Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki gerginliğin tırmanmasının ardından Karabağ hattında Ankara ile Moskova'nın karşı karşıya geldiği iddiaları bir kez daha Türkiye'nin gündeminde. İddiaları Veryansın TV’ye değerlendiren ATA Platformu Direktörü Doç. Dr. Volkan Özdemir, Ermenistan’da Batı destekli bir hükümetin olduğunu ve Rusya’nın hükümetin düşmesini sağlamayı hedeflediğini anlattı. Karabağ’daki Azerbaycan ilerlemesini de bununla ilişkilendiren Özdemir’e göre, Soros destekli Paşinyan yönetimi Azerbaycan için önemli bir fırsat.

ERAY ÇELEBİ/VERYANSIN TV

Bölgedeki gerginlikte kilit bir aktör olan Rusya’nın pozisyonu ise merak konusu.

Bu kapsamda birçok yorumcu kamuoyunda Ankara ile Moskova’nın Karabağ cephe hattında karşı karşıya olduğu tezini gündeme getiriyor.

Veryansın TV’ye konuşan Ata Platformu Direktörü Doç. Dr. Volkan Özdemir’e göre ise 2018 yılında bölgede uluslararası güç dengeleri açısından önemli görülebilecek bir değişim yaşandı.

'PAŞİNYAN HÜKÜMETİ SOROS DESTEKLİ'

Rusya yanlısı Sarkisyan’ın yerine Batı ve Soros destekli Paşinyan hükümetinin göreve geldiği anlatan Özdemir, “Paşinyan 2018’de göreve gelmesinin ardından Ermenistan’daki Rus üssünün konumunu tartışmaya açtı. Bu tarz bir renkli devrimin Ermenistan’da gerçekleşmesini Rusya hiçbir zaman olumlu görmedi. Fakat Kafkaslardaki en önemli dayanak ayağı ve resmi müttefiki olduğu için Ermenistan’dan da vazgeçmesi de söz konusu değildi. Bu noktada Paşinyan’ın düşmesini ve Ermenistan’la ilişkilerin eskiye dönmesini istediler.” ifadelerini kullandı.

RUSYA’NIN HEDEFİ PAŞİNYAN YÖNETİMİNİ DEVİRMEK

Bu yüzden Azerbaycan’ın ilerlemesine ilişkin Rusya’dan “endişeliyiz” dışında güçlü bir yanıt gelmediğini belirten Özdemir, “Rusya’nın temel hedefi Karabağ hattında önce Paşinyan’ın burnunun sürtmesi, ardından da düşmesi. Bu kapsamda Rusya belirli bir süre bu ilerlemeye karşı tavır almayacaktır “dedi.

Bunun Rusya’nın Ermenistan’dan tamamen vazgeçtiği anlamına gelmeyeceğini söyleyen Özdemir, “Bölgede Rusya’nın resmi müttefiki Ermenistan. Ancak çok iyi ilişkiler yürüttüğü ülke de Azerbaycan’dır. Dolayısıyla bir tarafta resmi müttefiki olan Ermenistan, düşmanlarının desteklediği bir isim tarafından idare ediliyor. Öbür tarafta ise resmi müttefiki olmayan, fakat Moskova yanlısı diyebileceğimiz Aliyev hükümeti bulunuyor. İşte burada Rusya ikili oyun çerçevesinde dengeyi elinde tutmaya çalışıyor ve mümkün olduğu kadar Batılı güçleri bölgeden uzaklaştırmayı hedefliyor “ diye konuştu. 

ATLANTİK CEPHESİNİN ‘KARABAĞ’ HEDEFİ

ABD ve Atlantik cephesinin hedefinin Türkiye ile Rusya’yı karşı karşıya getirmek olduğunu dile getiren Özdemir bu hedef doğrultusunda dile getirilen bir görüşü paylaştı:

“Rusya’da önde gelen uzmanlarından, Atlantik ve Batı yanlısı Dimitri Trenin çok zorlama bir ihtimali gündeme getirerek, aslında toplumların belleklerine oynuyor ve kamu diplomasisi yapıyor.  Trenin ‘Türkiye Ermenistan’ı işgal ederse kolektif güvenlik anlaşması örgütü devreye girer. Rusya bu anlaşma çerçevesinde Karabağ savaşına katılır. Bu kapsamda Türkiye NATO üyesi olduğu için NATO da bu savaşa katılır” diyor. Dmitri Trenin gibi bir uzman kendi kariyerini tartışmaya açacak şekilde böyle bir söylemde bulunabiliyorsa, bu çok ciddiye alınması gereken bir durum. Bu çok net bir kışkırtma.”

Bu hedefin gerçekçi olmadığını ve gündem saptırmayı hedeflediğini ifade eden Özdemir “Burada Türkiye ile Ermenistan arasında bir mesele yok. Türkiye Ermenistan’ın işgal ettiği bölgelere ilişkin Azerbaycan’a destek veriyor. Dolayısıyla gündem saptırıyorlar. Şu anda bütün amaçları Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü’nü, yani tabiri caiz ise Rus NATO’sunu devreye sokmak. Batı ve Atlantik cephesi bunu kışkırtmaya çalışıyor. “ sözlerini kullandı. 

'PAŞİNYAN AZERBAYCAN AÇISINDAN FIRSAT'

Batı destekli Paşinyan hükümetinin Türkiye ve Azerbaycan açısından bir fırsat yarattığını söyleyen Özdemir 'Karabağ Azerbaycan'ındır, işgal son bulmalıdır' dedi.  Türkiye'nin “Müzakere için askeri başarı önkoşuldur” tavrıyla hareket etmesi gerektiğini söyeleyn Özdemir'e göre aynı zamanda Ankara, “bu mesele üzerinden bazı Batıcı, Atlantikçi unsurların yapmak istediği gibi Rusya ile doğrudan karşı karşıya getirilmesine karşı da önlem almalı. “

'KARABAĞ'IN DOĞU AKDENİZ’E ETKİSİ

Rusya ve Türkiye’nin karşı karşıya gelmesinin Mavi Vatan’ı da etkileyeceğini vurgulayan Özdemir "bu durumda Libya, Doğu Akdeniz ve Kıbrıs seçimleri de dahil olmak üzere Mavi Vatan coğrafyasında Batı elini rahatlatır." uyarısında bulundu.