Ekonomi ve sağlık açısından birçok yeni önlemi devreye sokan Türkiye, koronavirüs salgınının en hafif şekilde atlatılması için başlattığı çalışmaları yoğun şekilde sürdürdü.

Salgının cezaevlerine de sıçramaması için büyük bir çaba sarf edilerek bu alanların dezenfekte edilmesi konusunda çalışmalar yürütüldü. Son olarak koronavirüs tedbirleri kapsamında bir süredir gündemde olan "İnfaz düzeleme yasası" çalışmalarına da hız veren yetkililer, yapılacak düzenleme ile cezaevlerinin de salgına karşı daha güvenli olması yönünde büyük bir adım attı.

HDP'DEN KORONAVİRÜS SALGINI ÜZERİNDEN ORTALIĞI KARIŞTIRMA ÇABASI
Terör örgütü 'nın siyasi kanadı olan  ise yapılan tüm çalışmaları ve Adalet Bakanlığı tarafından yapılan "Cezaevlerinde koronavirüs vakası yok" açıklamalarını hiçe sayarak ortalığı bulandırma çabalarına devam etti. Yıllardır çocuk, kadın, yaşlı, genç demeden on binlerce masumun katledilmesinin sorumlusu olan PKK'nın yanı başında yer alan, hatta terör örgütünün siyasi uzantısı olarak hareket eden ve binlerce canın katledilmesine sessiz kalan HDP, koronavirüs salgını üzerinden siyasi rant elde etme çabası içerisinde girdi. Bu çaba neticesinde hareket eden HDP'li Şanlıurfa Milletvekili Ömer Öcalan Adalet Bakanı  tarafından yanıtlaması istemiyle bir soru önergesi gönderdi.

HDPKK'NIN CEZAEVİ OYUNU BOŞA ÇIKTI
HDP tarafından cezaevleri üzerinden yapılan algı operasyonuna yanıt Şanlıurfa Başsavcılığı'ndan geldi. Başsavcı Öztoprak ceza infaz kurumlarında çok sıkı tedbirler alındığının altını çizerken, "Adalet Bakanlığımızın açıkladığı tedbirler doğrultusunda hemen ilgili kurum müdürlerimizi toplantıya çağırarak yapılması gereken işlemler hakkında bir yol haritası belirlenmiş ve Ceza infaz kurumlarına ilk kez alınacak tutuklular ayrı bir bölümde barındırılarak 14 günlük gözlem süresi bittiğinde herhangi bir sağlık problemleri olmadığı kesin olarak belirlenen tutuklular diğer koğuşlara alınmaktadır. Ceza infaz kurumlarına dışarıdan gelen personel dahil hiç kimse, dezenfekte edilmeden, eldiven, maske takmadan ve ateş ölçümleri yapılmadan içeri alınmamaktadır. Ayrıca Ceza infaz kurumlarının iç bölümlerinde ve koğuşlarında da dezenfekte çalışmaları titizlikle yapılmıştır. Diğer yandan 2 Nolu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumumuzda sağlık çalışanlarımızın ihtiyacını karşılamak üzere koruyucu tulum üretimine başlanılmıştır. Bugüne kadar 6 bine yakın koruyucu tulum üretimi yapılmıştır. Bunlardan 3500 adedi Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim ve Araştırma hastanesine teslim edilmiştir. Son olarak Bilimsel Danışma Kurulunun tavsiyeleri doğrultusunda infaz ve koruma memurlarımızın izole edilmesi uygulamasına başlanmış, bu kapsamda 533 infaz ve koruma memurumuz izole altına alınmıştır. Hükümlülerimizi ve tutuklarımızı nasıl ailelerinin emaneti olarak gördüysek, personellerimizi de öyle görüyoruz. Bu süreçte üstün bir fedakarlık göstererek büyük bölümü gönüllü olarak izole altında vardiyalı olarak çalışan infaz ve koruma memurlarımıza yürekten teşekkür ediyoruz. Millet olarak üstün bir dayanışma örneği sergilediğimiz bu günlerde, milli bir şuurla hareket ederek kendilerinden, ailelerinden feragat eden personellerimiz, tıpkı sağlık çalışanlarımız gibi bizim için gurur kaynağı olmuştur. Bu vesileyle şu an görevi başında olan, hakim, savcı, sağlık çalışanları, güvenlik güçleri ve tüm özel sektör çalışanlarımıza görevlerinde başarılar diliyoruz." dedi.

CEZAEVLERİ ÜZERİNDEN PROVOKASYON PEŞİNDELER
Buldukları her fırsatta provokasyon peşinde koşarak Türkiye'deki kurumları hedef alan FETÖ ve terör örgütü uzantısı HDP, uzun bir süredir cezaevleri üzerinden de provokasyon çabası içerisinde. Cezaevlerinde işkence olduğu iddialarıyla buralarda isyan ve karışıklık çıkartma peşinde olan terör örgütleri, koronavirüs salgınını da fırsat bilip yine algı operasyonuna başladı.