Patlamaya ilişkin açıklama yaparak kendilerine yöneltilen suçlamaları reddeden Hizbullah Genel Sekreteri Nasrallah, limanda kendilerine ait hiçbir depo ve eşya olmadığını söyledi. Nasrallah, bazı güçlerin yaşanan bu olayı siyasi bir krize dönüştürmeyi amaçladığını vurguladı.

Lübnan’ın başkenti Beyrut Limanı’nda Salı günü meydana gelen ve 135 kişinin hayatını kaybettiği, 5 bini aşkın kişinin ise yaralandığı şiddeti patlamaya ilişkin soruşturma devam ediyor. Ülkenin resmi haber ajansı NNA'da yayımlanan askeri mahkemenin açıklamasında, patlama ile ilgili yürütülen soruşturma kapsamında Beyrut Limanı'nda görevli 16 kişinin gözaltına alındığı belirtildi. Yürütülen soruşturmanın, patlamaya yol açan her türlü etkeni kapsadığına işaret edilen açıklamada, “Soruşturma çerçevesinde şu ana kadar Beyrut Limanı Yönetim Kurulu ve gümrük idaresi yetkilileri ile bakım çalışanları ve patlamanın meydana geldiği 12 Nolu ambar çalışanlarından 18 kişinin ifadesi alındı” denildi. 

Öte yandan Lübnan Hizbullahı Genel Sekreteri Hasan Nasrallah patlamaya ilişkin açıklama yaparak Hizbullah’ı suçlayan ve sorumlu tutan iddialara yanıt verdi. Nasrallah şöyle konuştu:

ORADA TEK BİR EŞYAMIZ YOK 

“Savaşta bile ateşkesler olur. Böyle herkesi etkileyen, ayırım yapmayan ve henüz sebebi bilinmeyen bir felakette, insanlar yaralılarını toparlarken ve felaketin getirdiği yangını söndürmeye çalışırken, ilk saatten Hizbullah hedefe konuldu. İlk saatten Hizbullah suçlandı. Bu patlamada Hizbullah’tan da şehitlerimiz ve yaralılarımız var. Biz de bu patlamanın bir parçasıyız. Yaşanan olaydan dolayı büyük bir yas içerisindeyiz. Burada istisnai bir mazlumiyet söz konusu. Bu patlamadan sonra Hizbullah için de bir mazlumiyet söz konusudur. Her şeyin Hizbullah’a ait olduğu söyleniyor. Yalan iddialar ortaya atılıyor. Patlamanın şiddetiyle insanların galeyana gelmesi hedefleniyor. Bu iddialardan hepimiz acı duyuyoruz. Ancak bugün tüm kesin ve kati ifadelerle söylüyorum ki Hizbullah’ın oradahiçbir deposu ve o depoda hiçbir kurşunu, füzesi, nitratı hiçbir şekilde orda yoktur. O limanda Hizbullah’a ait hiçbir eşya yoktur.” 

BİZ BEYRUT DEĞİL HAYFA LİMANI İLE İLGİLENİYORUZ 

Devletin orada yıllardır duran nitratla ilgili soruşturma başlattığını belirten Hizbullah Genel Sekreteri, bu soruşturmaların sonuç vereceğini belirterek şöyle devam etti: 

“Lübnan’da ve Arap aleminde bazı medya organları işi doğruluğundan saptırmak istediler. Çünkü yaşanan her olayı siyasi bir krize dönüştürmek istiyorlar. Diğer bir iddia Limanın sorumluluğunun Hizbullah’a ait olduğu ve patlamanın sorumlusunun Hizbullah olduğu. Bu da yalandır. Hizbullahın bu limanda hiçbir sorumluluğu yoktur. Hizbullah Hayfada’ki limanı Beyrut’taki limandan daha iyi bilmektedir. Beyrut limanı ile hiçbir alakamız yoktur. 

