Aydınlık gazetesi, Türk Tabipleri Birliği (TTB) yönetecisi Halis Yerlikaya’nın PKK’nın toplantılarında “Kuzey Kürdistan” başlıklı sunumlar yaptığını ortaya çıkardı. Görüntüleri kamuoyuyla paylaştı.Fakat medyanın çok büyük bir bölümü bu skandal haberi görmedi

BEYHAN KORKMAN

Aydınlık gazetesi, Türk Tabipleri Birliği (TTB) yönetecisi Halis Yerlika’nın PKK’nın toplantılarında “Kuzey Kürdistan” başlıklı sunumlar yaptığını ortaya çıkardı. Görüntüleri kamuoyuyla paylaştı. Türkiye Gençlik Birliği harekete geçerek TTB önünde “Kukla Kürdistan’ın kukla tabipleri Türk hekimini temsil edemez” diyerek basın açıklaması yaptı. Fakat medyanın çok büyük bir bölümü bu skandal haberi görmedi. ABD’nin yıkıcı faaliyetleri için fonladığı medya kuruluşlarını anladık fakat milli cephede yer alan medya organları ve köşe yazarları neden bu konunun üzerine gitmiyor? Mehmetçik sınır boylarında PKK’nın üzerine gidiyor. Bizim görevimiz de en azından iç cephede bu mücadeleye destek olmak değil mi? Meslek örgütleri PKK kuyrukçuluğundan şimdi değil de ne zaman kurtaracağız? Kapatalım demek, bölmek çözüm mü? Meslek örgütlerinin içinde vatanseverlerin ağırlığı kesinlikle daha fazla, sorun bir araya gelerek ortak bir programda buluşmak. Bu bir araya geliş savaşta değilse ne zaman olacak. Sürekli yıkıcı girişimleri mi seyredeceğiz yoksa harekete mi geçeceğiz? Milli medyanın görevi aynı zamanda meslek örgütleri içindeki vatanseverliği yükseltmek ve cesaret vermek değil mi?

KÜBRA PAR’DAN SÜLEYMAN SOYLU’YA GÖNDERME Mİ VAR?

KÜBRA PAR

Twitter, Türkiye’de 2020 yılının en çok konuşulan isimlerini açıkladı. Listenin başında Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ve Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk yer alıyor. Bu iki ismin gündemdeki yükselişi bize halkın beklentileri ve tercihleri konusunda çok şey söylüyor aslında... Sağlık ve Eğitim Bakanı'nın çok konuşulmasının pandemi şartlarıyla elbette çok ilgisi var fakat aynı zamanda ikisi de vatandaşla en sıcak ilişkiyi kuran, siyaset üstü bir tavır takınarak her kesimi kucaklayan, hizmet odaklı davranan isimler. Göreve geldiklerinden beri partizanlık yapmadılar, hamasi söylemlerden, muhalefetle gereksiz tartışmalara girmekten özenle kaçındılar. Demek ki halkımız, gündelik siyasi polemikleri bir kenara bırakarak, kimseyi ötekileştirmeden arı gibi çalışan isimleri baş tacı ediyor. Siyasetçilerimiz, birbirine laf yetiştirmeye çalışmak ya da parti liderlerine hoş görünmek için çırpınmak yerine bu üç ismin yükselişini örnek almalı…

SEVİLAY YILMAN’A ÇİN AŞISI

SEVİLAY YILMAN

Bu arada aşıyı yaptırdığım İstanbul Cemil Taşçıoğlu hastanesinde aşı olan daha evvelki gönüllülerin durumunu da öğrendim. Gönüllülerde en fazla görülen yan etki yorgunlukmuş. Onun da oranı yüzde 10 civarında. Ateş vs gibi etkiler yok denecek kadar az. Eğer gerçek aşı denk geldi ise şanslı olduğumu düşünüyorum. Çünkü dün benzer deneyi yapan Endonezya’daki sonuçlara göre Çin Aşısı Sinovac’ın yüzde 97 koruma sağladığı açıklandı. Hülasa… Ben gönüllü olup deneye katıldım ve Çin menşeli aşımı yaptırdım! Darısı artık sizlerin başına…

ORDU SENDİKA VE ODALARIN DA ORDUSU DEĞİL Mİ?

