Mersin Taşucu'nda yapılmak istenen tersane için gereken ÇED Raporu Bakanlık tarafından onaylandı. Projenin, Türkiye'nin Akdeniz'de askeri olarak önüne geçmek isteyenlerce iptal edilmeye çalışıldığı iddia ediliyor. Proje, deniz alanına 40 bin metrekare dolguyu kapsıyor. Yaklaşık 117 bin metrekare proje alanının 77 bini karada kalıyorken, kalan 40 bin metrekare deniz alanı için dolgu yapılacak. Son teknoloji ile inşa edilmesi gereken stratejik öneme sahip Taşucu Tersanesi, barış dönemlerinde özel sektöre hizmet verirken savaş durumunda Türk Ordusu'na hizmet verebilecek.

Kıyı hattına beton duvarla set çekilip, bölgede yeni bir rıhtım yapısı oluşturulacak. Tersanede çelikten alüminyuma, ahşaptan, karbona kadar pek çok malzeme ile gemi inşa edilebilecek.

Toplam maliyeti 90 milyon TL olması beklenen projenin yüzde 75'i kredi, yüzde 25'i öz kaynaklardan karşılanacak. Proje yapıldıktan sonra tamir, bakım ve inşa faaliyetleriyle aylık karın 1 milyon 200 bin TL olması bekleniyor. Proje kendini yedi yılda amorti ederken, şirket 49 yıl boyunca işletme hakkını aldığı projeden 400 milyon TL kar elde edecek.

Projeyi Mersin Ortak Girişim Grubu'na bağlı Akter Akdaniz Taşucu Gemi San. A.Ş almıştı.

ÇEVRE KATLİAMI MI ASKERİ ZAFER Mİ?

Tüm bunlar bir yana, proje ile ilgili birkaç gündür YeniŞafak'ta yayınlanan yazı dizisinde dikkat çekici ifadelere yer veriliyor. Milli Güvenlik Kurulu kararına rağmen bir türlü hayata geçirilemeyen Taşucu Tersanesi'nin önemi ve bölgeye etkileri şu ifadelerle anlatılıyor:

"Tersanenin hayata geçirilememesinin sebeplerinden biri de kimi STK'ların desteklediği gösterilerdi. Ortaya çıkan belgelere göre Türkiye'yi zorda bırakacak eylemlerde hep ön planda olan Alman Heinrich Böll Vakfı, tersane sürecinde de aktif rol almış. Tersanenin yapımını protesto için bölgeye gidecek kişilerin konaklama, yemeiçme gibi masrafları vakıf tarafından karşılanmış."

Taşucu'nda tersane yapılmasını konusunu Yeni Şafak'a değerlendiren Emekli Tümamiral Cem Gürdeniz ise, 21. yüzyıl deniz jeopolitiğinin en önemli merkezinin Doğu Akdeniz olduğuna işaret ederek, "Anadolu’nun güneyinde gemi inşa ve onarımının yapılabileceği bir tersanenin yapılması ticari değil stratejik bir zorunluluk" diyor.

Özellikle Doğu Akdeniz'de artan gerilim nedeniyle Taşucu Tersanesi'nin stratejik önemi bulunduğu açık.

Kaynak: denizhaber.com