Pandemi nedeniyle hijyen hem şirketler hem de bireysel anlamda önem kazanırken dezenfeksiyonun yanlış yapılması yarardan çok zarar getirebiliyor. Kapalı ortamlarda doğru ürün ile dezenfeksiyonun virüsün yayılımını önleyeceğini belirten Yüksek Ziraat Mühendisi Oytun Nalbantoğlu yanlış uygulamaların gereksiz maliyet, emek ve zaman kaybına neden olurken salgının önlenmesinde de hiçbir katkı sağlamadığını vurguladı.

Sıvı püskürtülerek yapılan yüzey dezenfeksiyonunun, Covid19 ile mücadelede etkili olmayacağını ifade eden Yüksek Ziraat Mühendisi Oytun Nalbantoğlu salgın hastalıkların yüzde 90 oranında damlacık yoluyla ve hava aracılığıyla bulaştığına dikkat çekti.

Yüzeylere sıvı sıkılarak yapılan dezenfeksiyonun doğru olmadığını belirten Dezenfeksiyon.Net Genel Müdürü ve Yüksek Ziraat Mühendisi Oytun Nalbantoğlu, Covid19'a karşı bugün kamu ve özel sektörde yapılan uygulamaların yüzde 80'in üzerindeki kısmının hatalı olduğunu dile getirdi. Ortam dezenfeksiyonu ile yüzey dezenfeksiyonun çok farklı uygulamaları olduğunu belirten Nalbantoğlu, salgın hastalıkların yüzde 90 oranında damlacık yoluyla ve hava aracılığıyla bulaştığına dikkat çekerek, "Bu durumda yapılması gereken, özellikle kapalı alanlardaki havanın dezenfekte edilerek, Covid19 gibi hastalık yapıcı virüs ve bakterilerden temizlenmesi olmalı. Ancak bu yüzeylere sıvı sıkılarak gerçekleştirilemez. Dezenfeksiyon uygulamalarının doğru ve bilinçli olmaması halinde maliyet, emek ve zaman kaybından başka bir işe yaramaz. Ülkemiz Mart ayından beri Covid19 ile mücadelesini her ortamda sürdürüyor. Öncelikle bizlere ulaşan tüm vatandaşlarımıza ve firmalara dezenfeksiyon uygulamalarıyla ilgili doğru bildikleri yanlışları anlatmaya gayret ediyoruz" dedi.

Nalbantoğlu, ortam dezenfeksiyonu uygulamalarının niteliksiz ve basit cihazlarla asla yapılamayacağını, bu cihazlardan çıkan dezenfektanın püskürtme ve yoğun sıvı formlarının hiçbir etkinliğe sahip olmadığını özellikle belirtti.

"DOĞRU UYGULAMA HAVANIN DEZENFEKTE EDİLMESİYLE OLUR"
Oytun Nalbantoğlu, ortam dezenfeksiyonu uygulamalarının 09 mikron aralığında ve kuru buhar şeklinde yapılması gerektiğini vurgulayarak şöyle konuştu: "Doğru ürün ve doğru cihazla kuru buhar şeklinde yapılan uygulama, Covid19'un kitlelere yayılmasını ve bulaşmasını önleyen en etkili yöntemdir. Böylelikle havada çok uzun süre asılı kalabilme niteliğine kavuşacak olan dezenfektan partikülleri hem ortamdaki nefes yolu ile vücudunuza girebilme ihtimali yüksek hastalık yapıcı mikroorganizmaları yok edecek hem de mekanınızı hijyenik bir alana dönüştürecektir. Püskürtme ve yoğun ıslaklık bırakan sözde dezenfeksiyon uygulamaları havada asılı kalabilme kabiliyetine sahip olmayıp hemen yere çökmektedir. Bu tarz uygulamaların, nefes ve ağız yoluyla vücuda giren patojenlere karşı hiçbir geçerliliği bulunmamaktadır. Dezenfeksiyon.Net olarak, dezenfeksiyon uygulamalarını halk sağlığına katkı olarak görüyoruz. Türkiye'deki Covid19'a karşı etkinliği uluslararası test raporlarıyla onaylanmış ve yüzde 100 bitkisel olan tek dezenfektanı kullanıyoruz. Doğru ürün ve doğru uygulama ile kapalı alanlardaki bulaş riskini sıfıra indiriyoruz."

"STANDART GETİRİLMELİ"
Oytun Nalbantoğlu, bilinçsiz ve hatalı yöntemlerin sürekli gündeme geldiğini vurgulayarak, sözlerini şöyle tamamladı: "Haşere ilaçlamasında kullanılan cihaz ve ekipmanlarla yapılan dezenfeksiyon uygulamalarının salgını önlemede etkinliği yok denecek kadar azdır. Günü kurtarma adına yapılan sözde uygulamalar, toplum sağlığını tehdit etmektedir. Kamu kurumları ve belediyeler, doğru ve etkili dezenfeksiyon uygulamaları konusunda topluma örnek olmalılar. Ayrıca, ilgili Bakanlıklar, bu konuda net bir standart belirlemeli. Doğrudan sağlıkla ilgili olan dezenfeksiyon uygulamaları işi, bilinçsiz kişi ve kurumların insafına bırakılmamalı."