İsrail, Batı İttifakı'nın önemli bir parçası olsa da coğrafik konumu, TransAtlantik ile bütünleşmesine engel oluyor. Rusya ile Ukrayna arasındaki gerilim de bu çelişkiyi bir kez daha gözler önünde serdi. Batı'nın Rusya'yı dünyadan tecrit etme politikası, İsrail için önemli bir ikilem yarattı. Çünkü Rusya'ya yönelik tüm yaptırımlar, misliyle kendilerine dönebilir... 

RUSYA'NIN KOZLARI

Rusya Federasyonu, 2013 yılında Suriye'nin davetiyle bölgeye gelmesinin ardından, önemli bir jeopolitik etki yarattı. İsrail'in Suriye üzerindeki planlarına kilit vurulurken, Golan Tepeleri'ndeki de facto durum ise korundu. Şimdilerde İsrail'in Rusya'ya yönelik saldırganca bir tavrı, Golan üzerindeki hakimiyetini tamamen kaybetmesine neden olabilir. Nitekim Rusya da mesajı geçen hafta verdi. Önce Rus jetleri Golan Tepeleri üzerinde sortiler yaptı, ardından Lazkiye'ye ek asker gönderildi. Sonra da Rusya, Suriye hava sahasını Ben Gurion Havaalanı'na kadar İsrail'e kapattığını bildirdi. Rusya’nın Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilciliği, “Tel Aviv'in, 1949 Cenevre Sözleşmesi'nin hükümleriyle çelişen işgal altındaki Golan Tepeleri'ndeki yerleşim faaliyetlerini genişletme planlarından endişe duyuyoruz.” açıklaması yaptı. Daimi Temsilci Yardımcısı Dmitry Polyanskiy de “Rusya, İsrail'in Suriye'nin bir parçası olan Golan Tepeleri üzerindeki egemenliğini tanımıyor.” dedi. Böylece İsrail, Suriye'deki İran ve Hizbullah askerî oluşumlarını bombalama kabiliyetini kaybetti, Golan'ı kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya geldi.

KİEV'DEKİ VERİ TABANI

Bunun üzerine İsrail Başbakanı Naftali Bennett hemen Moskova'ya gitti. Putin ile 3.5 saatlik bir görüşme yapan İsrail Başbakanı'nın özel de bir ricası oldu. Bennett, Putin'den Kiev'i bombalamaması istedi. Bunun asıl nedeninin ise dünyadaki 500 büyük şirketin veri tabanının Ukrayna'da bulunması olduğu anlaşıldı. Çünkü en büyük 500 şirketin ilk sıraları paylaşan en az 100 tanesi Yahudi şirketlerden oluşuyordu. Cihazların bombalar altında kalması ve veri tabanının hasar görmesi, Yahudiler için tarihi bir kayıp olurdu. Bennett de karşılığında Rusya'ya karşı yumuşak mesajlar verdi, diyalog ile bu işi çözmek istediklerini söyledi. Bennett, yaptırımlara katılma konusunda da oldukça ürkekti.

GAZ İHRACATI

Diğer yandan İsrail, Mısır'ın son yıllarda yaptığı ciddi doğal gaz keşifleriyle birlikte, gazını ihraç etmekte sıkıntıya girdi. İsrail gazını Avrupa'ya götürmesi öngörülen EastMed projesinden ABD'nin desteğini çekmesi de İsrail'i ortada bıraktı. Böylece İsrail'in tek gaz güzergahı olarak Türkiye rotası kaldı. 2 hafta önce İsrailli NewMed Energy'nin CEO'su Yossi Abu, “Pozisyonumuz her zaman net olmuştur. Eğer Türkiye gazı istiyorsa, bu harika olur. Vermeye hazırız. Boru hattını inşa edin ve biz de gazı tedarik edelim.” dedi.

