Yeni eğitimöğretim yılının başladığı gün Oda Tv’de adeta Türkçeye savaş açan bir yazı yayınlandı. Terör örgütü PKK'nın kapatılan partisi HEP'in milletvekili olan Mahmut Alınak tarafından yazılan yazıda, ‘Yine bilmedikleri bir dil olan Türkçe ile eğitim almaya zorlanacak ve dedeleriyle babaları gibi asimilasyon çarmıhında ruhen sakatlanacaklar’ ifadeleri kullanıldı.

20192020 eğitim ve öğretim yılının başladığı gün, Oda Tv’de Mahmut Alınak imzasıyla bir yazı yayınlandı. “Talebimiz ve ısrarımız şudur” başlıklı yazıda, anadilleri farklı olan milyonlarca çocuğun Türkçe eğitime zorlandıkları iddia edilerek, “Türkiye Cumhuriyeti Devleti yüzyıldır bu dil esaretini zorla sürdürüyor” denildi.

İşte o skandal yazı…

“Okullar tekrar açılırken…
Ana dilleri Kürtçe, Çerkesçe, Lazca, Süryanice, Yahudice, Arapça… olan milyonlarca çocuk bu yıl da…
Yine bilmedikleri bir dil olan Türkçe ile eğitim almaya zorlanacak ve dedeleriyle babaları gibi asimilasyon çarmıhında ruhen sakatlanacaklar.
Daha önce de yazmıştım.
Asimilasyon bir dil ve ruh cinayetidir. En ilkel ve en vahşi toplumlarda bile dil yasağı yoktu.
Ve hayvanlar dünyasında dahi abes kaçar.
Ama Türkiye Cumhuriyeti Devleti yüzyıldır bu dil esaretini zorla sürdürüyor.
İnsanda biraz utanma olur. Hiç değilse o miniklerden utanır.
Kürtlerin bir devleti olsaydı ve başka halklara böyle vahşi bir yasak uygulasaydı, ben şahsen buna isyan eder, Kürt kimliğini şiddetle ret ederdim.
Dünya ve Türk halkı bu evrensel insanlık suçuna nasıl seyirci kalıyor; şaşırmamak elde değil!

TÜRK ÇOCUKLAR DA SAKATLANIYOR

Bu eğitim sistemi ırkçı, ezberci ve fetihçi olduğu için sadece mazlum halkların çocuklarını değil, Türk çocuklarını da sakatlıyor.
O körpe beyinleri yıkıyor, zehirli fikirler enjekte ediyor.
Aslında yapılması gereken şey..
Çocukların lekesiz beyinlerine virüs aşılayan bu mekânları ret etmektir.
Üyesi olduğum EMEKÇİLERİ DEVRİM HAREKETİ EDH, yeterli yaygın örgütlülüğe sahip olsaydı..
Halka, “Çocukları asimilasyon zindanı bu okullara göndermeyin,” diye çağrı yapar ve alternatif devrimci kurumlar için çalışma başlatırdı.

Talebimiz ve ısrarımız şudur:
Kürtçe ve diğer esir diller her alanda..
Mecliste, mahkemelerde, belediyelerde, hastanelerde, devletin her zerresinde Türkçe ile eşit olmalıdır.
Esir halklara babanızın bostanından kavuz karpuz ikram etmeyeceksiniz.
Gasp ettiğiniz insani haklarını tanıyacak ve iade edeceksiniz.
Kimseden merhamet ve lütuf beklemiyoruz.
Artık bu yasak altında yaşama utancını taşımak..
Ve çocukların ruhen sakatlanmasına seyirci kalmak istemiyoruz.
Bu hakkı ne pahasına olursa olsun alacağız.
Esir dillere özgürlük!”