Kırşehir'de dünyaya gelen Hüseyin Aydemir, hayalini gerçekleştirerek, 1986'da ilk tayini Batman Gercüş'e bağlı Aydınca Köyü'ne öğretmen olarak atandı. Hüseyin öğretmenin, okulunun önündeki direğe çektiği Türk bayrağı PKK'lı teröristleri rahatsız etti. Teröristlerin tehditlerine rağmen Türk bayrağını indirmeyen Hüseyin öğretmen, 11 Mart 1988'de, 26 yaşındayken bölücü hainler tarafından bayrak direğine asılarak şehit edildi.




Ailesi kadar köylülerin de kalbinde derin yaralar bırakan Hüseyin öğretmeni, öğrencileri hiç unutmadı. Öğretmeni şehit olduğunda 7 yaşında olan Hayreddin Acar, 32 yıl sonra Hüseyin Aydemir'in Kırşehir'deki ablası Fatma Aydemir'e ulaştı.

Batman'dan gelen ve görüntülü yapılan telefon görüşmesi, duygu dolu anlar yaşattı. Öğretmeninin ailesine uzun zamandır ulaşmaya çalıştığını belirten Acar "Hüseyin öğretmen bizi, biz de onu çok severdik. Ailemizden biri gibi olmuştu. Hem öğretmenimiz, hem ağabeyimiz, hem de köyün evladıydı. Yanında taşıdığı bir fotoğraf makinesi vardı. Bizim ve köylülerin fotoğraflarını çekerdi.




Ablamla benim fotoğrafımı da çekmişti. Hâlâ saklıyorum. Kendisi kameranın arkasında olduğu için görünmüyor ama o fotoğrafa baktıkça hep Hüseyin öğretmen aklıma geliyor, yüreğim burkuluyor. Biz onu hiç unutmadık. Hep aklımızda ve kalbimizde yaşattık. Bunu yapanların iki dünyada verecek hesabı var. Ailesine ulaşmak Öğretmenler Günü arifesine nasip oldu. Onun gibi vatansever öğretmenlerin günü kutlu olsun" 
dedi.




"KARDEŞİMLE KONUŞMUŞ GİBİ OLDUM"
Hüseyin öğretmenin ablası Fatma Aydemir ise, "Bu kadar yıl sonra, kardeşimin bir öğrencisiyle görüşeceğimi hiç ummazdım. Öğretmenlik böyle bir şey demek ki. Yıllar geçse de yetiştirdiği fidanlar onun adını yaşatmaya devam ediyor. Kardeşimle konuşmuş gibi oldum. Onun hatıralarını öğrencisinden dinledim. Çok duygulandım ve gurur duydum. O da ağladı ben de ağladım. Böyle günlerde hatırlanmak, kardeşimin hatırasının unutulmaması beni çok mutlu etti.







Kardeşim, bizi ziyarete geldiğinde tehdit edildiğini duyunca korktuk ve 'gitme' dedik. Ama o 'Kuzularım beni bekliyor' dedi ve tereddüt etmeden gitti. Bütün köylü onu bağrına basmış. Bunları öğrencisinden öğrendim, çok mutlu oldum. Her Öğretmenler Günü'nü mezarı başında kutluyorum" 
dedi.

'BAYRAĞIMIN DALGALANDIĞI HER YER BENİM VATANIM BABA'
Batman'da şehit edilen müzik öğretmeni Şenay Aybüke Yalçın'ın ailesi bu Öğretmenler Günü'nde de hüzün ve gururu bir arada yaşıyor
24 Kasım Öğretmenler Günü'nde Türkiye ilk önce, eğitim neferi olarak görev yaparken hain terör örgütü tarafından şehit edilen öğretmenlerini anıyor. Onlardan biri de babası Sadık Yalçın'ın isminin anlamını "Ay gibi parlak" diye anlattığı Şenay Aybüke Yalçın. 3 yıl önce müzik öğretmeni olarak gittiği Batman Kozluk'ta PKK saldırısı onu çok sevdiği öğrencilerinden ve hayattan daha 22 yaşındayken ayırdı.




