Ulusal Kanal'da, Yeşim Eryılmaz'ın sunduğu Gün Ortası programına konuk olan Stratejist Dr. Hakan Özerol, tüm dünyayı etkileyen ekonomik krizin Türkiye'ye olan etkilerini ve atılması gereken adımları anlattı.

Dr. Özerol, pandemi krizine hiçbir ülkenin önceden hazırlıklı yakalanmadığını fakat Türkiye'nin birçok sektörde diğer ülkelerin ilerisinde olduğunun altını çizdi.

Dr. Özerol, Türkiye'nin ne çok sıkı ne de çok gevşek tedbirler uyguladığını söyledi. 

Kuzey ülkelerinin tedbir almamasının sonucunda ağır bedeller ödediğini Türkiye'nin ise bunlardan ders çıkardığını dile getirdi.

Dr. Özerol, gelinen noktanın gerekçelerini şu sözlerle aktardı:

"Bazı insanlar evden çıkmıyor ve harcama yapmıyor. Böylece bazı esnafların cebine para girmez. Cebine para girmeyen bir sürü vatandaş var. Enflasyon aynı kalsaydı bile, ki kalmadı, bazı vatandaşların satın alma gücü doğası gereği erirdi. Birincisi enflasyon nedeniyle eridi. İkincisi kur artışından dolayı ithal malların fiyatları arttığı için eridi. Üçüncüsü de bazı vatandaşların cebine para girmediği için eridi. Sonuç olarak hayat pahalılığı her zaman masanın üzerinde".

KREDİLERİN UZUN VADEDEKİ YANSIMALARI
Dr. Özerol, kredilerin uzun vadede sorunlar yaratacığını belirtti.

"Biz bu yıla tarihimizin en yüksek işsizlik oranlarından biriyle girdik. Pandemi öncesi Şubat ayı işsizlik verileri bizim 2001 ekonomik krizinden beri en yüksek işsizliğimizdi. Pandemi ile gelen işsizlik ise muhtemelen artmış olacak ve biz bunun pratik sonucu olarak da kredilerin ödenemediğini göreceğiz. 

Eğer siz yatırım odaklı, ihracat odaklı yerlere kredi veriyorsanız, zorda kalan turizmcinin taksitlerini öteliyorsanız amenna fakat vatandaşa tatil kredi verdiğinizde, 'Paran yoksa tatile gitme' diyesim var".

DEVLETÇİLİK ÖN PLANDA
Ülkelerin, devletçilik politikasına geçtiğinde, diğer ülkelerinde etkileşimli olarak aynı politikaya geçeceğini söyledi.

Dr. Özerol, devletçiliğin, "Sen benden, bu ürünü almazsan ben de senden bu ürünü almam" diyerek ilerleyeceğini dile getirdi.

Globalleşmenin çok ilerlediğini ve kullandığımız ürünlerin büyük çoğunluğunun dışarıdan alındığının altını çizdi.

Dr. Özerol, yeni ekonomi düzeninde olmazsa olmaz ürünlerin, dışa bağımlı olmamamız için ülkemiz tarafından üretilmesi gerekildiğini vurguladı.

Stratejist Dr. Özerol, "Dış ticaret ilişkilerini bozmadan içeride destek modelleri kurulmalı" önerisinde de bulundu.

ulusal.com.tr