Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, HDP'nin kapatılması istemiyle yeniden dava açtı. İddianamenin, Anayasa Mahkemesine gönderilmesiyle HDP’de telaş başladı. Terör partisi içindeki kapatılma telaşı grup toplantısına yansıdı. Pervin Buldan “karamsarlığa kapılmayın, başka çareler düşünüyoruz” dedi.
HDP'de kapatılma telaşı

Anayasa Mahkemesinin eksikliklerin tamamlanması istemiyle iade ettiği HDP'nin kapatılması istemli iddianame, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca yeniden hazırlandı. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin imzalı, yaklaşık 850 sayfalık iddianame, Anayasa Mahkemesine tekrar gönderildi. Kapatılma davası sürecinin eksiklilerinin giderilerek yeniden başlaması HDP içinde telaşa neden oldu. Terör partisi içindeki telaş grup toplantısındaki konuşmalara yansıdı. Grup toplantısında konuşan HDP Eş Başkanı Pervin Buldan “ İstedikleri kadar bizi siyaset dışına atmaya çalışsınlar, demokratik siyasetten vazgeçiremeyecekler bizi. Demokratik ittifaka yürüyüşümüzü durduramayacaklar. Türkiye halkları görmelidir ki ülkeyi bu çöküşten çıkaracak güç ve demokratik seçenek sadece HDP'dir. Kapatma davasının sonuçlarını biz değil, iktidar düşünsün. Kimse karamsarlığa kapılmasın.” Dedi.

BAŞKA SEÇENEKLER VAR
Pervin Buldan’ın karamsarlığa kapılmayın vurgusundan sonra “başka demokratik seçeneklerimiz de var” demesi dikkat çekti. Buldan konuşmasında demokrasi bloğu oluşturacaklarına işaret etti. HDP Eş Genel Başkanı “Biz ne yapacağımızı gayet iyi biliyoruz. Siyasal tarihimiz tecrübelerle doludur. Demokratik seçeneklerimiz her zaman için vardır. Bu seçeneklerimizi sonuna kadar işleteceğiz. Demokrasiden, adaletten ve barıştan yana olan herkesle, tüm demokrasi güçleriyle, toplumsal muhalefetle en geniş demokrasi bloğunu mutlaka oluşturacağız.” dedi. Buldan’ın bu sözleri HDP’nin tekrar açılmamak üzere kapatılması ve siyasi yasakların önemini yeniden gündeme getirdi.

KIRILMA NOKTASI 2015
HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan PKK’nın bitirilmesi sürecini için 2015 yılına işaret etti. Buldan “kırılma 2015 yılıdır” dedi. Buldan’ın açıklaması şöyle; Türkiye'nin bugün karşı karşıya olduğu çöküşün nedeni Kürt sorununun çözümsüzlüğüdür. Bu çözümsüzlük döngüsü çete mafya sarkacıyla sürdüren akıl, 1990larda iş başındaydı ve bugün yine bir kez daha karşımızda. Kürt sorununa karşı siyaset aklının yerini alan ve Kürt düşmanlığında birleşen imha aklı, Türkiye'yi 90'lardan daha büyük bir çöküşle karşı karşıya getirmiştir. 2015 kırılma noktasıdır.