CHP Meclis'te oylanarak kabul edilen Dezenformasyonla Mücadele Yasası'nı Anayasa Mahkemesi'ne taşıyacak. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ilk olarak çok tartışılan 29. Madde hakkında yürütmeyi durdurma kararı talep edeceklerini ve ardından, paketin tümünün iptalini isteyeceklerini söyledi. 

Partisinin haftalık grup toplantısında konuşan Kılıçdaroğlu, "Türkiye bir taraftan maden kazası acısını yaşarken bir de Meclis'ten sansür yasası geçirdiler. Bu konuda altı aydır mücadele veriyoruz. Bazıları TV'lere çıkıp 'CHP ne yapıyor' diye soruyor. CHP parlamentoda demokrasinin bir numaralı aktörüdür. Sansür düzenlemelerine de karşıdır" dedi. 

Türkiye'nin otoriter bir yönetimle karşı karşıya bulunduğunu ileri süren Kılıçdaroğlu, 'sansür yasası' olarak nitelediği düzenlemenin muhalif sesleri bastırma amacı taşıdığını savundu. Hükümetin sansür niyetinde olduğunu ileri sürmesine rağmen ABD ziyaretindeki kayıp 8 saat konusunda derin bir sansür uygulayan Kılıçdaroğlu, bu kez el yükselterek Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın seçimi kaybettiği takdirde yargılanacağını ileri sürdü.

Malezya'da yolsuzluğa bulaşan eski başbakan Nacip Razak'ı örnek gösteren CHP Lideri, "Eski başbakan seçimleri kaybetti, sonra yargılandı ve mahkum edildi. Başbakan olduktan sonra 'Malezya'da internete asla sansür uygulanmayacaktır' demişti 2011 yılında. 2015'te Malezya Varlık Fonu'ndan Razak'ın hesabına 700 milyon dolar aktarıldığı ortaya çıkıyor. Sonra internette haber olunca her yere yasak getiriyor. 2018’de seçimler vardı bu adam seçimleri kaybetti, sonra yargılandı ve mahkum edildi" ifadelerini kullandı. 

BU KEZ HAMBURGERLE GEÇİŞTİRDİ

Boston'dan Washington'a yolculuğunun tam olarak 8 süreceğini savunan Kılıçdaroğlu, bugünkü grup toplantısında kendisine "Ne yaptığını açıkla" diyen MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye şu cevabı verdi:

"Bahçeli, 'Kılıçdaroğlu bu 8 saatin esrarını millete açıklamak zorunda' demiş. Güzel, vallahi çok güzel. Sevgili Bahçeli, değerli okul arkadaşım. Ben seni ABD'ye davet ediyorum, uçak biletini ben alacağım. Boston'a gideceğiz, seni 5 yıldızlı bir otelde ağırlayacağım. Ertesi gün ben New York'a hangi saatte gittiysem yine benim bindiğim arabaya bineceğiz. Manhattan adasına gidelim, 35 katlı binayı bulalım. Güzel bir fotoğraf çekelim, belki sen içeriye de girersin. 'Bu rezaleti kim yapmış' diye sorarsın, çok memnun olurum. Benim oraya gidiş nedenim onun ailesini Türkiye'ye ve dünyaya tanıtmaktır. Oradan tekrar Washington'a gideriz. Yolda araba mecburen benzin alıyor, aldığı yerde bir hamburgerci var. Söz veriyorum hamburgeri ben alacağım sana ikram edeceğim. Washington'a gittiğimiz zaman saati al, benim saatime güvenmiyorsan hani var ya senin saatin 17/25'i gösteren onu al yanına."

8 KARANLIK SAAT AYDINLATILMALI

Hüseyin Yayman

Kılıçdaroğlu'nun konuşmasının hemen ardından AK Parti Dijital Mecralar Komisyonu Başkanı ve Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman ise düzenlediği basın toplantısında CHP Genel Başkanı'na kritik sorular yöneltiyordu. 

"Sayın Kılıçdaroğlu, ABD'deki gezinizde kayıp 8 saat boyunca neredeydiniz? Kimlerle görüştünüz? Vatandaşlarımız 'ABD'den talimat mı aldı?' sorusunu soruyor" diyen Yayman, 8 karanlık saatin aydınlığa kavuşturulması gerektiğine işaret etti. 

Yayman, "Sayın Kılıçdaroğlu, adeta 'hamburgerciye gittik' şeklinde bir cevap veriyor. Bu ziyaretin amacı neydi? Bu soruları sormaya devam edeceğiz. Millet İttifakının da Sayın Kılıçdaroğlu'na 'bizden sakladığınız bir husus mu var?' sorusunu sorması lazım. Eğer bu soruyu sormuyorlarsa o zaman yurttan sesler topluluğundaki siyasilerin bir açıklama yapması gerekir" diye konuştu.

Dezenformasyonla mücadele yasasında amaçlarının 'sansür' olmadığının altını çizen Yayman, "Bizim sansür gibi bir amacımız olamaz. Yasayı okumadan hükümde bulunuyorlar. Sürekli 'dezenformasyona kim karar verecek?' diye soruyorlar. Dezenformasyon olup olmadığına yargı karar verecek. Bu sefer de 'AK Parti'nin yargısı' diyorlar. Bu yargı camiasını toptancı şekilde töhmet altında bırakan bir anlayıştır. Bağımsız yargının vereceği karara saygılıyız. Ülkenin düzenine huzuruna ve kamu barışına tehdit oluşturacak düzeyde bir haber ve paylaşım varsa buna mahkemeler karar verecek" şeklinde açıklama yaptı.