Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını 100 baz puan indirerek yüzde 15'e düşürdü.

Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu başkanlığında toplanan Para Politikası Kurulu'nun ardından yayınlanan duyuruda, küresel iktisadi faaliyette yılın ilk yarısında yaşanan toparlanma ve aşılama oranlarındaki artışa rağmen salgındaki yeni varyantların küresel iktisadi faaliyet üzerindeki aşağı yönlü riskleri canlı tuttuğu belirtildi. Küresel talepteki toparlanma, emtia fiyatlarındaki yüksek seyir, bazı sektörlerdeki arz kısıtları ve taşımacılık maliyetlerindeki artışın, uluslararası ölçekte üretici ve tüketici fiyatlarının yükselmesine yol açtığı ifade edilen duyuruda şu değerlendirmeler yapıldı:

"Başlıca tarımsal emtia ihracatçısı ülkelerde yaşanan iklim koşullarının küresel gıda fiyatlarında olumsuz yansımaları görülmektedir. Yüksek küresel enflasyonun, enflasyon beklentileri ve uluslararası finansal piyasalar üzerindeki etkileri yakından izlenmekle birlikte, gelişmiş ülke merkez bankaları artan enerji fiyatları ve arztalep uyumsuzluğuna bağlı olarak enflasyonda görülen yükselişin beklenenden uzun sürebileceğini değerlendirmektedir.

"Öncü göstergeler yurt içinde iktisadi faaliyetin dış talebin de etkisiyle güçlü seyrettiğine işaret etmektedir. Aşılamanın toplumun geneline yayılması salgından olumsuz etkilenen hizmetler, turizm ve bağlantılı sektörlerin canlanmasına ve iktisadi faaliyetin daha dengeli bir bileşimle sürdürülmesine olanak tanımaktadır. İhracattaki güçlü artış eğilimiyle yılın geri kalanında yıllıklandırılmış cari işlemler dengesindeki iyileşmenin sürmesi beklenmekte, bu eğilimin güçlenerek devam etmesi fiyat istikrarı hedefi için önem arz etmektedir."

Duyuruda, enflasyonda son dönemde gözlenen yükselişte, gıda ve başta enerji olmak üzere ithalat fiyatlarındaki artışlar ile tedarik süreçlerindeki aksaklıklar gibi arz yönlü unsurlar, yönetilen/yönlendirilen fiyatlardaki artışlar ve açılmaya bağlı talep gelişmelerinin etkili olduğu belirtildi. Para politikası duruşunda yapılan güncellemenin, ticari krediler üzerinde olumlu etkileri nin görülmeye başladığı aktarılan duyuruda, şunlar kaydedildi: "Bunun yanında, bireysel kredilerle ilgili gelişmeler yakından takip edilmektedir. Kurul, para politikasının etkileyebildiği talep unsurları, çekirdek enflasyon gelişmeleri ve arz şoklarının yarattığı etkilerin ayrıştırılmasına yönelik analizleri değerlendirerek politika faizinin 100 baz puan indirilerek yüzde 15 olarak belirlenmesine karar vermiştir."

ENFLASYONDA KALICI DÜŞÜŞ HEDEFİ

Duyuruda, TCMB'nin, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden güçlü göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5 hedefine ulaşıncaya kadar elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanmaya devam edeceği belirtildi. Fiyatlar genel düzeyinde sağlanacak istikrarın, ülke risk primlerindeki düşüş, ters para ikamesinin ve döviz rezervlerindeki artış eğiliminin sürmesi ve finansman maliyetlerinin kalıcı olarak gerilemesi yoluyla makroekonomik istikrarı ve finansal istikrarı olumlu etkileyeceği kaydedilen duyuruda, "Böylelikle, yatırım, üretim ve istihdam artışının sağlıklı ve sürdürülebilir bir şekilde devamı için uygun zemin oluşacaktır." ifadeleri kullanıldı.

TEK VE NET BİR İNDİRİM!

Karar öncesi dolar kurunun 10.54'e kadar düştüğü görüldü. İndirim beklentisi hakimken ve bir gün önce Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın faiz konusundaki mesajları netken; bu ay pas geçilecek şeklinde spekülasyonlarla kur 10.96 seviyesinden 10.54'e kadar çekilmesi, kararın ardından yeniden 10.90'lara doğru yaşanan kur hareketi, Türk Parasını Koruma Kanunu uyarınca incelenmeye değer. TL'nin dakikalar içerisinde spekülatörlerin milyonlar kazanabileceği bir para birimi haline dönüşmesi, piyasaların istikrarı ve Türk ekonomisinin itibarı açısından olumsuz bir görüntü oluşturuyor.

Dolar akşam saatlerinde ise 11 TL’yi de aştı.

Merkez Bankası, enflasyondaki gelişmelerin para politikası alanı dışında geçici unsurlara dayandığı konusundaki görüşünü bu ayki kararda da yineledi. Bu kapsamda aralık ayı için de indirim sinyali verdi. Bu ortamda TL'nin daha ne kadar değer kaybedeceği merak konusu. Enflasyonu tek haneye düşürmek, ticari krediler kanalıyla üretim ve yeni yatırımları desteklemek isteyen Merkez Bankası'nın, bundan sonra, her ay spekülasyonlarla mahal verecek kademeli bir faiz politikası yerine sert bir indirim ile politika faizini tek haneye çekip, manşet enflasyon tek haneye gelene kadar faize dokunmama taahhüdü vermesi, bu deneysel politika açısından çok daha mantıklı olacaktır.