Libya'daki gelişmeleri takip eden uzmanlara göre, burada kurulacak işbirlikleri Doğu Akdeniz ve Suriye'yi de etkileyecek. Türkiye'nin desteği ile Hafter'in gerilemesinin müzakerelerin önünü açtığını belirten uzmanlar, diğer ülkelerin de pozisyonunu bu yeni gerçeğe göre belirleyeceğine dikkat çekti.

GARİP BALÇAK

Doğu Akdeniz'in kilit ülkelerinden ve giriş kapılarından Libya'da her geçen gün gelişme yaşanıyor. Türkiye'nin de desteklediği Birleşmiş Milletler (BM) tarafından meşru hükümet olarak tanınan Serrac yönetimi, Türkiye'nin desteğiyle Hafter'e karşı önemli başarılar elde ediyor. Libya'daki gelişmeleri emekli Büyükelçi Uluç Özülker ve emekli Tuğgeneral Fahri Erenel ile emekli Tümamiral Cem Gürdeniz, Aydınlık için değerlendirdi.

Deneyimli Büyükelçi Özülker, “Libya şu an karmakarışık durumda. Serrac hükümeti Türkiye'nin arkasında durmasıyla, Hafter güçleri karşısında başarılı oluyor. Sonuç olarak Hafter, Libya'da gerileme durumuna geldi” dedi ve şöyle devam etti:

“Bu da otomatik olarak müzakerelerin yolunu açmış oldu. Gerilemekte olan Hafter daha fazla toprak ve güç kaybetmeden bu işi sonlandırmak istiyor. Serrac güçleri ise olabildiğince toprak ve zaferle masaya oturmanın peşinde. Fakat burada olacak gelişmeler ne sadece Serrac ne de Hafter'in istekleri doğrultusunda olabilir.

Hafter'in arkasında Birleşik Arap Emirlikleri ve Fransa vardı. Rusya da Hafter güçlerinin arkasında bulunuyordu. Bundan önce yapılan görüşme ve ateşkes toplantılarında sonuca da ulaşılmıştı. Fakat bu çalışmaların tümü Hafter'i koruma politikasına dönüşmüştü. Şimdi Rusya'nın Wagner güçlerini çektiği açıklaması ve yaşanan gelişmeler burada büyük değişikliklere neden oldu.”

'BURADA KONU SADECE LİBYA DEĞİL'

“Bunlar olurken ABD'nin devreye girmemesi beklenemez. Çünkü burada söz konusu olan sadece Libya değil. Bu bölge aynı zamanda Ortadoğu ve Doğu Akdeniz ile de yakından bağlantılı. Hem ABD hem de Rusya bu çerçevede ön alarak oluşacak durumu kendi lehlerine çevirmeye çalışıyorlar. Libya'da işler Serrac'ın lehine dönmeye başlayınca Türkiye'nin de önemi ortaya çıkmış oldu. ABD'nin Türkiye'nin güçlendiğini göz önüne alarak masaya oturması ve birlikte çalışmak istemesi normal. Bunu aynı şekilde Rusya için de söyleyebiliriz. Hatta Rusya'nın Astana üçlüsü olarak meseleye el atmaları gerektiği vurgusu da son derece önemli. ABD bu meselenin siyasi yollarla çözülmesini gerektiğini düşünüyor esasen biz de öyle düşünüyoruz.”

'BAE VE MISIR TEREDDÜTE DÜŞTÜ'

“Hafter şu an zayıf ve geriliyor. İçerideki desteğini de kaybetmeye başladı. Hafter'i destekleyen aşiretlerin bazıları desteğini çekti. Rusya'da Wagner'i çektiğini açıklamıştı. Dolayısıyla BAE ve Mısır da Hafter'i desteklemekte tereddüte düştüler. Fakat şunu da bilmek gerekir ki Hafter hâlâ var ve bitmedi. Elinde güçlü askeri malzemelerin olduğu da biliniyor. Bu nedenle savaş bitmiştir gözüyle bakmak yanlış olacaktır. Bu süreçte Türkiye, Hafter ile masaya oturmayacağını söyledi. Şu an giderek zayıflayan Hafter'le masaya oturmak, ona bir güçmüş gibi davranmak istemiyor. Ve böyle bir gelişme Hafter'i ayağa kaldırabilir. Fakat bu yine de Türkiye'nin tek başına halledeceği bir iş değil. Cenevre'de ya da Berlin'de Hafter'i de masada görebiliriz.”

