Sağlık Bakanlığı'nın salgını kontrol altına almak için kurduğu filyasyon ekipleri kapı kapı dolaşıyor, olası korona vakalarına ulaşıp muayene ve testler yapıyor. Filyasyon ekiplerinden bir sağlık çalışanı, Aydınlık’a konuştu: Kendimizi, vatan için cephede savaşan askerler gibi hissediyoruz.

GÖKHAN BÜYÜK

Koronavirüs salgınına karşı yurt genelinde mücadele sürerken, bu mücadelede en büyük görev, sağlık çalışanlarının omuzlarında. Filyasyon Ekiplerinde çalışan görevliler de ön cephede. Sağlık Bakanlığı'nın oluşturduğu koronavirüs timleri üçer kişilik gruplar halinde, tıpkı bir dedektif gibi koronavirüs avına çıkıyorlar. Gerekli güvenlik önlemelerini alan sağlık ekipleri önceden tespit edilen olası vakalara ulaşarak, kişilere adreslerinde sağlık taraması yapıyorlar. Söz konusu kişilerin yakın temas kurduğu insanların listesi çıkartılıyor.

Olası vakaların temas kurduğu kişiler de 'olası vakalar' listesine eklenmek üzere kaydediliyor.

Virüs bulaşmış olma olasılığı olan kişinin sonuçları çıkana kadar kendilerini karantinaya almaları isteniyor. Örnekler alınan kişinin koronavirüs test sonucu üç veya en geç dört gün içerisinde belli oluyor. Testler sonucunda koronavirüs testi negatif çıkanların dosyaları bir kenara ayrılırken, testi pozitif çıkan kişiler için her şey yeniden başlıyor.

Korona avcısı olan bir sağlık çalışanı salgın ile ilgili mücadeleyi ayrıntılarıyla Aydınlık’a anlattı. İşte korona avcısının ağzından olası vaka ve pozitif vakalara karşı mücadelenin ayrıntıları:

‘BİZ İNANIYORUZ MUTLAKA BAŞARACAĞIZ’

“Mücadelemizin detaylarına geçmeden önce şunu belirtmek istiyorum. İnsanlarımız devletimize güvensinler. Bu çalışan insanlar, yani sağlıkçılar, bizim kendi evlatlarımız, kendi çocuklarımız. Gerçekten de kadınıyla, erkeğiyle, genci, yaşlısı, hepimiz verilen görevi şikayet etmeden yapmaya çalışıyoruz. Tedbirimizi alıyoruz, panik yapmıyoruz. Kendimizi cephede savaşan bir asker gibi hissediyoruz.

"Düşmanımız koronavirüs ve halkımızın sağlığı için korkusuzca onun üzerine yürüyoruz. Biz inanıyoruz, mutlaka başaracağız. Bu noktada vatandaşlarımıza düşen görev ise çok basit. Evde kalmak ve virüsün ilerleyişini durdurmak.”

‘GÖREVİMİZ TESPİT VE TAKİP’

“Bizim görevimiz olası vakayı tespit etmek, tespit edilen vakayı takip altına almak ve olası riskleri önceden belirleyip, kişilerin tedavi altına alınmasını sağlamak.

"Öncelikle bize olası koronavirüsü bulaşmış vaka listesi il müdürlüklerinden ya da koordinatörlüklerden geliyor. Koordinatör olan beyin takımı, bir iletişim uygulamasından hangi vakaya gideceğimizi söylüyor. Kaç tane vaka varsa bunlar ekiplere paylaştırıyor. Sonra bu ekipler görev bölgelerine dağılıyor.

"Olası vakalara gitmeden önce son teknoloji koruyucularımızı giyiyoruz. Bu koruyucuların virüsü bize geçirmeyecek bir kalitede olduğuna eminiz. Bu nedenle tedbirler üst düzey olduğu için vakalara yaklaşmaktan korkmuyoruz."

