Tiyatro falan değil.
Tamamen gerçek. Sorun çok büyük.
AKP içinde tartışma git gide büyüyor.
AKP’liler “kavga tahmin edilecek cinsten değil” ifadesini kullanıyor.
*
Hemen söyleyelim: Bu bir ilk!
AKP’nin 17 yıllık iktidarında bugüne kadar hiçbir bakan istifa etmedi. Hep görevden alındı.
Başarısız olsa da ilk kez bir bakanın istifasına şahit oluyoruz.
Bu bile 17 yılda bir ilk olmasından dolayı önem taşıyor.
Zaten AKP döneminde “istifa” diye bir şey hiç yaşanmadı.
Ne skandallar oldu, ne hatalar yapıldı, ne haklar yendi bu millet bir kez bile istifa mektubu okuyamadı da bir sokağa çıkma kararı mı bir bakana bu istifa mektubunu yazdırdı.
Yoksa arkasında görünenin dışında başka bir şey mi var?
Yanıt: Tabii ki evet!
İlk istifa mektubunu dün okuduk. O da cep telefonundan yazılmıştı.
Türkiye sallandı, koronovirüs unutuldu, herkes bu konuyu konuştu.
Peki AKP yöneticileri ve kabine ne söyledi sizce?
Ona sonda geleceğiz.
*
Garip olan bir başka konuya geçelim.
Soylu’nun istifası geldi.
Hemen gözler Sabah gazetesine dikildi. Malum Berat Albayrak ile arasının kötü olduğu biliniyor Soylu’nun.
Burada hemen parantez açalım.
Dün gece istifa sonrası 1 milyondan fazla kişi Süleyman Soylu ile ilgili tivit attı, gündem oldu.
Peki tt dedikleri trend topic olan diğer kişi kimdi sizce?
Berat Albayrak.
Yani halk açık açık bir karşılaştırmaya gitmişti. Bu da anlatıyor ki, kavganın tek nedeni sokağa çıkma yasağı kararı ile ilgili değil.
Tekrar dönelim Sabah gazetesine, yani Albayrakların yayın organına.
Daily Sabah gazetesi tivitır hesabından sokağa çıkma yasağı kararını “beceriksizce” ifadesiyle tanımladı.
Durum ortaya çıkınca ve tepkiler gelince, gazeteden açıklama geldi:
“Haberde yorum yok, bütünüyle Soylu’nun kendi açıkladığı istifa gerekçesine dayanmaktadır.”
Hadi inandık diyelim, Türkiye ve tüm kanallar istifayı konuşurken A Haber ne konuşuyordu?
Birkaç kişiden birkaç yorum aldıktan sonra söyledikleri şey, “Bundan sonra Soylu’nun yerine kim gelecek?”
Ha keza “Pelikancı” denilen “gazeteciler” de benzer şeyler söylediler.
Sokağa çıkma yasağı uygulandığı gün Soylu’yu suçlayanlar da yine aynı kişilerdi zaten. Fakat Erdoğan’ın reddi sonrası hepsi bir anda “Ne iyi yaptın Cumhurbaşkanımız” diye seviniverdi!
Herkes kimin sevinip kimin üzüldüğünü gördü.
Bu konuya tekrar döneceğiz ama araya bir analiz sıkıştıralım.
*
Peki bu 3 saatlik hareketlilik bize ne gösterdi? Sonuçları ne oldu?
* Sokağa çıkma yasağı sonrası kendini destekleyen halk dâhil olmak üzere büyük bir kesimden tepki alan AKP kendini biraz toparladı.
* Ancak AKP yıprandı.
* İlk kez bir bakan Erdoğan’a rağmen istifa etti.
* Sokağa çıkma yasağı sonrası yaşananlar unutuldu, Süleyman Soylu halk tarafından affedildi.
* Soylu “Talimatı Erdoğan verdi” demişti, bu olayla suç hiçbir şekilde Erdoğan’ın üzerinde kalmadı.
* Soylu’nun istifa etmesi durumunda kimin ne yazacağı da tespit edilmiş oldu.