Baba Sadık Yalçın Karabük Safranbolu'daki evinde kızını anlattı: Öğretmen olduğunda ilk dersi bana verdi. Batman'a tayin olduğu haberini öğrendiğinde 'O bölgede terör olayları var kızım. Gitmesen daha iyi' demiştim. 'Babacığım vatan, millet ve bayrak sevgisini biz sizlerden öğrendik, kendinizle tezat duruma düşmeyin. Bayrağın dalgalandığı her yer benim vatanımdır. Ben oraya gidip görevime başlayacağım' sözleriyle kararlı bir tavır sergiledi. Baba Yalçın, oğlu Aybars'ın Karabük Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümünü kazandığı için Karabük'e taşındığını söyledi.




NECMETTİN ÖĞRETMENE ASKER SELAMI
3 YIL önce görev yaptığı Şanlıurfa Siverek'ten memleketi Gümüşhane'ye giderken Tunceli Pülümür karayolunda PKK tarafından kaçırılarak şehit edilen öğretmen Necmettin Yılmaz'ın okulunda sevinç ve hüzün bir arada yaşandı. Şehit Necmettin Yılmaz İlk ve Ortaokulu'nda her 24 Kasım Öğretmenler Günü'nde şehit öğretmenlerini unutmayan öğrenciler yine onun fotoğrafının önünde şiirler okudu. Öğrenciler asker selamı vererek öğretmenlerini kendilerinden ayıran terörü lanetledi. Necmettin Yılmaz'ın ailesi HamitGülay Yılmaz da SABAH'a duygularını paylaştı: "Oğlumuz olmadan 3'üncü Öğretmenler günü. Bizi öğretmenler Günü'nde arardı ve "bugün bizim günümüz baba" sözleri hâlâ kulaklarımızda çınlıyor. Zalimler kahrolsunlar, perişan olsunlar. Cehaletle savaşırken şehadete eren oğlumun ruhu şad olsun. Oğlumuzun katillerinin evine taziye ziyaretine giden HDP'liler var ya işte onlarla teröristler arasında bir fark görmüyorum. Şehitlerimizin kanlarında boğulacaklar. Devletimiz hainlerin peşini bırakmıyor. Oğlumun öldürülmesi için talimat veren hainin öldürüldüğünü SABAH'tan öğrendik. Mutluluktan ağladık. Devletimiz Varolsun" dedi.



ACIMIZ DİNMEZ AMA DEVLETİMİZLE HUZURLUYUZ
Kütahyalı öğretmen Mustafa Çağlar, 1988'de, Tunceli Mazgirt'e bağlı Akviran köyünde, okulu Türk bayraklarıyla süsleyerek öğrencileriyle 23 Nisan'ı kutladığı için, gece lojmana gelen PKK'lılar tarafından eşinin gözleri önünde katledildi. 6 aylıkken yetim kalan oğlu Murat, şimdi şehit kontenjanıyla girdiği Kütahya Tavşanlı'daki nüfus müdürlüğünde çalışıyor. Tavşanlı'ya bağlı Kayaarası köyünde oturan eşi Hacer Çağlar, "Acımız dinmez. Ama köyümüzdeki okula Mustafa'mın adı verildi. Mustafa'mın katilleri 29 yıl sonra yakalanıp, adalete teslim edildi. Babasız büyüttüğüm oğlum Murat'ı devletimiz işe aldı. Allah Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'dan razı olsun. Huzurluyuz" dedi. Oğlu Murat Çağlar ise "Kemal Kılıçdaroğlu, PKK'nın uzantısı HDP ile işbirliği yapıyor. Kurduğu partinin adını lekeliyor. Başkan Erdoğan adam gibi adam ve her daim mazlumların yanında" dedi.