“2000 yılında Uğur Mumcu, Bahriye Üçok, Ahmet Taner Kışlalı ve Muammer Aksoy cinayetleri ile ilgili Umut davasında tetikçiler,
cezaevinden ‘Cinayetlerin azmettiricilerini açıklayacağız, etkin pişmanlık yasasından yararlanmak istiyoruz’ diye dilekçe yazdılar.
Azmettiriciler ortaya çıkacakken ilk duruşmaya Şebnem Korur Fincancı’nın sanıkların işkence gördüğüne dair hazırladığı raporu yetiştirdiler.
Sanıkların avukatlarına ‘Bana yazsınlar ben rapor veririm’ demiş, ortada muayene falan yok. Sanıkların yazılı beyanı ile işkence raporu hazırladı.
Sanıklara garanti verildi, sanıklar azmettiricileri açıklamadı. Yer göstermelerde bulundum. Sanıkların hiç de işkence görmüş bir halleri yoktu.
Davanın seyri değişti. Şebnem Korur Fincancı’nın raporu hakkında, ‘Bu rapor bilimsel değildir’ diye heyet raporu çıktı. Davanın iki sene uzamasına neden oldu. Sanıklar etkin pişmanlıktan yararlanmaktan vazgeçti.
Fincancı’nın bilimsel olmayan o raporu olmasaydı bugün toplum, Uğur Mumcu, Bahriye Üçok, Ahmet Taner Kışlalı ve Muammer Aksoy cinayetlerini kimin işlediğini öğrenmiş olacaktı.
Şebnem Korur Fincancı bu cinayetlerin faili meçhul kalmasına katkı sağladı.” / U.Mumcu'nun ağabeyi Av. Ceyhan Mumcu/ danıştay cinayet dava dosyası.

Şebnem Korur Fincancı Türk Tabipler Birliği Başkanı