Bu depo bize ait değilse başka birine aittir. Bunun ortaya çıkarılması lazımdır. Hizbullah’a ait bir deliliniz varsa onu da getirin ortaya koyun. Mahkeme süreci başladı, depoda neler olduğu kime ait olduğu tahkikat sonucu ortaya çıkacak ve tüm Lübnan halkına açıklanacaktır.”

SORUMLULAR CEZALANDIRILMALI 

Bu yalanları ortaya atanların niyetinin farklı olduğunu belirten Nasrallah şöyle devam etti: “Bazıları bu ülkeyi yeniden iş savaşın eşiğine getirmek, siyasi çıkar elde etmek istiyor. 

Bu aşamada yapılması gereken siyasi cevaplar aramak değil birleşerek yaraları sarmaktır. Bu olay çok büyük bir olaydır. Cumhurbaşkanı ilk saatten itibaren hakiki soruşturma başlatılacağını ve sorumluluğu olan herkesin cezalandırılacağını söyledi. Bu olayda parmağı olanlar ortaya çıkarılmalı ve adil bir şekilde cezalandırılmalı. Bu konuda her türlü desteğe hazırız. Bu olayın sorumluları hakkında hiçbir siyasi, mezhebi, grupsal gözetme yapılmamalı. Kim olursa olsun ortaya çıkarılmalı.” 

DIŞ GÜÇLER DEĞİL KENDİ ORDUMUZ SORUŞTURSUN 

“Bu ülkenin ordusu var kendi güvenlik güçleri var. Bu soruşturmayı ülkenin kendi güçleri yürütmeli dış güçler değil. Lübnan ordusu, polisi, emniyeti soruşturmayı kendisi yürütsün. Devlet ülkenin geleceği için önemli bir adım atacak. Ülkenin yeniden inşası için adil bir soruşturma yapıp ümitler canlandırılmalı. Hiçbir siyasi çıkar, mezhep, grup gözetmemeli. Adil soruşturma Lübnanlılar için umut olacaktır. Eğer ihmalcilerle yolsuzluk yapanlarla mücadele edilmezse, Lübnan halkı bunu affetmez ve unutmaz. Hiç kimse bu olayda sorumluluğu olanları korumamalı. Soruşturma sonuna kadar götürülmeli. 

Başka bir bölgede bu patlama olsa bir şehit tümüyle yok olabilirdi. Bu basit bir ihmal değil, böyle adlandırılamaz. Bu ihmalde parmağı olanlara göz yumulamaz. 

Bu patlamanın başlamasıyla birlikte direnişe karşı mücadele başlatanlar kesinlikle başarılı olamayacaklar. Onlar uluslararası uygun bir ortam yaratmak istiyorlar ama bu mümkün değil.” 

Mişel Aun

CUMHURBAŞKANI: DIŞ MÜDAHALE OLABİLİR 

Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Aun’un ofisi tarafından yapılan açıklamada ise, patlamaya dış müdahalenin yol açıp açmadığının da soruşturulacağı belirtildi. 

Yerel basının aktardığına göre Aun, “Neden henüz belirlenmedi. Bir roket veya bomba veya başka bir eylem aracılığıyla dış müdahale olasılığı da var” ifadelerini kullandı. 

Aun’un açıkladığına göre soruşturma üç aşamada ilerleyecek. Önce kimyasal maddenin nasıl ülkeye girdiği ve nasıl depolandığı belirlenecek, ardından patlamanın ihmal ya da kaza nedeniyle meydana gelip gelmediği araştırılacak ve son olarak da dış müdahale ihtimali değerlendirilecek. 

Mişel Aun’un, Lübnan’ı ziyaret eden Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile de konuyu görüştüğü ve duruma açıklık getirmek amacıyla Fransa’dan uydu görüntülerinin sağlanmasını istediği belirtildi. Fransa’da olmaması halinde görüntülerin başka kaynaklardan talep edilebileceği de kaydedildi.