LİBYA'DAKİ İLİŞKİLER SURİYE'Yİ DE ETKİLER

Bölgede Türkiye'ye yönelik çeşitli operasyonların yapıldığını fakat bu operasyonların başarısız olduğunu, Türkiye'nin İHA'larla bölgede ve dünyada fark yarattığını belirten emekli Tuğgeneral Fahri Erenel ise şunları kaydetti: “Libya'da yaşanan gelişmelerden biri de Libya'da olası Türkiye – ABD işbirliği. Türkiye'ye yönelik operasyonlar yapılmıştı. Fakat bu operasyonlar başarısız oldu. BAE'de burada zor duruma düştükten sonra son hamlelerini yapmaya başladı. Çünkü Libya'da yaptığı onca harcamaya rağmen bir gelişme elde edemedi. Mayıs ayı uluslararası gazetelerine bakacak olursanız, Türkiye'nin özellikle İHA'lar ile elde ettiği başarıların yansıtıldığını görebilirsiniz. Bu gazetelerde Türkiye'nin İHA'lar konusunda NATO ülkeleri arasında en iyi olduğu ve İsrail'in yerini alabileceği de yazılıyor. Türkiye bu bağlamda stratejilerinin karşılığını almaya başladı. Serrac güneye ve doğuya doğru ilerliyor.”

'BU SAFHADA ATEŞKES ANLAMSIZ'

“Bu ilerleme Rusya'yı rahatsız ediyor. Çünkü Suriye'de olduğu gibi Libya'da da kalıcı olmak ve orada bir deniz üssü oluşturmak istiyor. Burada şu an Serrac güçlerinin ilerlediği Sirte ve Cufra büyük öneme sahip. Çünkü BAE ve Rusya'nın politikaları ve rüyaları buralara bağlı. Bu nedenle ateşkes çağrıları yapılıyor. Söz konusu ateşkes olunca tüm taraflardan desteklenmesi oldukça normal çünkü kimse bir ateşkese karşı gelmek istemez. Fakat bu safhada ateşkesin bir anlamı yok. Bir anda ateşkes yapılmalı deyip ateşkes yapamazsınız. Bu ateşkesler ve anlaşmalar uzun çalışmalar sonrasında olur.”

'İSRAİL İLİŞKİLERİNİ GELİŞTİREBİLİR'

“Türkiye'nin Serrac hükümetine desteği sürüyor. Burada daha önce de bahsettiğimiz gibi İHA'lar kullanılıyor. 10'a yakın Pantsir'i yok etti. Bunun ardından İHA'larla mücadele için Rusya'nın hangara kaldıracağı Mig29'lar Libya'ya getirildi. ABD'nin de bölgede olması ve buraya odaklanmaya başlamasının ardından İHA'larla mücadele için getirilen Mig29'lar etkin olarak kullanılamadı. Yaşanan gelişmelerden aynı zamanda Mısır ve Yunanistan da rahatsız oldular. Fakat bu gelişmeler ve kazanımlar Türkiye – İsrail ilişkilerinin de gelişmesini sağlayacaktır.”

Libya'da ABD ile ilişkilerin iyi gittiği takdirde Suriye'de de birlikte çalışılabileceğini belirten Erenel, şöyle devam etti: “Bu noktada ABD Türkiye ilişkileri Libya'da istenildiği gibi ilerletilebilirse işbirliğinin Suriye'ye de taşınabileceğini düşünüyorum. Dolayısıyla Libya'da yaşanan gelişmeler Suriye'yi de doğrudan etkileyecektir. Burada Türkiye ve ABD'nin işbirliği iki ülkenin de çıkarları doğrultusunda olabilir. NATO ülkesi iki müttefikin Libya'da işbirliği içinde olması da gayet doğaldır. Son çalışmaları yapılan TCG Anadolu'nun etkin bir biçimde kullanılmasını sağlayacak olan F35 süreci de bu işbirliğinden sonra normale dönecektir. ABD ve Türkiye'nin birlikte hareket etmeleri aynı zamanda bölgede uzun süreli barışın sağlanmasını da kolaylaştıracaktır.”

'KIŞKIRTMALARA DİKKAT EDİLMELİ'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Libya konusunda ABD Başkanı Donald Trump ile görüşmesinden sonra yaptığı “ABD Türkiye arasında süreçle ilgili yeni bir dönem başlayabilir” açıklamasını Amiral Cem Gürdeniz, Aydınlık için değerlendirdi. Gürdeniz, ABD'nin eski Türkiye Büyükelçisi ve eski Savunma Politika Müsteşarı Eric Edelman'ın “Amerika, Libya'da Türkiye ve Rusya'ya Karşı Hareket Etmeli” ve eski İngiltere Başbakanı Tony Blair'in “Şu anda Türkiye'nin Libya'da ve yakın bölgede yaptıklarından endişeliyim” açıklamalarını hatırlattı.

Gürdeniz tüm bu gelişmeleri göz önünde bulundurarak, Türkiye aleyhinde üst düzey yöneticilerden açıklama yapıldığını belirtti. “Burada Türkiye aleyhinde üst düzey yöneticilerin açıklamaları söz konusuyken Cumhurbaşkanı ve Trump'ın nasıl bir işbirliğine gideceklerini anlamak kolay değil” diyen Gürdeniz şu uyarıda bulundu: “Türkiye neticede ABD ve Rusya'nın etki alanındaki bir bölgede. Türkiye aynı zamanda bir oyun kurucu olarak bu bölgede bulunuyor. Bundan dolayı da manipülasyonlara ve kışkırtmalara dikkat etmesi gerekir.”


Aydınlık