Her ne kadar İsrail gazı Avrupa için çok anlamlı bir miktar olmasa da, Türkiye açısından önemli fırsatlar taşıyor. İsrail'in Leviathan ve Tamar gaz sahalarında toplam 800 milyar metreküp gaz bulunuyor. Bunun yıllık 510 milyar metreküpünü ihraç etme şansı var ki, bu da Avrupa'nın Rusya'dan aldığı yıllık gazın ondan birinden daha az. Fakat İsrail gazının KKTC ve Türk kıtasahanlığından geçmesi, aynı zamanda bu ülkelerin iznini gerektiriyor ki, bu da sınırların fiilen tanınması anlamına geliyor.

TÜRKİYE İÇİN İMKANLAR

Bandırma 17 Eylül Üniversitesi Öğretim Görevlisi Ceyhun Çiçekçi, AA'ya yaptığı analizde İsrailRusya gerilimini şöyle anlatıyor:

“Suriye hava sahasının kontrolü Rusların elinde ve İsrail Rusya'yla yaşayacağı bir krizde, Suriye hava sahasındaki operasyon kabiliyetlerini yitirebilir. Bu olasılık, İsrailli güvenlik elitlerinin uykularını kaçıracak boyutta bir gelişme. Özellikle Suriye iç savaşıyla ciddi bir tecrübe kazanan ve nizami bir ordu görünümüne kısmen kavuşan Hizbullah'ın Golan Tepeleri üzerinden tacizleri daha da mümkün hale gelir. İran'ın Golan sınırlarına yakınlaşmasının önü açılabilir ve böylece İsrail (Gazze'deki ve Sina yarımadasındaki oluşumları da hesaba kattığımızda) kuzeyden ve güneyden çevrelenmiş olur. Bu sebeplerle İsrail'in Suriye hava sahasını Rusya'nın kendisine açık tutmasına hayati derecede ihtiyacı var.”

“Aynı anda İsrail ve İran ile yakın ittifak ilişkisi kurarak bölge siyasetini hassas bir dengede yürüten Rusya’nın, Tel Aviv ile ilişkilerinde meydana gelecek muhtemel bir kriz, hiç şüphesiz Türkiye açısından da önemli sonuçlar doğuracak. Bu konu, İsrail’in bölgesel dengelerde güvenlik tüketen politikalarının sınırlandırılması ve çevrelenmesi açısından da Türkiye için bir manevra alanı temin edebilir.

“MoskovaTel Aviv hattında başgösterecek gerilimler, İsrail’in bahse konu politikalarının tahdidi açısından stratejik açılımlara zemin hazırlayabilir ve bu durum hem Rusya'yla olan ilişkilerimiz bağlamında hem de Rusların AkdenizSuriye stratejisi bağlamında ele alınabilir. Nihayetinde İsrail, bölgedeki istikrarsızlıklardan beslenen bir ulusal güvenlik paradigmasına sahip. Suriye'de taşlar yerine oturtulacaksa İsrail'in de dizginlenmesinde fayda olabilir. Suriye'deki İran ve Hizbullah varlığına, İsrail'in neredeyse Şam'a kadar uzanan güvenli gölge talebini boşa çıkartacak minvalde göz yumulabilir. Ya da sırf bu ihtimal canlı tutularak İsrail politikaskeri bir düzlemde geri adım atmaya zorlanabilir.

“Kuzey Kıbrıs'a askeri bir deniz üssü kurulması ihtimali, Rusların da bu bölgede varlık göstermeye çalışmasıyla bütünleşik hale getirilebilir. Ruslara bu bölgede açılacak alanla, şayet İsrail çevrelenecek bir tehditse, yukarıdaki olaylar dizgesiyle birlikte bu gerçekleştirilebilir. Suriye sahasında İsrail'in manevra kabiliyetini kısıtlayacak bir Rusya, Akdeniz'deki varlığıyla da buna net bir sınır getirecektir.

“Filistin sorunu özelinde de ileri mevziler kazanabilmenin yolu, ya ulusal gücünüzle ya da bir diğer gücün desteğiyle yeni bir denge kurmaktan geçiyor. Rusya bu aşamada ideal adaylardan biri olarak görünüyor.”