Din, William Ewart Gladstone'un hayatının merkezine yerleşmişti. Bunu, "Varlığımın kutup yıldızı Hristiyanlıktır" sözleriyle ifade etmişti. Ona göre dünya, iki kutuptan ibaretti. Birinde Helen ve Roma kültürlerinin bulunduğu Hristiyan devletleri, diğeri ise geri kalmışlığın temsilcisi Müslümanlar ve Türkler'di. Hristiyanların yaşadığı yerlerin Türkler'in elinde olması, Gladstone'u çok rahatsız etmişti.

1858'de Yedi Adalar Komiserliği sırasında Türkler'le ilk kez karşılaşmış, nefretini günlüğüne satır satır işlemişti. Gladstone aynı zamanda koyu bir milliyetçiydi. Hep ülkesinin en büyük güç olmasını hedefledi. Ona göre Britanyalılar, dış ülkelere yerleştirilmeli yani sömürgeler elde etmeliydi. Böylece geri kalmış ülkeler modernleşebilecekti.

VİCTORİA TEKLİFİ REDDETTİ
Gladstone'un Türkler'e karşı uyguladığı en belirgin politika, Kırım Savaşı ile geldi. 19. Yüzyıl'da Osmanlı Devleti'nin kaderi üzerinde en etkili devlet İngiltere'ydi. Politikası, Osmanlı'yı Rusya'ya karşı korumak üzerineydi. Sömürge yollarını korumak isteyen İngiltere, Rusya'nın Akdeniz'e inmesini engelleyecek her yolu denedi.

1841 Boğazlar Sözleşmesi ile Karadeniz ve Akdeniz'deki hakimiyetinin zayıflaması Rusya'yı çok sinirlendi. Çar 1. Nikola, İngiltere Kraliçesi Victoria'ya giderek Osmanlı'yı birlikte parçalamayı teklif etti. Ancak bu teklif İngiltere'nin denge siyaseti ile örtüşmedi. Yalnız kalan Rusya ise kutsal yerler sorununu bahane etti. 27 Mayıs 1853'te Eflak ve Boğdan'ı işgal etti.

YARDIMI ENGELLEMEK İÇİN
İki ülkenin savaş ilan etmesinin ardından 30 Kasım'da Rusya, Sinop'taki Osmanlı donanmasını ateşe verdi. Bunun üzerine İngiltere Başbakanı William Pitt, Osmanlı tarafında olunmasını söyledi.

Dönemin maliye bakanı olan Gladstone ise Türkler'e karşı Hristiyan Rusların desteklenmesini istedi. Hazırladığı bütçe ile İngiltere'nin Osmanlı'ya zamanında yardım vermesini engelledi. Osmanlı savaşı kaybetti. Boğazları korumak için anlaşmaya müdahil olan İngiltere, iki tarafa da Karadeniz'in tarafsız olduğunu kabul ettirdi. Böylece kendi ticaret yollarını garantiledi.

AMAÇ SÖMÜRGELERI KORUMAK
İngiltere'nin İstanbul'da büyükelçiliğini yapan Stratford Canning, Osmanlı politikası konusunda ülkesine kritik önerilerde bulundu. Sömürge yollarının korunması ise en önemli konuydu. Çünkü İngiltere, Ortadoğu'da kurduğu ticaret gücünü Rusya'ya kaybetmek istemiyordu. Kırım Savaşı'nda Rusya'nın üstünlük elde etmesi, İngilizler'i panikletti. Çünkü İngiliz tüccarlar, pamuk ve yünlü kumaş, şeker ve cam eşya ticaretinde çok etkindi.

EFLAKBOĞDAN SORUNU
Osmanlı'ya bağlı olan Eflak ve Boğdan otoritenin zayıf olduğu bir bölgeydi. Gladstone, bu iki ülkenin birleştirilerek bağımsız devlet olmasını hedefledi. Eflak ve Boğdan'ın birleştirilerek Romanya'nın kurulmasını isteyen bir diğer ülke de Fransa idi. Bunun üzerine 1857'de yapılan seçimlerde iyi eyaletin Romanya adı altında birleştirilmesi ve başına da Avrupa hükümdar ailelerinden bir Prens'in getirilmesine karar verildi. Kraliçe Victoria da bu kararı destekleyince Osmanlı karara itiraz edemedi.

KIRMIZI ÇANTALI ADAM GLADSTONE'UN HİKAYESİ SİNEM UYSAL