1945 sonrası Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve müttefiklerinin merkezinde olduğu uluslararası düzenin sarsıldığını birçok uzman, siyasi yetkililer ve askeri temsilciler git gide daha yüksek sesle söylemeye başladı. Son örneği İngiliz Genelkurmay Başkanı Nick Carter oldu.

İngiliz Times radyosuna konuşan İngiliz askeri lider Carter, hükümetlerin farklı hedefler ve farklı gündemler için rekabet ettiği "çok kutuplu bir dünyanın" yeni döneminde daha büyük bir gerilim riski olduğunu söyledi:

“ABD ve Sovyetlerin oluşturduğu Soğuk Savaş’ın iki kutuplu dünyası ve sonrası ABD egemenliğinin tek kutuplu dünyanın ardından diplomaside artık çok daha karmaşık çok kutuplu bir dünyayla karşı karşıyayız. Bu nedenle Soğuk Savaş’ın eski, geleneksel diplomatik araçları artık mevcut değil. Bu araçlar ve mekanizmalar olmadan gerginliğin yanlış hesaplamalara yol açma riski var. Yüzleşmemiz gereken gerçek bu.

“Otoriter rakiplerimiz, göçmenler, artan gaz fiyatları, vekâlet güçler veya siber saldırılar gibi ellerinde bulunan herhangi bir aracı kullanmaya istekliler. Savaşın karakteri değişti.”

Carter, Times radyoya röportaj verirken

ATLANTİKAVRASYA ÇATIŞMASI

Uzmanlar, İngiliz ordu liderinin BelarusPolonya sınırında mülteci krizi ve Batı ile Rusya arasında artan gerginliğin üzerine “savaş riski”nden bahsetmesini dikkat çekici olduğunu söylüyor. Önceki gün konuyla ilgili gazetemize konuşan Moskova Üniversitesi’nden Dr. Mehmet Perinçek de konunun Belarus ve Polonya arasında olmadığını, yaşananların AtlantikAvrasya çatışması şeklinde değerlendirilmesi gerektiğini belirmişti.

Doğu Avrupa’da artan gerginlik üzerine Putin de önceki gün yaptığı açıklamada “ABD ve NATO müttefikleri, Karadeniz'de plansız eylemler gerçekleştiriyor. Üstelik bu tatbikatlar için oldukça güçlü bir şekilde oluşturulan donanma grubu ve hava güçleri de tatbikata katılıyor. Bu bizim için ciddi bir meydan okuma” demişti. Putin ayrıca mülteci krizini yaratanın Batı ülkeleri olduğunu, Belarus ve Rusya’nın hiçbir şekilde suçlanamayacağını ifade etmişti.

İngiltere, Cuma günü yaptığı açıklamada, Polonya'ya Belarus sınırında "mühendislik desteği" için küçük bir İngiliz askeri personeli ekibinin görevlendirildiğini belirtmişti.