Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Yunanistan'ın kara sularını 12 mile çıkarma adımına tepki gösterirken NATO'ya çağrıda bulundu. Bakan Akar ayrıca, Rusya'nın başkenti Moskova’da yapılan RusyaSuriye ve Türkiye’nin yer aldığı üçlü toplantıya ilişkin de önemli açıklamalarda bulunurken Şam'a 3 mesaj yolladı.

''NATO'NUN BU ŞIMARIKLIĞA DUR DEMESİNİN ZAMANI GELDİ''

Hürriyet'e konuşan Bakan Akar, NATO'nun Yunanistan'ı uyarması gerektiğini belirtirken şu ifadeleri kullandı; ''Tüm komşularımızın sınırlarına, hakkına, hukukuna saygılı olduğumuzu, tüm ilişkilerimizde barış, dostluk, diyalog, iyi komşuluk ve işbirliği beklediğimizi her zaman ifade ettik, ediyoruz. Tüm iyi niyetli, gerçekçi ve samimi yaklaşımlarımıza rağmen Yunanistan gerginliği tırmandırıcı tahriklere, hukuk tanımaz tutumuna devam etmektedir.Yunanistan, planlı NATO Tatbikatı’nda görev yapan uçaklarımızı, önceden tüm müttefiklere bildirilmesine rağmen, iki kez taciz etmiştir. Uçaklarımız her zamanki gibi gerekli karşılığı vermiştir. Bu düşmanca tavır, Yunanistan’ın NATO’nun temel ilkelerini ve değerlerini hiçe sayacak boyutta küstahlaştığını göstermektedir. NATO’nun da bu şımarıklığa artık dur demesinin zamanı gelmiştir. Yunanistan’ın yaptığı her türlü haksız, hukuksuz eyleme diplomatik alanda ve sahada gerekli karşılık verilmiştir, verilecektir.''

''9 EYLÜL'DE YAŞANANLARDAN DERS ALMALI''

Yunanistan'ın kışkırtıcı tavrından vazgeçmesi gerektiğinin altını çizen Bakan Akar, ''Siyasi varlığını Türkiye düşmanlığı üzerine kuranlar, provokatif eylem ve söylemler ile yine sahnede. Komşumuz Yunan halkı da biz de onları yakından tanıyoruz. Beklentimiz, bu Yunan siyasilerin ve askerî şahısların iç politik amaçlarla uzlaşmaz ve kışkırtıcı tavırlarından derhâl vazgeçmeleri, problemlerin diyalog yoluyla çözümüne odaklanmaları ve tarihten özellikle de 9 Eylül 1922’de yaşananlardan ders almalarıdır. Yarınlarının iyi olmasını isteyenler, dünün ve bugünün yanlışlarından dönmelidirler. Temennimiz; Ege ve Akdeniz’in dostluk denizi olması, tüm zenginliklerin adil paylaşılmasıdır.Yunanistan’da göçmen skandalları, dinleme skandalları, yolsuzluk iddiaları var. Bunları örtbas etmek için Türkiye karşıtı söylemlerde bulunuyorlar. Türkiye tehdit değil güçlü, güvenilir müttefik.'' ifadelerini kullandı.

''YANLIŞ HESAP ANKARA'DAN DÖNER''

Yunanistan’ın karasularını genişletmeye çalıştığı iddiaları üzerine konuşan Bakan Akar, ''Herhangi bir genişletmeyi asla kabul etmiyoruz. 1800 kilometreden fazla kıyısı olan bir Türkiye’den bahsediyorsun ve Türkiye uluslararası sulara sizden izin alarak çıkacak. Bunu hangi akıl kabul eder? Yunanistan’a bu konuda “Yanlış hesap Ankara’dan döner” diyoruz.'' dedi.

