Cumhurbaşkanı ve Ak Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin yeni yasama yılındaki ilk Meclis Grup Toplantısı'nda konuştu.

“Biz, Türkiye'nin gündemine getirdiğimiz, ülkemizin ilk sivil anayasasını hazırlama teklifimizde gerçekten samimiyiz. Ak Parti ve Cumhur İttifakı olarak kendi hazırlıklarımızı yapıyoruz. Meclis'teki diğer partilerden de kendi hazırlıklarını en kısa sürede kamuoyuyla paylaşmalarını bekliyoruz.” diyen Erdoğan, şöyle devam etti:

“Şayet diğer partilerin anayasa teklifleri ile kendi hazırlıklarımızı uzlaştırabilirsek yasama yılı bitmeden Meclis bünyesinde bu işi neticeye ulaştırabiliriz. Tabii bunun için öncelikle diğer partilerin anayasa tekliflerini kamuoyuna açıklamaları gerekiyor. Uzlaşma sağlanamaması durumunda ise siyasi partiler olarak zaten yaklaşmakta olan 2023 seçimlerinde hep birlikte milletin terazisine çıkarız. Milletimizin sandıktaki kararı da başımız gözümüz üstünedir. Hiç şüphesiz burada temel belirleyici, ülkemizin yönetim sistemi ile ilgili farklı görüşlerin nasıl bir araya getirilebileceğidir.”

'HDP'NİN VESAYETİNE GİRMİŞ DEMEKTİR'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

“Mesela biz 'yeni anayasa' diyoruz, birileri de çıkıyor 'Gerekirse ilk dört maddeyi de değiştiririz' diyerek hemen PKK güdümündeki siyasi yapıya göz kırpmaya çalışıyor. Bakıyorsun ittifakın bir diğer kanadı, o da aynı şeyleri söylüyor. Buradan söylüyorum, acaba Anayasa'nın ilk 4 maddesini değiştirme fikri CHP'nin ve dolayısıyla tüm CHP'lilerin iradesi midir? Yoksa Kılıçdaroğlu'nun kişisel fikri midir? Eğer bu CHP'nin kurumsal iradesiyse ortada ülkemiz açısından çok vahim bir sorun var demektir. Çünkü bu durumda CHP Anayasa gibi temel bir konudan başlayarak tümüyle HDP'nin vesayetine girmiş demektir. Yok eğer bu Kılıçdaroğlu'nun kendi görüşüyse bu durumda da partisinin politikalarından farklı ajandaya sahip bir siyasetçiyle karşı karşıyayız demektir.”

AKŞENER'İ HDP VETO ETTİ

“Tarih, CHP gibi Cumhuriyet'in en eski partisini, HDP gibi bir terör örgütü kuklası emrine verenlerden elbette hesap soracaktır. Tabi bir de CHP'nin başını çektiği ittifakın diğer ortağı olan parti ve onun başındaki hanımefendi var. CHP bir yandan ittifakın bir türlü adı konmayan partisi HDP'yi bir yandan resmi ortağı bu partiyi idare etmek için adeta kırk takla atıyor. HDP'nin Millet İttifakı'nın ortağı olduğu gerek bu partinin yöneticilerinin beyanlarıyla, gerekse CHP'nin belediyelerindeki uygulamalarıyla inkarı mümkün olmayan bir gerçek ortaya çıkmıştır. İyi Parti'nin bu gerçeğe kör sağır kalarak kendi konumunu koruma çabası artık sürdürülebilir değildir. Bu partinin başındaki hanımefendinin cumhurbaşkanlığından vazgeçip başbakanlığa talip olması da esasen bu trajikomik görüntüyle ilgilidir. HDP tarafı hanımefendinin cumhurbaşkanlığı adaylığını asla kabul etmeyeceğini zaten açıklamıştır. Yani bir anlamda HDP Milet İttifakı'ndaki gizli ortaklık hakkını kullanarak bu hanımefendiyi veto etmiştir. Ve sistemin devam edeceği gün gibi aşikarken hayali bir makama talip olunmasının gerisinde bu vetonun bu dayatmanın sineye çekilmesi vardır. Lafa gelince vatan millet edebiyatıyla mangalda kül bırakmayanların terör örgütünün güdümünde siyaset yapar duruma düşmesi büyük bir acizliktir, Allah kimseyi böyle bir duruma düşünmesin.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gavurun kılıcını çalan bir anlayışla yapılan işin adı muhalefet değil, taammüden bu ülkeye ve bu millete düşmanlıktır.” dedi.

CHP'NİN ANAYASASINDA İLK 4 MADDE DEĞİŞECEK

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 2015'te PKK'nın televizyon kanalı İMC Tv'ye konuk olmuştu. Programda, “Yüzde 10 barajını kaldıralım, YÖK'ü kaldıralım, seçim yasasını değiştirelim, lider sultasını kaldıralım, Anayasa'yı değiştirelim.” diyen Kılıçdaroğlu, araya giren gazetecinin “2. ve 3. maddeleri mesela” sözlerine de “Tabi. Söyledik bütün bunların tamamını. Buyurun gelin yapalım bunların hepsini.” yanıtını vermişti. Buna rağmen Kılıçdaroğlu, Erdoğan'ın dünkü açıklamaları üzerine, “AK Parti’nin ileri gelenleri 'Anayasa'nın ilk dört maddesinin değişmesini' talep ediyor; Erdoğan, benim söylediğimi zannediyor. Artık sağlık raporu istemek, bir devlet güvenliği meselesi haline gelmiştir. Erdoğan, bağımsız bir kuruluştan, sağlık raporu almalıdır, hem de hemen!” diye yazdı.

Fakat CHP'li İbrahim Kaboğlu başkanlığında HDP, İyi Parti ve Saadet Partisi temsilcilerinin de katıldığı gizli anayasa çalışmalarında, ilk 4 maddede değişiklik öngörüldüğü ortaya çıkmıştı. Gizli anayasa çalışmasında Anayasa’nın 3’üncü maddesindeki, “Dili Türkçedir.” ifadesinden rahatsızlık kayda geçirilmiş, şöyle bir değişiklik öngörüldüğü yazılmıştı:

“Resmi Dil ve Türkiye’de Konuşulan Diller: Türkiye Devleti’nin ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütünlüğünü temsil eden, ‘Dili Türkçedir’ yerine ‘Resmi Dili Türkçedir’ ifadesiyle dolaylı olarak başka dillere de kapı açılmasını sağlamayı amaçlıyor. Böylece yasa koyucunun çift dilli eğitim konusunda yapabileceği girişimlerin anayasal dayanağı sağlanarak Anayasa'ya aykırılık doğması önlenmiş olacaktır.”

HDP DAYATIYOR

CHP'nin ittifak ortağı HDP de CHP'ye ilk 4 madde değişikliğini şart koşuyor. HDP Milletvekili İmam Taşçıer, Kılıçdaroğlu'nun 'Kürt sorunu' söylemi üzerine yaptığı değerlendirmede, “Sayın Kılıçdaroğlu'nun çözüme ilişkin projesini açıklaması gerekir. Anayasa'nın ilk dört maddesi ile 40 ve 41’inci maddesi değiştirilmezse, bazı kanunlardaki çekinceler kaldırılmazsa, Kürt sorunu tartışılamaz. Kürtlerin talepleri de bellidir.” demişti.