Mehmet Ocaktan

İktidar cephesi kendisine yönelik bu eleştiriyi öylesine köpürttü ki, meseleyi adeta askere karşı bir kalkışma girişimine kadar götürdü. Daha da vahim olanı, sivil toplum olarak anılan TOBB, TESK, TİSK, Hakİş, Türkİş, KamuSen, MemurSen gibi kuruluşlar destek için TSK komuta kademesine koştular…Anlaşılan o ki, pandemi sürecinde iş yerleri kapanan, borçlarını, kiralarını ödeyemeyen, işlerini kaybeden işçilerin, esnafın ve sanayicinin trajik hali bu anlışanlı esnaf, sanayi odası ve sendika başkanlarını pek ilgilendirmiyor. Meğer onların, AK PartiMHP koalisyonu ile birlikte muhafazakar soslu yeni bir  “vesayet sistemi”  oluşturmak gibi çok daha önemli görevleri varmış...

'KENDİNİ ABD'YE BEĞENDİREN ADAY OLUR'

KURTULUŞ TAYİZ

CHP’deki 2023 adaylığının kilidi parti içinde çözülmez. CHP’de önemli konularda kararlar genelde hep dışarıdan dikte edilir. Büyük ihtimal bu konu da Pensilvanya’nın müdahalesiyle netleşecek. Hangisi kendisini Pensilvanya’ya beğendirirse aday o olur diye düşünüyorum. Tevekkeli, Kemal Bey son dönemde Erdoğan’a ve hükümete boşuna bu kadar saldırmıyor. 2023 adaylığı için CHP’de kıran kırana bir mücadele yaşanıyor. Kim kendisini Amerika’ya daha çok beğendirirse onun partide düdüğü ötecek.  Aslında doğru olan Kemal Bey’in partisinin 2023 adayı olması. Bugüne kadar başka partilerde aday arayarak zaten iyice itibar kaybına uğradı.  

SELCAN TAŞÇI İLE MAHMUT ÖVÜR ARASINDA FULLER POLEMİĞİ

Selcan Taşçı Hamşioğlu

Bir aynaya bakmadan yazma ve kendi ayıplarını başlarına yansıtma üstadına ait. Özetle,  "CIA Ajanı Graham Fuller'in bile ABD'nin irtifa kaybettiği günlerde Türkiye eksenli bir analiz yapma ihtiyacı duyduğunu"  yazıyor dünkü köşesinde.Okurlarına eğer varsa tabii Fuller'i tanıtırken kullandığı ifadeler şöyle:"Daha 1960'lı yıllarda İstanbul'da CIA istasyon şefliği yapmış bir isim. Sonra 1999 yılında  FETÖ elebaşı Gülen'in ABD'ye yerleşmesinde referans olan iki kişiden biri olarak çıktı karşımıza. Türkiye siyasetini, sosyolojisini, bölgesiyle ilişkilerini iyi bilen, araştıran ve yazan  Fuller  adını en son 15 Temmuz darbe girişimi sırasında duyduk. Bu nedenle de Türkiye'de aranıyor."Gelin görün ki, Fuller'in daha 1996'da, dönemin Refah Partisi İl Başkanlığı'nda Abdullah Gül ile neden ve ne görüştüğü yok yazıda!   Hangi Refah Partisi ilçe başkanının ve neden bu CIA ajanı ile "temas kurma" ihtiyacı duyduğu yok!  Niye?Kimse, Fuller'in, iktidarın oluşumunda ve sonrasında üstlendiği uluslararası rollerdeki katkılarını hatırlamasın diye mi?

BİLA: CHP ATAĞA KALKTI

FİKRET BİLA

CHP dün sadece iktidarı eleştirmek, hazine kaynaklarını sorgulamakla kalmadı, aynı zamanda CHP'li belediyelerin salgınla mücadeledeki başarısı, dayanışma ekonomisi örnekleriyle yaratılan istihdam ve yardımlaşma, belediyelerde uygulanan asgari ücretin yüksekliği, sosyal hizmetlerin yaygınlaştırılması gibi çalışmalarından da önemli örnekler verdi.İktidara geldiğinde önceki iktidardan hesap soracak, ekonomi politikasını, dolayısıyla kaynakların kullanılmasında tercihleri değiştirecek, sosyal devleti, ekonomik ve sosyal dayanışmayı güçlendirecek, asgari ücreti yükseltip vergi dışında bırakacak, gelir dağılımındaki uçurumu ortadan kaldıracak, bu amaçla Genel Merkez'den ve belediyelerden atağa kalkmış bir CHP vardı.