'TEST SONUÇLARI 34 GÜN SÜREBİLİYOR'

"Daha sonra olası vakanın bulunduğu adrese veya işyerine gidiyoruz. Evin veya işyerinin içine girmeyip virüs bulaşmış olma olasılığı olan kişiyi dışarı çağırarak dışarıda 'olası vaka tespit tutanağı' tutuluyor. Yani olası vaka formu dolduruluyor. Vaka formu doldurulduğunda kişinin durumu hemen kesinleşmiyor. Olası vakalardan örnek alınmasından sonra bu testlerin sonuçlarının gelmesi bekleniyor. Bu süreç bazen 34 gün sürebiliyor.

"Sonuçlar kesinleşinceye kadar, olası vakanın aile bireylerinin, iş arkadaşlarının, günde 15 dakika konuştuğu kişilerin, komşularının, haftada en az bir kez görüştüğü arkadaşlarının belirlenmesi için çalışma başlıyor. Vakada koronavirüs kesinleşmediyse o şekilde bekletiliyor. Sonuç negatif çıktıysa kayıtlar dosyaya kaldırılıyor.

"Peki bu vaka pozitif çıktı ve kesinleşti, o zaman ne oluyor? İşte asıl iş o zaman başlıyor. Vaka kesinleştikten sonra bu kişinin son 14 gün boyunca temas ettiği kişiler hakkında bilgi toplanıyor. Yani adeta korona dedektifliği yapıyoruz."

İLK GRUP SORULAR: KİŞİLER SAPTANIYOR

"Olası vakalara şu soruları soruyoruz:

"İş arkadaşı, aile bireyi, komşu, yakın görüştüğü arkadaşları var mı?

"Yurtdışından gelen yakını, iş arkadaşı, aile bireyi, komşu, yakın görüştüğü arkadaşları var mı?

"Bu sorular yöneltildikten sonra bu temas noktalarındaki kişiler için takip listesi yapılıyor, telefon veya adreste takipleri yapılıyor. Yani kişileri yerinde takip ediyoruz."

İKİNCİ GRUP SORULAR: MEKANLAR SAPTANIYOR

" Metrekareye 1 kişiden fazla düşecek kalabalık bir mekanda bulundunuz mu? Yani kıraathane, kafe, bar, cami, düğün gibi yerler.

" Bir dükkanda alışveriş yaptı mı? Ayakkabıcı, terzi, konfeksiyon mağazası, bakkal, manav, kuyumcu gibi yerler. Büyük mağazalar ve marketler hariç.

" Muayenehaneye gitti mi?

" (Vaka öğrenci ise) okula gitti mi?"

'LİSTELERE YENİLERİ EKLENİYOR'

"Bu yerler için de adres tespiti yapılıp dükkanda, muayenehanede çalışanlar, sınıf arkadaşları için takip listesi yapılıp yine telefon veya adreste takipleri yapılıyor. Takibi yapılan herkes de olası vaka olarak kayıt altına alınıyor ve en baştan tekrar başlanılıyor. Muayenehaneye gidiyor mu? Okula gidiyor mu? Bunların hepsi olası vaka listesine alınıyor. Olası vaka listesi ekiplere gönderiliyor ve ekipler de bu kişileri adreslerinde ziyaret edip gerekli bilgilendirmeyi yapıyor. Hemen bilgilendirmenin akabinde kişiler hakkında düzenli olarak bilgi topluyor. Yine aynı bu yapılan hareketlere devam ediyoruz.”

‘HIZLI TANI KİTLERİ BEKLİYORUZ’

“İşimizi yaparken kesinlikle olası vakayla temas kurmuyor, sosyal mesafemizi koruyacak şekilde işlemlerimizi yapıyoruz. İşlemler bittikten sonra aracımıza binmeden önce dezenfekte oluyoruz. Aynı şekilde aracımızı da dezenfekte ediyoruz. Vakadan hastaneye döndükten sonra belli kurallara göre koruyucu kıyafetlerimizi çıkarıyoruz. O kıyafetler derhal imha ediliyor ve bir daha kullanılmıyor. Her vakaya gidişimizde düzenli olarak bu hijyen kurallarına dikkat ediyoruz. Koruyucularımız son teknoloji ürünler. Ayrıca daha hızlı çalışabilmek için hızlı tanı kitlerinin acilen gelmesini bekliyoruz.”