Ekrem İmamoğlu hakkında mahkeme kararının açıklanmasıyla Saraçhane'de mitinge koşan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, oraya gitmeden önce CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nu aradığını, fakat telefonunun kapalı olduğunu iddia etti. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun da Kılıçdaroğlu'na haber vermediği ortaya çıkmıştı.

Akşener'in olayın üzerinden 9 gün geçtikten sonra dile getirdiği bu ayrıntı, karşılıklı güven bunalımını aşma hamlesi olarak yorumlandı. Ancak Akşener'in bir sonraki cümlesi, Kılıçdaroğlu'nun "İçişlerimize karışma" uyarısına aldırmayacağını ortaya koydu:

"Yanlış anlaşılmasın izin almaya aramadım. Gövde gösterisi yapmak istedim. Zaten kimseden izin alma mecburiyetim yok, söyleyeni de fena çarparım."

Ekrem İmamoğlu ve Meral Akşener

Fox TV'deki Çalar Saat programında İlker Karagöz'ün sorularını cevaplayan Akşener, Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş'ın seçilmesi için İYİ Parti teşkilatının da çalıştığını söyleyerek bu isimleri sahiplenmekte hakkı olduğu mesajını verdi. 

TELEFONU KAPALIYDI AMA İZİN ALMAYA ARAMADIM

Akşener şunları söyledi:

"Saraçhane'de miting öncesi tüm liderleri aradım. Sayın Kılıçdaroğlu'nun telefonu kapalıydı. Yanlış anlaşılmasın izin almaya aramadım. Gövde gösterisi yapmak istedim. Zaten kimseden izin alma mecburiyetim yok, söyleyeni de fena çarparım. Çünkü bu belediye başkanları iki partinin ittifakıyla seçilmiş belediye başkanları. Bir tek Mersin hariç diğerlerinin tümü bütün CHP’nin ve İYİ Parti teşkilatlarının çalışarak seçtirdiği belediye başkanları, dolayısıyla bu arkadaşların iyi yaptıklarından da kötü yaptığı işlerinden de mesûlüz.

Dolayısıyla izne mizne ihtiyaç yok. Rica ederim böyle bir şey yok. Kendi seçtirdiğimiz belediye başkanı için kimden izin alacağız! CHP üyesi olarak seçilebilirler ama onların sorumluluğu hepimize ait. Sonra döndüm, bir güç oluşturabilelim diye Sayın Gültekin Uysal'ı aradım. Çok ağır gripti, Sayın Babacan'ı aradım, basınla ilgili bir programdaymış. Sayın Davutoğlu akşama gelebileceğini söyledi. Temel Bey'e de hiç ulaşamadık, hastanedeymiş."

BÖYLE BİR AHMAKLIK HİÇ GÖRMEDİM

Kemal Kılıçdaroğlu

"Ben orada bir güç gösterisi yapabilelim diye aradım. Dolayısıyla izin mizin yok. Bunun böyle söylenmesi son derece ayıp, büyük hadsizlik, saygısızlık. Bunun üzerinden bir kesim de 'siyasi nezakete uymuyor' diyor. Siyasi saygısızlık haline döndü, siyasi terbiyesizlik haline döndü. Demek ki Sayın İmamoğlu'nu orada yalnız bırakmak siyasi nezaket, siyasi saygıymış, siyasi terbiyeymiş. Ben böyle bir ahmaklık hiç görmedim.

(Kılıçdaroğlu'nun 'parti içişlerine karışma' sözü) Normalde Sayın Kılıçdaroğlu'nun söylediği söz oraya gitmekle alakalı değil. Oraya gitmekle alakalı sözler tırnak içinde kurmaylardan geldi. Dolayısıyla o beni ve arkadaşlarımı incitse bile biz buraya koyduk. Yani şu kişiyi bu görevden alın, bu göreve koyun dersem ben; Kılıçdaroğlu'nun genel başkan yardımcılarından birini beğenmedim, şuradan alıp buraya verdim desem karışmak olur. Ama o masaya verilen görev aday tespiti, o tepit konusunda herkes hür ve bağımsız."

BU ŞARKI BURADA BİTMEZ

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın şiir okuduğu için cezaevine girdiği günleri hatırlatan Akşener "Sayın Erdoğan oradan giderken 'Bu şarkı burada bitmeyecek' dedi ve gerçekten de bitmedi. Sayın Erdoğan şimdi cumhurbaşkanı..." dedi. Aynı sürecin Ekrem İmamoğlu konusunda da geçerli olduğunu ileri süren Akşener, partisinin İmamoğlu'nu cumhurbaşkanı adayı göstereceğine ilişkin en net işareti şöyle verdi: "Sayın İmamoğlu'nunki de (şarkısı da) bitmeyecek. Eğer sadece 16 milyon İstanbulluyla bırakırsanız işi ve o çerçeve içine koyarsanız biter... O şarkılar biter. Tecrübe konuşuyor."