AK Parti'nin yerel seçimlerdeki Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mehmet Özhaseki, geçtiğimiz Cumartesi günü katıldığı bir programda aile geçmişi anlatırken, Kayseri'de adlarına 'Haseki Dağı'  bulunduğunu söylemişti.

Özhaseki'nin bu açıklamasının ardından Kayseri'li vatandaşlar daha önce hiç duymadıkları 'Haseki Dağı'nı aramaya başladı. Üç gündür devam eder aramalara rağmen, Kayseri'de 'Haseki Dağı' isimli bir dağ olmadığı öğrenildi.

Bu olayın üzerine Yenikayseri.com yazarı Recep Bulut da konuyla ilgili bir yazı kaleme aldı.

İşte Recep Bulut'un yazısı;

Cumartesi akşamı Kayseri milletvekili ve aynı zaman da AK Parti Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan Mehmet Özhaseki, Habertürk Kanalında Kübra Par’ın sunduğu “AÇIK ve NET” programının canlı yayın konuğuydu...

Par canlı yayın programına, 'Bugünler de hakkınız da bir soy isim meselesi tartışılıyor ne diyorsunuz?' sorusuyla başladı.

Özhaseki bu soruya şöyle yanıt verdi:

'Doğru soyadımız değişti. Niye değişti soyadımız? Bize Kayseri’de Hasekiler denilir. Dedem öyle bilinir. Onun babası, dedesi öyle bilinir. Adımıza dağ var, kocaman Haseki dağı diye. Tüm dedelerimizin ve sülalemizin bağ evleri vardı orada. Bizim sokağımızın köşesin de Haseki sokağı yazar, hep sülalemiz aynı sokakta yaşar, aynı mahalledeyiz. Adımıza bizim mahalle ve sokağımız var.'

Şimdi, Sayın Özhaseki’nin açıklamasına bakıp da gerçekten soyadlarını taşıyan bir dağın olup olmadığı merak ediliyor. Bilindiği kadarıyla Özhasekilerin, Kayseri’nin eski yerleşim bölgesi Eskişehir Bağlarında bir miktar bağ arsası vardı. Kaç dönüm olduğunu bilmiyoruz. Ancak Özhaseki, “Eskişehir Gecekondu Önleme Projesini” Eskişehir Bağları mevkiinde uygulayacağını açıklayınca, 'Özhaseki, kendi çorak ve taşlık bağlarını kıymetlendirmek için orayı gecekondu önleme bölgesi ilan etti' diye yoğun eleştirilere maruz kalmıştı.

Bir de Özhaseki ailesine ait eski adıyla Mahrumlar olarak bilinen bugünkü adıyla Kazım Karabekir Mahallesi’nde Kulakluk Bağları adı verilen bir mevki vardı. Orada da Özhaseki ailesinin bir bölüm bağlık arazinin varlığından bahsediliyor... Ama Kayseri’de bugüne kadar hiç kimse soyadlarını taşıyan bir “Haseki Dağı" olduğundan haberdar değildi... Hem de Özhaseki’nin tabiriyle kocaman bir dağın varlığından hiçbir Kayserili haberdar değil! Ayrıca Kayseri şehir imar planında da “Haseki Dağı” diye bir dağ geçmiyor! Şimdi Sayın Özhaseki’ye sormak lazım: “Sayın Özhaseki, Allah aşkına bu Haseki Dağı Kayseri’nin neresinde? Açıklayın da biz de bilelim!”

GELELİM HASEKİ MAHALLESİ VE SOKAĞINA

Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Özhaseki, 'Haseki Dağının' yanı sıra bir de yine soyadlarını taşıyan bir mahalle ve sokağın olduğunu şu şekilde iddia ediyor: 'Bizim sokağımızın köşesin de Haseki Sokağı yazar, hep sülalemiz aynı sokakta yaşar, aynı mahalledeyiz. Adımıza bizim mahalle ve sokağımız var.'

Gerçekten Özhaseki’nin soyadını taşıyan bir sokak, hele hele bir mahalle olduğunu duyan var mı ey Kayseri ahalisi? Yanlış bilmiyorsam, Sayın Özhaseki ve sülalesi Caferber ile Çifteönü Mahallesi olarak bilinen iki mahallenin orta yerinde kalan Karaimam Mahallesi’nde oturuyordu...

Ne ilginçtir ki Karaimam Mahallesi de dönemin ANAP’lı Belediye Başkanı Şevket Bahçecioğlu, tarafından istimlâkine karar verildi ve daha sonra da 1994 yılında Refah Partisi’nden Melikgazi Belediye Başkanı seçilen Mehmet Özhaseki tarafından yakılıpyıkıldı...

Yani insan sülalesinin adını taşıdığı mahalleyi yakıp yıkar mı? Bir kere Sayın Özhaseki’nin dediği gibi mahalleleri yoktu! Hiçbir zaman olmadı da! Ancak Karaimam Mahallesi’nde “Haseki Sokağının” varlığından söz ediliyor... Ama Hasekioğlu Mahallesi hiç mi hiç olmadı... Kayseri nüfus kayıtlarında böyle bir mahalle yok!

“DEDEMİZ KEBAPÇILIK YAPIYOR DİYE SOYADIMIZ KARA KEBAP YAZILDI!”

