Şanlıurfa'dan AK Parti milletvekili adayı olan Bozdağ, kentteki televizyon, gazete ve haber ajanslarının muhabirleriyle bir araya geldiği toplantıda, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Bakan Bozdağ, Meral Akşener'in "PKK elebaşı Öcalan'la yargı mensubunun görüştüğü iddiasıyla ilgili net konuştu. Bakan Bozdağ, iddialarla ilgili evrakların bugün  Adalet Bakanlığı'nın sisteminden paylaşılacağını belirtti. Adalet Bakanı Bozdağ'ın bu açıklamasından kısa bir süre sonra Adalet Bakanlığı, "bir yargı mensubunun terör örgütü PKK'nın elebaşı Abdullah Öcalan'la görüşmek üzere İmralı'ya gönderildiği" iddiasına ilişkin yazılı açıklama yaptı.Açıklamada İmralı Jandarma Ada Güvenlik Komutanlığınca kullanılan hizmet binaları ve kolaylık tesislerinin çatılarında 57 Şubat tarihlerinde meydana gelen fırtına nedeniyle hasar oluştuğu ve bina içlerine su aktığı belirtildi.

"İDDİALAR GERÇEK DIŞIDIR"

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, muhalefetin öne sürdüğü "PKK'nın elebaşı Öcalan'la yargı mensubunun görüştüğü" iddiasının gerçek dışı olduğunu bildirdi.Bozdağ, iktidarları döneminde Türkiye'de köklü değişiklikler yapıldığını, eser siyasetiyle hizmet ettiklerini söyledi.
Yatırım ve hizmetlerin yanı sıra yasakların kaldırılması konusunda da büyük reformlara imza attıklarını vurgulayan Bozdağ, dün konuşulmaya cesaret edilemeyen çok sayıda konunun, bugün Türkiye'nin gündeminde yer almadığını ifade etti.

"YARGIDA BİRLİĞİ SAĞLADIK"

Ana diller üzerindeki yasakları da kaldırdıklarını vurgulayan Bakan Bozdağ, askeri yargıyı kaldırarak yargıda birliğin sağlandığını anlattı.Şanlıurfa'daki yatırım ve hizmetleri aktaran Bozdağ, hızlı trenle ilgili ihalenin gelecek yıl yapılacağını bildirdi.Bozdağ, deprem ve selden etkilenen kentin konut stokunun yenilenmesi için çalışacaklarını, kentsel dönüşümde adımlar atılacağını aktardı.

"AKŞENER'İN AÇIKLAMASI BİLEREK YAPILMIŞ BİR AÇIKLAMA"

Muhalefetin, "bir yargı mensubunun terör örgütü PKK'nın elebaşı Abdullah Öcalan'la görüşmek üzere İmralı'ya gönderildiği" iddiasının hatırlatılması üzerine Bakan Bozdağ, konuyla ilgili şu açıklamalarda bulundu; "Meral Hanım'ın açıklamaları çok talihsiz bir açıklama, demeyeceğim. Çünkü bilerek yapılmış bir açıklama olarak değerlendiriyorum. Bizim oradaki cezaevinin güvenlik kısmında, çatısında birtakım sıkıntılar olması nedeniyle yağmurda da akıntılar olması nedeniyle ilgili yer komutanlığının talebi üzerine askerlerin konuşlu bulunduğu binalarda inceleme yapmak, ne ihtiyaç var onu tespit etmek, bununla ilgili teknik değerlendirme yapmak üzere talepte bulunuldu. Bunun üzerine Bakanlık oraya inşaat mühendisi, makine mühendisi bir de tetkik hakimi gönderdi. Çünkü böyle yerlere aynı usul var, gönderiliyor ve bunlar gidiyorlar sadece askerlerimizin konuşlu bulunduğu yerlerde inceleme yapıyorlar. Ne yapılabilir, teknik bir raporu da Bakanlığımıza sunuyorlar. Sayın Akşener'e bu yazışmalar, ziyaretler aktarılıyor. Halbuki yazışma metinlerini okusa, talebin kimden geldiği, ne için geldiği, gidenlerin ne yaptığı, neler yaptığı bütün burada yazılı ve açık."