11 YIL SONA ŞAM'LA İLK TEMAS

11 yıl sonra Şam'la bir araya gelinmesini değerlendiren Bakan Akar, ''Türkiye, Rusya ve Suriye savunma bakanları ve istihbarat başkanları olarak Moskova’da bir araya geldik. Taraflar görüşlerini, fikirlerini, hassasiyetlerini açık bir şekilde dile getirdiler. Bizim toplantıda dile getirdiğimiz en önemli hususlardan biri terörle mücadele oldu. Başta Suriye ve Irak olmak üzere tüm komşularımızın toprak bütünlüğüne, egemenlik haklarına saygılı olduğumuzu, tek amacımızın terörle mücadele olduğunu vurguladık. Suriye için de tehdit oluşturan PKK/YPG, DEAŞ gibi tüm terör örgütü üyelerini etkisiz hale getirmeyi amaçladığımızı ifade ettik. PKK’nın YPG’den farkı olmadığını vurguladık. Ayrıca terör örgütlerinin neredeyse Suriye’nin üçte birini kontrol ettiğini de dile getirdik. Ülkemizin, milletimizin ve hudutlarımızın güvenliğini sağlamak için gayret gösterdiğimizi söyledik. Ayrıca Suriye’den Türkiye’ye daha fazla göçün olmaması için gayret gösterdiğimizi dile getirdik. Suriye sorununun BMGK 2254 sayılı kararı çerçevesinde tüm unsurları kapsayıcı ve bütüncül şekilde çözülmesi gerektiğini vurguladık. Temasların sürdürülmesi konusunda da mutabık kaldık.'' şeklinde konuştu.

''MUTABIK KALINDI''

''Türkiye’de ve Suriye’de yaşayan Suriyeli kardeşlerimizin aleyhine bir şey yapmamız hiçbir şekilde söz konusu değildir.'' diyen Bakan Akar, şunları kaydetti; ''Biz bölgemizde barış, huzur ve istikrarın temini ve sürdürülmesi için bugüne kadar üzerimize düşeni yaptık. Bundan sonra da yapmaya devam edeceğiz. Şunu özellikle ifade etmek isterim ki bizim Türkiye’de ve Suriye’de yaşayan Suriyeli kardeşlerimizin aleyhine bir şey yapmamız hiçbir şekilde söz konusu değildir. Onları zora sokacak bir davranış içinde hiçbir zaman bulunmadık, bulunmayız.11 yıl sonra yapılan ilk karşılaşma. Bu toplantıda her şeyin bir anda çözülmesi beklenemez. Taraflar orada görüşlerini söylediler. Açık ve net şekilde bizim toprak bütünlüğüne, egemenlik haklarına saygılı olduğumuzu, işgal gibi niyetimizin olmadığını fakat 2011’den sonraki gelişmeler çerçevesinde sınırdaki yerleşim yerlerinde sıkıntıların olduğunu, insanların sokağa çıkamaz hale geldiğini belirttik. Afrin teröristler için kurtarılmış bölge oldu, DEAŞ her yeri işgal etti. Biz terör koridorunu engelleyerek bir anlamda sizin savunmanıza ve toprak bütünlüğünüze katkı sağladık dedik. Bunu anladıklarını değerlendiriyorum. Suriyelilerin evlerine dönmeleri konusunda en önemli konu güven. Biz şeffaf, net bir şekilde pozisyonumuzu ortaya koyduk. Sonunda gelinen noktada görüşelim, konuşalım, devam edelim, yol ve yöntemler bulalım konusunda mutabık kalındı.''

ŞAM YÖNETİMİNE 3 MESAJ

1 Suriye'nin toprak bütünlüğüne ve egemenlik haklarına saygılıyız.

2 Suriye topraklarının 1/3'ü terör örgütlerinin kontrolünde. Türk askerinin Suriye'de bulunma nedeni, PKK/YPG, DEAŞ vb. terör örgütleriyle mücadele ve kitlesel göçü önleme.

3 Ülkemizdeki Suriyelilerin gönüllü, güvenli ve onurlu şekilde vatanlarına dönmelerini istiyoruz.