Sağlık Bakanlığı tarafından oluşturulan Koronavirüs Bilim Kurulu üyelerinden Prof. Dr. Serhat Ünal, koronavirüsü (Covid19) yendi. Karantina sürecini atlatan Ünal, “Daha önce çok grip oldum ama bu hastalık mukayese bile edilemez. Aşırı bir halsizlik, bitkinlik ve kas ağrısına neden oldu. Öyle bir kas ağrısı ki uykuya dalmanıza mani oluyor...” dedi.


Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Serhat Ünal, geçtiğimiz haftalarda COVID19’a yakalanmış ve tüm Türkiye’yi üzmüştü.

Hem bilimsel çalışma yaparak öğrencilerini yetiştiren, hem Bilim Kurulu üyeliği görevine devam eden, hem de Hacettepe Üniversitesi Hastanesi’nde hasta bakımı sorumluluğunu yerine getiren Ünal, bu dönemde oldukça ağır bir yükün altına girmişti.

Tedavisi sonrası sağlığına kavuşan Ünal, karantina süreci biter bitmez Hürriyet’in sorularını yanıtlayarak şu mesajları verdi:

ATEŞ, HALSİZLİK, BİTKİNLİK...

Hastalığa nasıl yakalandınız?

Ben 1981 Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunuyum. Yani intern doktorluk senemi de kattığımda 40 yıllık hekimim. 40 yıldır esas işim olan hasta bakımıyla uğraşıyorum. Ancak bunun yanı sıra bilimsel araştırma yapmak, lisans ve lisans üstü öğrencilerinin eğitimine katılmak gibi iki sorumluluğum daha var. Ben bu üç alanda da çok keyifle, isteyerek, severek çalışıyorum. COVID19 salgını başladığında Ocak 2020’de Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu’na atandım. Bu aktivitelerin hangisi sırasında hastalık bulaştığını soruyorsanız kesin bir şey söyleyemem. Ancak hasta bakım hizmetleri sırasında olma ihtimalinin diğer çalışma alanlarıma göre daha yüksek olabileceğini düşünüyorum.

Sizdeki belirtileri ne oldu ve ilk nereye başvurarak test yaptırdınız?

 Üç hafta öncesine dönecek olursak, 12 gündür devam eden ancak çok çalışmaktan olduğunu zannettiğim halsizliğim ve bitkinliğim o kadar arttı ki, bir cumartesi günü hastanemde servis vizitimi zor tamamladım ve aynı gün akşamı ateşim yükseldi. Ertesi gün yüksek ateş, halsizlik bitkinlik ve şiddetli kas ağrısı yakınmalarıyla kendi hastanemde test yaptırdım. Testim pozitif çıktı ve tedavi protokolüne başladık. Yapılan diğer laboratuvar testleri ve radyolojik değerlendirmeler hastalığın bulgularını ortaya koydu.

KAS AĞRISI UYUTMADI

Hastalık süreci nasıl geçti? Zorlukları nelerdi?

Daha önce grip enfeksiyonunu pek çok defa yaşadım ama bu hastalık ondan çok farklı olarak, mukayese edilemeyecek biçimde halsizlik, bitkinlik ve kas ağrısına neden oldu. Öyle bir kas ağrısı ki uykuya dalmanıza mani oluyor. Takip eden günlerde bulantıkusma ve ishal şikayetlerim başladı. Düzgün beslenememek ve ishal yoluyla su kaybından dolayı hızlı kilo kaybı oldu. Çok şükür ki iyi bir hastane desteği, damardan kaybedilen sıvıların yerine konması ve beslenme desteği ile bu 78 günlük periyodu atlatabildim. Bulantıkusma, ishal çok sık rastlanan bir bulgu değil ama bende daha ön planda seyretti. 10 günlük bir sürenin sonunda iyileşmeye başladım. 14 günün sonunda daha hızlı toparlandım. Şu anda üç haftalık süre bitmiş durumda ve klinik olarak belirgin hiçbir şikayetim yok. Allahıma şükürler olsun, ailem, beni takip eden doktor, hemşire ve diğer sağlık çalışanları arkadaşlarım, dostlarım ve beni sevenler sayesinde 60 yaş üstü olmam nedeniyle korkarak başladığım COVID19 maceramı sağlıcakla atlattım.

KİMSEYE BULAŞTIRMAMIŞIM

Bir doktor olarak özellikle aşısıilacı olmayan bir hastalığa yakalanınca neler hissettiniz?

İlk aklıma gelen düşünce ‘Aldığım tüm tedbirlere rağmen bana bulaştı. Acaba yine tüm tedbirlere rağmen ben de etrafıma bulaştırmış olabilir miyim?’ oldu. Hemen son bir haftalık çalışma takvimimi gözden geçirerek, bir arada olduğum kişilerin listesi çıkarttım ve telefonla arayarak bilgilendirdim. Bu arada Sağlık Bakanlığı Temaslı Takibi Saha Ekipleri hastanemi ve beni arayarak bu listeyi resmen talep etti. Çok şükür bu listeden hiç kimse pozitif çıkmadı. İkinci düşüncem, bir hekim olarak sorumluluklarımı yerine getiremeyeceğim fikri oldu. Şimdi diyebilirsiniz ki kendiniz ile ilgili hiç mi kaygınız olmadı? Tabii ki oldu. 60 yaş üstü olmam nedeniyle ağır seyredebileceği korkusu ama ben bir hekimim, hekim arkadaşlarıma tabii ki güveniyorum. Kendimi Hacettepe sistemine emanet ettim ve bildiğimiz, en iyi tedavileri uyguladık. Bu arada Sağlık Bakanlığımıza bir kere daha teşekkür etmeyi borç bilirim. Kullanmak istediğimiz tüm ilaçlara hızla ulaşabildik.

Karantina dönemini nerede geçirdiniz?

Hacettepe Üniversitesi Hastanesi’nden taburcu olduktan sonra kendi evimde geçirdim.

Bilim Kurulu çalışmalarına katılıyor musunuz?

Bu haftadan itibaren evden Bilim Kurulu çalışmalarına katılıyorum.

RÖPORTAJIN TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