"MUHALEFET KAMUOYUNU ALDATIYOR"

Bu konuda dün yaptığı açıklamayı hatırlatan Bozdağ, muhalefetin yalan söylediğini ve yazıların çarpıtıldığını, kamuoyunun aldatıldığını belirtti.

Bakan Bozdağ, "Böyle bir bilgi varsa, açıklayın, dedim. Hemen şimdi başka kanala geçtiler. 'Ben söylersem zarar görür.' Dün bir yargı mensubuydu. Şimdi daha üste çıkıyor. Her gün yalana irtifa kazandırıyorlar. Böyle bir hadise söz konusu değildir. Tamamen gerçek dışıdır. Bugün Adalet Bakanlığı sitesinden bunların evraklarını yayınlayacağız. Çağrı yapıyorum, AK Parti'nin zarar görmesini, seçimde kaybetmesini istemiyor musunuz? İstiyorsanız, madem böyle bir görüşme var, koy da biz oy kaybedelim ama yok." diye konuştu.

PKK'nın, HDP'nin, Yeşil Sol Parti'nin, Emek ve Özgürlük İttifakı'nın, Cumhurbaşkanı Seçimi'nde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu destekleyeceklerini açıkladıklarını anımsatan Bozdağ, Kandil'in masaya hükmettiğini kaydetti.

"HDP BİLEŞENLERİ VE KANDİL ÇALIŞMA YAPIYOR"

Bekir Bozdağ, "Masadaki genel başkanlardan daha çok Yeşil Sol Parti, HDP bileşenleri ve Kandil çalışma yapıyor. Biz bunu söylemeyecek miyiz? Söyleyince, sıkışınca 'AK Parti de şunu, bunu yapıyor.' diye İmralı yalanını ortaya atıyorlar. Bu onları kurtarmaz." dedi.

"RESMİ YAZIYI AÇIKLAMASI LAZIM"

Milletin cevabı vereceğini dile getiren Bozdağ, şöyle devam etti:
"'Elimde resmi yazı var.' diyor. Resmi yazı varsa, ben de söylüyorum, bu resmi yazıyı açıklaması lazım. Ben açıklıyorum resmi yazıyı. Nereden biliyorsun? Başka bir yazı yok çünkü. Tek yazı var elimizde, bu. Onun dışında yazı yok. Eğer uydurmadılarsa, onu bilmiyorum. Uydurdularsa onu da açıklasınlar ki uydurma yazı mı, değil mi, değerlendirelim. Milletimiz yalan, dolan siyasetine prim vermeyecektir. Gözüyle gördüğü, kulağıyla duyduğuna gereken cevabı verecektir."

İŞTE O RESMİ EVRAK...

Konuyla ilgili Bursa İl Jandarma Komutanlığının 22 Şubat tarihli yazılı talebi üzerine Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğüne Bursa Cumhuriyet Başsavcılığınca 1 Mart 2023'te üst yazı gönderildiği, söz konusu binalarda hasarın ve tespit edilecek ihtiyaçların bakım ve onarımlarının yaptırılması için teknik ekip görevlendirilmesinin talep edildiği belirtildi. Açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Bu doğrultuda Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü tarafından Destek Hizmetleri Daire Başkanlığında görevli 1 makine mühendisi, Adalet Bakanlığı Destek Hizmetleri Daire Başkanlığında görevli inşaat ve elektrik mühendislerinden oluşan toplam 4 kişilik teknik ekip ile ekibin başkanlığını ve koordinesini yapmak üzere Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü Destek Hizmetleri Daire Başkanlığı İnşaat Emlak Büro Sorumlusu Tetkik Hakimi, 21 Mart 2023'te adı geçen kurumda inceleme yapmak üzere görev olurları alınmak suretiyle görevlendirilmişlerdir. Söz konusu olurlara istinaden adada teknik incelemeler yapılarak ihtiyaç duyulan tadilat ve güçlendirmelere ilişkin hazırlanan rapor Genel Müdürlüğe sunulmuştur.

