İKP Genel Sekreteri Massimiliano Ay, kurultay öncesi gazetemize yaptığı açıklamada “Kurultayımızın şiarı ‘ileri’. Önemli değişiklikler olacak, hâlihazırda yaş ortalaması 29 olan ve yeniden aday olacak olan bir siyasi önderliği oylayacağız ve bunun yanında 38 sayfalık kapsamlı siyasi metin de ele alınacak.” demişti. İsviçre Komünist Partisi (İKP) 27 Kasım’da yaptığı 24. Kurultayında, önemli tezlerin bulunduğu bir karar yayınladı. 23. Kongrede onaylanan tezlere atıfta bulunularak "Sermaye birikim süreçlerinin merkez üssünü Çin’e ve genel olarak BRICS’e kaydırma eğilimine bağlı olarak uluslararası ekonomik ve siyasi güç ilişkilerinde emperyalist kutbun geri çekildiğini kaydetti." ifadeleri kullanıldı. Kongrede, yükselen ülkelerin yeni bir emperyal tipte hegemonya kurma niyetinde olmadığı ve çok kutuplu bir dünya doğrultusunda, küresel güç yapılarını yeniden yapılandıran bir siyasi ve ekonomik işbirliği sürecine girdiği tespiti yapılıyor. Bunun temelinde ise Dünya Bankası ve IMF’nin Batı tekelinin kırılması için 2014 yılında kurulan Yeni Kalkınma Bankası’nın faaliyete geçmesi gösteriliyor. Ayrıca bu BRICS’in ise, ülkeler arasındaki ilişkilerin karşılıklığına, sosyal adalete dayalı uluslararası işbirliğini teşvik etme arzusunun sadece bir örneğidir.

‘ÇİN ÖNEMLİ BİR ROL OYNAMAKTADIR’

Yeni kurulan dünya düzeninde Çin’in önemli bir rol oynadığını belirten İKP, Pekin tarafından desteklenen iddialı kalkınma projesi olarak nitelendirdiği, Kuşak ve Yol Girişimi’ni ‘Paylaşmacı bir kadere sahip bir insan topluluğu’ inşa etmeyi amaçlayan bir girişim olarak tanımlıyor. Ayrıca Parti, Batı ve ABD’nin ‘hegemonyacı’ olarak nitelendirdiği Çin’in girişimlerini "Kesinlikle emperyalist bir yayılma olduğu iddiasında değildir." şeklinde yorumluyor. İKP, Avrasya’nın, Çin tarafından desteklenen dünya dengelerinin yeniden yapılandırılması, Şanghay İşbirliği Örgütü gibi kuruluşların eylemleri sayesinde istikrarı giderek daha bağımsız bir şekilde sürdürdüğünü belirtiyor.

EMPERYALİSTLER SAYISIZ YENİLGİYE UĞRADI

Karar, başta Çin olmak üzere Avrasya ülkelerinin oluşturduğu bu değişimin karşısında ABD ve Avrupa emperyalist kutbunun yarattığı küresel hegemonyanın sayısız yenilgiye uğradığını tahlil ediyor. Afganistan’daki 20 yıllık savaşın, Taliban’ın iktidara dönüşüne damgasını vuran ezici bir yenilgiyle sonuçlandığı belirtilen kongre kararında, Venezula’dan Küba’ya, Bolivya’dan Nikaragua’ya devrimci hareketin yükseldiği ve emperyalist saldırganlığın yenildiği vurgulandı.

İSVIÇRE’NIN TARAFSIZLIĞI: ATLANTİK’E BAĞLILIK?

İsviçre’nin uluslararası meselelerde ne kadar “tarafsız” kaldığının tartışıldığı bildirgenin son bölümlerinde ise şu vurgular yer aldı: “İsviçre resmi olarak tarafsız kalsa da, İsviçre yönetici sınıfının uzun süredir ülkemizi yerleştirdiği bir alan olan çok kutupluluk ile Atlantik tek kutupluluğu arasındaki süregelen çatışmaya doğrudan katılıyor. İsviçre burjuvazisinin bir kısmı ekonomik küreselleşmenin dayattığı dizginsiz uluslararası rekabetten etkilenirken, bazı sektörlerinin ise emperyalist merkezlerin boyun eğdirmek ve sömürgeyi sürdürmek istediği özellikle gelişen ülkelerde çıkarları vardır. “İsviçre'nin tarafsızlığını korumak, AB ve NATO'nun oluşturduğu bağımlılık ilişkileriyle mücadele etmek ve ülkemizin bu yapılara her türlü entegrasyonuna karşı çıkmak, İsviçre komünistlerinin görevidir.”

VATAN PARTİSİ DAVET EDİLDİ

İKP kurultayına İsviçre ve dünyadan çok sayıda saygın parti de temsilci veya video mesaj gönderdi. Çin, İtalya, Lübnan, Suriye ve Portekiz’den Komünist Partiler, Kore İşçi Partisi, Sri Lanka Halk Kurtuluş Cephesi temsilcilerinin mesajları okundu. Türkiye’den ise Vatan Partisi İsviçre temsilcisi Hasan Kemahlı katıldı ve bir konuşma yaptı. Kemahlı yaptığı konuşmada şunları ifade etti: “Değerli İsviçre Komünist Partisi Genel Sekreteri ve değerli üyeler, sizlere Genel Başkanımız Doğu Perinçek’in selamını getirdim, kendisinin kongrenize başarı dileklerini iletiyorum. Yeni bir dünya kuruluyor. Türkiye bu dünyada yer almanın mücadelesini Atlantik emperyalizmine ve onun piyonlarına karşı veriyor. Asya’nın dünya üzerindeki yükselişi, ilerlemenin yolunu bizlere gösteriyor. Gelecek, üretmenin ve kardeşçe paylaşmanın üzerine kuruluyor. Bizler bunun için çalışıyoruz ve sizlerle bu konuda aynı düşüncede olduğumuzu biliyoruz.”