Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca eski ÖSYM Başkanı Ali Demir hakkında hazırlanan iddianamede yer alan tanık ifadelerinde, Demir’in 2012 KPSS’de kopya çeken bir kişiyi yakalayan gözetmenin evine gittiği kaydedildi.

OLCAY KABAKTEPE/ ANKARA

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, eski ÖSYM Başkanı Ali Demir hakkında, FETÖ üyeliği ve zincirleme şekilde görevi kötüye kullanma suçlarından 18 yıl 6 ay hapis istemiyle iddianame hazırladı. İddianamede ifadelerine yer verilen tanık beyanlarında bazı önemli ayrıntılar dikkat çekti. İddianamede ifadeleri yer alan S.A. isimli tanık, 2012 yılı Temmuz ayında Ankara

Mali Suçlar Büro Amirliğinde Başkomiser olarak çalıştığını belirtti. S.A, 7 Temmuz 2012’de yapılan KPSS ile ilgili şunları anlattı: “O gün öğle saatlerinde hatırladığım kadarıyla bana Nöbetçi Amirliği tarafından Balgat Endüstri Meslek Lisesi’nde kopya konusu olduğu bilgisi aktarıldı. Bende o gün nöbetçi ekibin amir vekili olan, polis memuru C.D’yi arayarak bahse konu okula gönderdim. C.D. beni öğle saatlerinde aradı ve okulda kopya konusunun olduğunu, bir şahsın üzerinde el yazısı ile hazırlanmış küçük kopya kağıtlarının olduğunu ve kopya içeriklerinin sınav sorularını ile örtüştüğünü söyledi” ifadelerini kullandı.

‘BOŞVER NEYİ KARIŞTIRIYORSUN?’

Kopya çeken şüphelinin ifadesini aldığını ve şüpheliye detaylı sorular sorduğunu hatta etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanabileceğini söylediğini bildiren S.A, “O esnada odanın kapısı açıldı E.K. içeriye girdi. Beni dışarıya çağırdı, ‘Sen boşver neyi karıştırıyorsun, ifadeyi sen bırak Mustafa komiser alsın’ dedi. M.G. ise büroya Akademiden yeni mezun olarak atanan birisiydi ve böyle önemli bir olayda beni saf dışı bırakarak yeni mezun bir Komiser Yardımcısına ifade aldırttılar. Amaçları bizim bu olayı aydınlatacağımızdan ve bu olayın üzerine gideceğimizden korkmalarıdır” beyanlarında bulundu.

GÖZETMEN KADIN DEMİR’İN EVİNE GELDİĞİNİ SÖYLEDİ

9 Temmuz 2012 Pazartesi ya da 10 Temmuz 2012 Salı günü sınavda gözetmen olan bir kadının büroya geldiğini kaydeden tanık S.A, “Bu bayanla Nöbetçi Amirliği girişinde görüştüm. Şahıs bana, ‘Şikayetimden vazgeçebilir miyim?’ diye sordu. Bende kendisine kamu görevlisi olduğunu, kesinlikle şikayetinden vazgeçemeyeceğini söyledim. Kendisine neden şikayetinden vazgeçmek istediğini sordum. Bana, ‘Dün ÖSYM Başkanı Ali Demir bizim eve geldi, ben kendisine sınav sorularının çalındığını düşündüğümü, hatta kızımın 3 senedir sınavı kazanamadığını, hakkının yendiğini söyledim’ dedi. Bende bunların karşısında Ali Demir’in ne söylediğini sordum. Bana, ‘Konunun münferit bir olay olduğunu, araştıracaklarını, olayı dallandırıp budaklandırmayın dediğini ve kızının bilgilerini istediğini’ söyledi” şeklinde ifade verdi.

ALİ DEMİR’DEN 3 YIL SINAVI KAZANAMAYAN KIZA İLGİNÇ CEVAP

İddianamede ifadesine yer verilen tanık gözetmen S.Ö de Ali Demir’in evine geldiğini doğruladı: “ÖSYM Başkanı Ali Demir gelişmeleri anlatmak için evimi ziyaret etmek istediğini söyledi. Bende görüşmeyi kabul ettim. Daha sonra Demir ve beraberinde 3 kişi evime geldi. Ankara’da sınava giren tüm öğrencilerin sınav kağıtlarını incelediklerini, yüzde yüz yapan hiçbir öğrencinin olmadığını, bundan dolayı da soruların dışarı sızdırıldığını düşünmediklerini söyledi. Bunun üzerine 3 yıl sınava girip kazanamayan kızım orada bulunan ÖSYM yetkililerine, ‘Bende olsam yüzde yüz yapmazdım zaten. 2010 KPSS sınavında yüzde yüz yapanların sınavları iptal edildi. Bu sınavda bilinçli olarak yüzde yüz yapmadılar’ dedi. ÖSYM Başkanı Demir ise, ‘Kızım düşünki evine hırsız girmesin diye tüm tedbirleri alıyorsun ama buna rağmen hırsız yine de girmeyi başarıyor, bizim olay da böyle bir durum’ diye karşılık verdi.”

‘OLAYIN BÜYÜTÜLMESİNE ENGEL OLMAK İÇİN GELDİĞİNİ DÜŞÜNDÜM’

S.Ö. ifadesinde kopya olayıyla ilgili adli süreci takip etmek için Ankara Emniyet Müdürlüğüne gittiğini bildirerek, “Burada kadın polise kesinlikle ÖSYM Başkanı Ali Demir’in kızımın bilgilerini aldığı gibi bir beyanda bulunmadım. Ayrıca Demir’in bana, ‘Olayı dallandırıp budaklandırmayın’ gibi açıkça bir söylemde de bulunmadığını belirttim. Ancak Demir ve yanındakilerin evime gelmelerinin nedeninin olayın daha da büyütülmesine engel olmak ve soruların dışarıya sızdırılmadığına beni ikna etmek amaçlı olduğunu düşündüm. Ayrıca görevli polise, ‘Şikayetimden vazgeçebilir miyim?’ gibi bir söylemde de bulunmadım” şeklinde ifade verdi.


Aydınlık