Sadece İmralı Jandarma Ada Güvenlik Komutanlığı tarafından kullanılmakta olan hizmet binaları ve kolaylık tesislerinde inceleme yapılmış olup, hükümlülerin barındırıldığı cezaevi bölümünde hiçbir inceleme ve denetim yapılmamıştır.Belgeler ve gerçekler ortada iken buna rağmen yapılan haber ve açıklamalar bu gerçeği çarpıtmaktan ibarettir."Bakanlık ayrıca söz konusu talep ve görevlendirmelere ilişkin belgeleri de paylaştı.

"YANSIMASINDAN ENDİŞE EDİYOR"

Adalet Bakanı Bozdağ'a, cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun katıldığı canlı yayında kendisi hakkında bazı kayıtların ortaya çıkacağını söylediği ve "1725 Aralık sürecinde de sahte ses kayıtları yaptılar." ifadesini kullandığı hatırlatıldı.

Bakan Bozdağ, şunları kaydetti: "Kılıçdaroğlu, 'Benimle ilgili kaset var, çıkabilir, aman inanmayın.' Biz nereden bilelim seninle ilgili kaset var mı, yok mu? O zaman bu kaset var ve bunlar biliyorlar. Böyle bir kaset var ki anlaşılan, çıkınca kıyamet kopacak. Şimdiden ön alıyorlar, 'Aman inanmayın.' Böyle bir kaset var mı, yok mu? Varsa siz nereden biliyorsunuz? Sizi tehdit mi ettiler, şantaj mı yaptılar? Onu da bilmiyoruz. Çağrı yapıyorum, Sayın Kılıçdaroğlu'na eğer kendisine bir tehdit, şantaj varsa Cumhuriyet savcılıklarına lütfen müracaat etsin. 'Beni tehdit ediyorlar, bana dönük şantaj yapıyorlar.' diye şikayette bulunsun. Adli süreçler başlatılsın. Seçim yaklaştıkça, manipülasyonlar artıyor. 'Bana şu olacak, bu olacak', daha öncelerde 'Suikastlar olacak', hiçbiri olmadı. Bütün bunların hepsi algı operasyonunun parçası da olabilir. Böyle görüşme var mı, yok mu, kimlerle görüştü? Biz bilmiyoruz ama belki olabilir. Yansımasından endişe ediyor olabilir. Sizin hakkınızda böyle bir olay varsa, şüphelendiğiniz bir şeyler varsa, size dönük tehdit, şantaj varsa lütfen Cumhuriyet savcılıklarına müracaat edin, sizi hukuk korusun."

"CUMHURBAŞKANIMIZDAN ÖZÜR DİLEMELİ"

Kılıçdaroğlu'nun "1725 Aralık'ta Erdoğan'ın başına gelen gibi" dediğini ifade eden Bozdağ, Kılıçdaroğlu'nun o dönem ses kayıtlarını TBMM'de dinlettiğini anımsattı.

Bakan Bozdağ, Kılıçdaroğlu'nu aldattığı Türk milletinden özür dilemeye davet ederek, şunları aktardı:"FETÖ terör örgütünün ihanetine bilerek veya bilmeyerek verdiği destekten dolayı da Cumhurbaşkanı'mızın şahsına ve ailesine dönük iftiraların hakikat gibi algılanmasına yol açsın diye yaptığı gayretlerden dolayı hem pişmanlığını göstermeli hem de Cumhurbaşkanı'mızdan özür dilemelidir. Söyle, söyle, yanına kalsın. Bu ahlaki yaklaşım değildir. O özür dilemezse, gereğini yapmazsa, sandıkta aziz milletimiz ona bu konuda da en güzel cevabı vereceklerdir. Bu konuda da herhangi bir şüphemin olmadığını ifade etmek isterim."