‘DENETİME İHTİYAÇ VAR’

Orta boy bir patates kızartmasının 8 gram trans yağ içerdiğini ifade eden Doç. Dr. Özdoğan, “Fast food ürünler satan dükkanlar hidronije yağ tercih ediyor. Aynı yağı defalarca kızartmada kullanabiliyor. Bu, trans yağlar açısından son derece zararlı. Hem paketli gıdalarda hem de fast foodlarda trans yağların kullanımına ilişkin denetime ihtiyaç var” dedi.

Türk Gıda Kodeksi Gıda Etiketleme ve Tüketicileri Bilgilendirme Yönetmeliği’ne göre, bir ürünün içinde kullanılan yağların yüzde 2’sinden fazlası trans yağlardan oluşuyorsa bildirme zorunluluğu var. Yönetmelikte, “(...) Sadece ilgili gıda kodeksinde tanımlanan sürülebilir yağ/margarinler, yoğun yağlar, bitkisel yağlar ve bu yağları içeren gıdaların yüzde 2’den fazla trans yağ içermesi durumunda trans yağ miktarı bildirilir” yazıyor. Yönetmeliğe göre 31 Aralık 2019 tarihinden itibaren paketli gıdalarda trans yağ bildirimi zorunlu hale gelecek.

DANİMARKA YASAKLADI

Uzmanlar, etiketle kısıtlamanın yeterli olmadığı görüşünde. Türk Kardiyoloji Derneği ve Sağlığa Evet Derneği, trans yağ tüketimine karşı mücadelede başlattı. Sağlığa Evet Derneği üyesi Tanzer Gezer, trans yağlarla ilgili Danimarka örneğini verdi. Danimarka, trans yağlarla ilgili 2004 yılında mevzuat hazırlayarak bu alanda ilk oldu. Danimarka’da önce her 100 gram yağ başına 1 gramdan fazla trans yağ içermeyen ürünlere “trans yağ içermez” etiketi uygulandı. Ancak etiketlemenin çocuk ve gençlerin içinde yer aldığı risk grupları için yetersiz kaldığı görüldü. 2010 yılında bu uygulama yürürlükten kaldırıldı. Danimarka’da günümüzde trans yağlar tamamen yasak. Yapılan araştırmalara göre bu uygulamayla birlikte kalp damar hastalıkları yüzde 3,2 azaldı.

HANGİ ÜRÜN NE KADAR TRANS YAĞ İÇERİYOR

■ Üç adet kremalı kurabiyede 2 gram

■ Küçük paket patates cipsinde 3 gram

■ Bir kaşık margarinde 3 gram

■ Bir adet gofrette 3 gram

■ Orta boy paket patates kızartmasında 8 gram

Reklamdan sonra devam ediyor 

■ Bir adet donutta 5 gram

■ Bir dilim kekte 4,5 gram

SAĞLIĞA ETKİLERİ

■ Trans yağlar, kalp ve damar hastalıklarına yakalanma riskini artırır.

■ Trans yağlar, aynı miktarda kalori alımına karşılık diğer yağlara oranla karında daha fazla yağlanmaya neden olur.

■ Trans yağlar, erkeklerde pankreas kanseri riskinin üç kat artmasıyla ilişkili

■ Kanında trans yağ asidi daha yüksek düzeyde olan kadınlarda, düşük düzeydeki kadınlara kıyasla meme kanseri gelişme riski iki kat daha yüksek.

■ Yüksek düzeyde trans yağ tüketen bireylerde kolon kanseri gelişme riski yüzde 50 artıyor.

■ Trans yağların insülin direncini artırmadaki etkisi, diğer doymuş yağlardan daha fazla.

■ Trans yağ alımının yüzde 2 azaltılmasının tip 2 diyabet gelişimi riskini yüzde 40 azaltabileceği bilimsel olarak gösterildi.

■ Trans yağların prematüre doğumla ilişkili olduğu ve hamileliğe bağlı hipertansiyon gelişim riskini artırdığı biliniyor.

■ Trans yağlar, anne karnındaki bebeğin büyüme, görme ve sinir sistemi gelişimini olumsuz etkiler.

■ Trans yağ alımının Alzheimer ve bilişsel düşüş riskini artırabileceği bazı bilimsel çalışmalarca öne sürülüyor.

■ Trans yağ asitlerinin kısırlıkla ilişkili olduğu omega 3 ve omega 6 yağ asitlerinin ise doğurganlığı artırdığı araştırmalarda gösterildi.

■ 13/14 yaş arası çocuklarla yapılan bir araştırmada saman nezlesi, atopik bozukluklar, alerjik astım, egzaman görülme riskinin trans yağla ilişkisi saptandı.

Aydınlık