CHP'li Ekrem İmamoğlu için Sultanahmet Meydanı’nda yerli üretim laleler kullanılarak peyzajı yapılan ‘Lale Halısı'nın ikinci kez açılış töreni düzenlendi. İlki 12 Nisan'da yapılan törene önceki İBB Başkanı Mevlüt  Uysa ve İstanbul Valisi Vasip Şahin de katılmıştı. 

"LALENİN BİR BAHAR MÜJDECİSİ OLDUĞUNU BİLİYORUZ"

Sık sık CHP Genel Başkanı Kılçdaroğlu ve yöneticileri tarafından hükümeti 'lale devri' yaşadığı iddiasıyla suçlarken ikinci kez yapılan Lale Halı töreninde konuşan İmamoğlu lalenin bahar müjdecisi olduğunu belirterek, “İstanbul'un tarihten gelen çok güzel gelenekleri var. Ama son yıllarda bu değerin başka ülkelerle anılmasını önlemek ve biraz öne geçmek adına, lalenin gerçek vatanı olan ülkemizde, laleyle ilgili festival yapılıyor. Bunun geleneksel hale getirilmesi güzel bir adımdır. Arkadaşlarımızla bu sürecin daha ileriye taşınması için çalışma yapacağız. Lalenin bir bahar müjdecisi olduğunu hepimiz biliyoruz. Baharın güzel günlerindeyiz” dedi.

imamoglulale1.jpg

LALE HALISININ İLK TÖRENİ

İstanbul’un Fethi’nin 565'inci yılı olma sebebiyle, 565 bin Lale ile oluşturulan, bin 734 metrekare alanlı Lale Halısı 12 Nisan'da düzenlenen törenle, ‘Göz’ motifi ile Sultanahmet Meydanı’nda yerli ve yabancı turistlerin beğenisine sunuldu. 

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından düzenlenen Lale Festivali kapsamında 565 bin canlı lalenin oluşturduğu bin 734 metrekarelik halı yapıldı. 

İSTANBUL FETHİNİN 565'İNCİ YILI 

Lale halısının açılışını gerçekleştiren önceki İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, ‘‘Canlı lalelerden oluşan bu halımız, İstanbul Fethi’nin 565’inci yılı olması sebebiyle 565 bin laleden yapıldı. Her sene bizim geçmiş kültürümüzde var olan halı motiflerimiz lalelerle işleniyor. Bu seneki halımıza da Anadolu’da kalp gözü denilen göz motifi işlendi" diye konuştu. 

imamoglulale2.jpg

LALE BAHARIN GELİŞİNİ Mİ MÜJDELİYOR?

İBB için mazbatasını alarak göreve başlayan Ekrem İmamoğlu sırf kendisi için ikinci kez tören düzenlettirdiği Lale Halısı açılışında lalenin bir bahar müjdecisi olduğunu söyledi. Peki gerçekten de öyle mi? Lale devri nedir? Türkler de lalenin önemi nedir?

PEKİ LALE DEVRİ NEDİR? 
 
Lâle Devri, Osmanlı Devleti'nde, 1718 yılında Avusturya ile imzalanan Pasarofça Antlaşması ile başlayıp, 1730 yılındaki Patrona Halil İsyanı ile sona eren dönemdir.

Lale Devri, "Zevk ve sefâ" devri olarak bilinir. Adını, o dönemde İstanbul'da yetiştirilen ve zamanla ünü dünyaya yayılan lale çiçeklerinden alması, çok sonradan olmuştur. Bu dönem Osmanlı İmparatorluğunun hiçbir devrinde Lale Devri olarak anılmamıştır.

LALE DEVRİ'NDE YENİLİKLER 

Paris, Londra ve Viyana gibi Avrupa başkentlerine geçici elçilik heyetleri yollanmış, böylelikle Avrupa'yı daha yakından tanıma imkânı sağlanmıştır.

Said Efendi ve İbrahim Müteferrika Avrupa'dan matbaayı getirmişlerdir.

İlk kez çiçek hastalığına karşı aşı uygulanmıştır.

İstanbul'daki yangınları önlemek için yeniçerilerden Tulumbacılar adı verilen bir itfaiye ocağı kurulmuştur.

Çini atölyeleri ve kağıt fabrikası açılmıştır.

Lale Devri'nde sanat alanında görülen en önemli kişi Levnî'dir. Asıl adı Abdülcelil Çelebi olan Levnî döneminin en büyük nakkaşıdır.

Lale Devri'nde, Türk tarihinde bir ilk olarak İbrahim Müteferrika önderliğinde Çeviri Konseyi açılmıştır. Türk tarihinde çeviri çalışmalarındaki ilk enstitüleşme olarak bu konsey görülür.

LALENİN TASAVVUFTA ANLAMI 

Lâle, kelime olarak ele alındığında Arapça "Allâh" lâfzına âit harfleri taşımakta olduğu görülür. Eğlâl kelimesi de "lâle" kökünden gelir. Eğlâl ise Yâsin Sûresi'nde "eğlâlen" şeklinde geçmektedir. Manası ise; "boyunduruk"tur.

Lâlenin harfî manası "hilâl"e de ulaşmaktadır. Onlar semâdaki hilâlin parıltılarıyla yol alır, yıldızlarla semaya dururlar. Bir semâzenin en makro hâlidir, hilâli çevreleyen yıldızlar…

Lâlenin ebced hesabı 66′dır. Altmış altı "Elhamdülillâh"a denk gelir. Onlar o hayret makamının coşkusuyla yaşadığı istiğrak hâline hamdederek "Elhâmdülillâh" derler.