* Erdoğan’ın kararı açık açık Pelikancıları şaşırttı ve üzdü.
* Halkın gözünde ilk kez Erdoğan’ın iradesi dışında bir eylem yapılmış oldu.
* AKP içindeki kavganın daha da büyüyeceği görüldü.
*
Dün gece yorumlar da çok farklıydı.
Soylu istifa etti. Birçok kişi Erdoğan’dan istifasını geri almasını istedi.
Ancak Erdoğan’a söylenen söz biraz garipti:
“Soylu’nun istifasını kabul etmeyin, PKK, FETÖ, DHKPC’lileri sevindirmeyin.”
İletişim Başkanlığının “Erdoğan istifa kararını kabul etmedi” açıklamalarını paylaşan AKP’lileri hemen takibe aldım. “Erdoğan, terör örgütlerinin oyunlarını bozdu”, “Erdoğan istifayı kabul etmeyerek FETÖ ve PKK’lıları sevindirmedi” gibi sözler söylediler.
“Nasıl yani?” dedim.
İstifa edenin kendisi Soylu…
Erdoğan’a “terör örgütlerini sevindirmeyin” diyenler aslında Soylu’ya mı tepki gösteriyordu yoksa Soylu’yu istifaya sürükleyen birileri var da ona mı?
Mesaj kime gidiyor?
Sonra tartışmaya açık bir açıklama daha geldi.
Açıklamanın sahibi İbrahim Kalın.
Dedi ki Kalın, “Cumhurbaşkanımız, İçişleri Bakanımızın istifasını kabul etmemiştir, kendisi görevine devam edecektir. Birlik ve beraberliğimize kimse balta vuramayacaktır.”
Yahu bir dakika!
Birlik ve beraberliğimize kim balta vurmak istedi? Soylu mu?
Açıklamaya göre değil. Çünkü göreve devam ederek beraberlik sağlanmış.
Ama istifa dilekçesini yazan kişi Soylu.
“Birlik ve beraberliğimize kimse balta vuramayacaktır” derken ne demek istedi acaba?
Burada bizim görmediğimiz ya da bize gösterilmeyen arka plandaki kavga neyin kavgası?
Öğrenecek miyiz bilmiyorum.
*
Peki AKP yöneticileri ne yaptı dersiniz?
Soylu’ya bir destek açıklaması?
Ya da İletişim Başkanlığının açıklamasını paylaştı mı?
AKP Grup Başkanı Naci Bostancı, Grup Başkanvekilleri Özlem Zengin, Mehmet Muş, Cahit Özkan, Emin Akbaşoğlu…
Hiçbiri hiçbir şey yazmadı, hiçbiri açıklamayı paylaşmadı.
Peki kabine ne yaptı?
Yani Soylu’nun “Allahaısmarladık” dediği çalışma arkadaşları?
Tek tek baktım.
“Hangi bakan bu istifanın kabul edilmeme kararını/açıklamasını paylaşmış” ya da “Hangi bakan Süleyman Soylu’ya destek mesajı atmış” diye.
Bir bakan hariç hiçbir bakan bu açıklamayı paylaşmamış, Soylu’ya destek de vermemiş. Sanki dün hiçbir şey onlar için yaşanmamış!
Açıklamayı paylaşan tek bakan ise Hulusi Akar olmuş.
Soru şu:
Süleyman Soylu çok mu yalnız?
*
Şu bilgiyi de paylaşmadan geçmeyelim.
Geçenlerde sosyal medya operasyonları başladı.
Ankara Kuşu adlı hesabın arkasında Hayati Yazıcı olduğu iddia edildi.
Dün yaşanan olaylar sonrası Hayati Yazıcının eşi Selma Yazıcı, Soylu’nun istifasından sadece yarın saat önce ne yazdı biliyor musunuz?
“Satranç oynamayı severim hele şah mat deyince süper oluyor.”
Bundan sonra bakalım neler olacak?

Veryansıntv

Soylu istifa etti, PKK/FETÖ bayram etti, işte o mesajlar!