İsrail polisi, Kudüs’ün Şeyh Cerrah mahallesini askeri kışlaya çevirdi. Bu çerçevede polis, radikalizm yanlısı Knesset üyesi Itamar Ben Gvir’in mahalleye baskın düzenlemesi ve Arap Salim ailesinin el koyulma tehdidi altındaki topraklarında kendisi için bir meclis ofisini temsilen çadır kurması sonrasında birkaç gündür yaşanan çatışmaları kontrol altına almaya çalışıyor.

Ben Gvir, Yahudi yerleşimcilerin Filistinlilere ve mülklerine karşı düzenlediği saldırıdan birkaç saat sonra, art arda üç gün mahalleye baskın düzenledi. Kalabalık bir grubun mahalle sakinlerini ve mallarını hedef aldığı saldırıda yerleşimciler, gençlere gaz ve taşlarla saldırdı ve mahallede ailelere ait 11 aracı parçaladı.

Görgü tanıkları, yerleşimcilerin Ben Gvir’in çadırını koruyan İsrail polisinin gözetimi ve koruması altında büyük bir saldırı düzenlediğini söyledi. Mahallede geniş çaplı çatışmalara yol açan büyük gerginliğe ve İsrailli yetkililerin ‘gerginliğin Batı Şeria’da gerginliğe yol açabileceği ve Gazze Şeridi’ndeki sükuneti bozabileceğine’ dair uyarılarına rağmen Ben Gvir, Şeyh Cerrah mahallesinde kalmakta ısrar ediyor.

Ben Gvir, 15 Şubat’ta İsrail polisinin Filistinlilerin kendisine ulaşmasını engellemek için kurduğu bariyerlerin arkasında gövde gösterisi yapmak için dolanırken, yerleşimcileri selamladı ve onlarla fotoğraf çektirdi. 24 saat boyunca mahallenin bir tarafında Filistinlerin toplantıları, diğer tarafında da İsraillilerin toplantıları gerçekleşti.

Dün Yahudiler için mahalledeki Filistinlilere karşı koruma sağlanana kadar kalacağını söyleyen Ben Gvir, hükümetin İslami hareketi hoşnut etmekten başka bir şey yapmadığını savundu.

Dışişleri Bakanı Yair Lapid İsrail Kamu Yayın Kuruluşu KAN’a yaptığı açıklamada haberine göre, Ben Gvir’in davranışını ‘provokasyon’ olarak nitelendirdi. “Durumu yalnızca kişisel siyasi amaçlar için alevlendirmek isteyen sefil bir provokatör” diyen Lapid, “Bu eylemi, Arapların ve Yahudilerin ölümüyle sonuçlanabilecek provokasyonlara neden olmak için yapıyor” şeklinde konuştu.

Lapid’in değindiği gerginliğe yönelik korkular, İsrail medyasına da yansıdı. Filistinli gruplar, 15 Şubat’ta İsrail’e özellikle Şeyh Cerrah mahallesi olmak üzere Kudüs’te Yahudileştirme planlarını ve projelerini sürdürmelerine karşı uyarırken, yeni bir çatışmaya dikkati çekti.

Hamas ve İslami Cihad da dahil olmak üzere Gazze’deki silahlı grupların sözcüsü, “Kudüs’ün kılıcı, hala parlak” dedi. Sözcü, geçen Mayıs ayında Şeyh Cerrah mahallesinde yaşanan benzer olayların ardından patlak veren son çatışmaya atıfta bulundu. Basın toplantısında konuşan Ebu Hasan, “Yaşananlar tüm Filistin halkına hakarettir ve İsrail işgali Filistin topraklarında yok olmadıkça savaş bitmeyecektir” ifadelerini kullandı.

Hamas ve İslami Cihad, İsrail’e ateşle oynamaması konusunda uyarı yapmıştı. İslami Cihad Siyasi Büro üyesi Halid elBataş, 15 Şubat’ta yaptığı açıklamada “Filistin direnişi, işgal altındaki Kudüs’te bulunan Şeyh Cerrah’ta olup bitenler hususunda boş durmayacaktır. Buradaki çirkin tablo ortasında sükunetten bahsetmenin hiçbir değeri yoktur” dedi.

Hareketin internet sitesi tarafından yayınlanan açıklamalarda Bataş, “Gazze Şeridi’ndeki Filistin direnişi, yaşananlara yanıt olarak gerekirse yeni bir savaş başlatmaya muktedir ve hazırdır. Direniş, yaşananlar karşısında elleri boş durmayacaktır” değerlendirmesinde bulundu. Halid elBataş, “Düşman, Gazze’nin bombalanmasına meşruiyet kazandırmak için savaşı Gazze’ye götürmek istiyorsa direnişin, savaşı varlığın derinliklerine taşıyabileceğini de bilir. Hükümet devrilecek ve suçlu Naftali Bennett bunun bedelini ödeyecektir” açıklamasında bulundu.