Aynı programda program sunucusu Kübra Par’ın, 'Bugünlerde hakkınızda bir soyadı meselesi tartışılıyor ne diyorsunuz?' sorusuna da Özhaseki, 'Doğru soyadımız değişti. Niye değişti soyadımız?' dedikten sonra aynen şu cevabı verdi: 'Nüfus kanunu geldiğin de nüfus memurları gelirler. Soyadı Kanunu çıktığında onu yazarlar. Haseki der dedemiz. Dedemin dedesi söyler böyle. Adam der ki Haseki soyadını yazamam padişahlığı çağrıştırıyor der. Yazardın yazmazdın kavga ederler.

Sonra ne iş görür bu adam der arkasından. Sinirlenir, öfkelenir bizim dede yazdıramayınca. E kebapçılık yapıyor derler. Karakebap yazar. Bu benim İlkokul arkadaşlarımın birçoğunda tuhaf soyadları vardı. O günkü nüfus memurlarının yazmasından kaynaklanan bir şey. Sonra 60 ihtilaline kadar dava açmadığını söyler. Bizim aklımız ermiyor tabii.

Dükkânımızın üzerinde Hasekioğlu Tekstil yazar. Haseki Tekstil bize aittir. Kendimize ait firmalarımız var. Kayseri’nin hangi kişisine sorarsanız Hasekiler kim diye herkes bilir. Yedi göbek dibe doğru ne olduğumuzu bilir. Türkmen aşiretindeniz. Hiçbir tarafından da karışıklık yok. Ancak net söyleyim, bir başka ırka ait birisi olsaydı akrabamdan onu da şerefle söylerdim.

Bunun hiç utanılacak tarafı yok. Allah beni böyle yaratmış. Hiç kimse bu dünyaya gelirken dilekçe vererek gelmiyor. Ben şu ırktan olmak istiyorum, bu ırktan olmak istiyorum falan demiyor. Allah taktir ediyor. İşin en garip tarafı bu sözü ne yazık ki, üzülerek söylüyorum ana muhalefetin genel başkanı başlattı. Kılıçdaroğlu başlattı. Kayseri’de birisini buradan aday görmek ayıptır vesaire falan diye bir şeyler söyledi. E şimdi benim şunu sormaya hakkım yok mu? Kemal Bey sen nerelisin, bana söyler misin? Tunceli’nin bir köyünden gelmişsin ırkın ne? E işte malum herkes bir şeyler anlatıyor.

Gelip Cumhuriyet Halk Partisi’ne, Atatürk’ün partisine Genel Başkan olmuşsun. Bir şey diyen var mı sana? Sonra seni partin almış İstanbul’a götürmüşler, hiç bilmediğin bir yerden aday etmişler. İşin garip tarafı Kağıttepe falan demişsin, komik duruma düşmüşsün. Bütün bunları yaşayan birisinin dönüp de doğduğu yeri söyleyerek onu kınaması kadar ayıp bir şey olamaz.

BİZ ONU ŞAPKACI KEMAL EMMİNİN OĞLU MEHMET ÖZHASEKİ OLARAK BİLİYORUZ!

Özhaseki’nin cumartesi akşamı Habertürk kanalında soyadı değişikliği ile ilgili olarak söyledikleri aynen böyle... Özhaseki’nin söyledikleri ne denli gerçeği yansıtıyor bir de ona bakmak lazım... Birincisi tabii Özhaseki’nin dedesi ile nüfus memurları arasında cidden böyle bir tartışma yaşanıp yaşanmadığı bilinmiyor.

Gerçekten bahsettiği gibi dedesi nüfus memurlarına, 'Özhaseki soyadını yazın' dedi de, nüfus memurları da, 'Olmaz bu soyad padişahlığı çağrıştırıyor' diye reddettiler mi o da tamamen muallâk bir ifade... Ancak Özhaseki’nin değil, babası Kemal Emmi’nin dedelerinin “kebapçılık mesleğini” ifa ettiğini bilen hiç kimse yok!

Özhaseki’nin babası 'Kemal Emminin' önceleri 'Kayseri’nin Kubaroğlu Mahallesi’nde şapkacılık' mesleğini ifa ettiğinin canlı tanıkları var... 6 Kasım 2007’de vefat eden baba Kemal Özhaseki, daha sonra Kayseri'nin Kiçikapu semtinde parçacılık yaptığı herkesçe bilinen bir gerçek. Özhaseki, 12 Eylül 1980 öncesi yarım dönem yüksek öğrenimine gidip, terör olaylarının artması üzerine Kayseri’ye dönmüş ve kardeşleriyle birlikte aynı yerde parçacılık yaparken 28 Mart 1994 yerel seçimlerinde kendi tabiriyle Hacı Ali Kaplan Hocanın ısrarıyla RP’den Melikgazi Belediye Başkan adayı olmuş ve seçimlerin kazanılmasından sonra Melikgazi Belediye Başkanı olmuştu.

O nedenle Özhaseki'nin, 'Dedelerimiz kebapçılık yaptığı için soyadımız Karakebap olarak yazıldı' demesi tamamen havada kalıyor... Çünkü rahmetli babası Kemal Emmi'nin bilinen en eski mesleği şapkacılık idi. Daha sonra da kumaş kırpıntılarını sattığı parçacılık dükkânı biliniyor... Bunların dışında “Karakebap” soyadlarını almalarını gerektirecek bir meslek mensubu oldukları bilinmiyor.

Hal böyle iken Özhaseki'nin, soyadlarının niye Karakebap yazıldığına da akılsır ermiyor... Görülen o ki, 31 Mart yerel seçimleri sonuçlanana dek daha çok soyadı üzerinden tartışmalar olacak.'