Tarım ülkesi Türkiye, ithal ürünlerle dışa bağımlılığını her geçen gün artıyor. Bazen, hükümetin ithalat yapamayacağız ifadelerinin üzerinden bir ay geçmeden, ithalat hamlesi geliyor.

ZEYNEP SILA KEMAHLI

Tarımın can damarlarından biri de gübre... Gübreye son bir yılda yüzde 100’ün üzerinde zam yapıldı. Uzmanlar, bor elementli gübrenin meyve ağaçları için çiçek açma, meyve verme ve meyve kalitesi yönünden vazgeçilmez bir mikro besleyici olduğunu belirtiyor. Yazı dizimizin son bölümünde borun tarımda kullanımını inceliyoruz.

Dünya bor tüketiminin yüzde 15’den fazlası tarım sektöründe kullanılıyor. Tarımda mikro besleyici olarak kullanılan bor madeninin verimliliğe katkı sağlayacağı belirtiliyor. Borun gübre haline getirilerek satılmasının, hem tarıma hem de ülke ekonomisine katkısı büyük olacak. Geçen şubat ayında toprağın yapısına göre, ürünün çeşidine göre ve yağış alma durumuna göre değişecek şekilde üç farklı borlu gübre geliştirildiği duyurulmuştu.

Bor bitkilerde hücre duvarlarını güçlendirerek sağlam bir yapıya sahip olmasını sağlıyor. Meyve ve tohum oluşumunda aktif rol oynuyor. Tabi ihtiyaca göre ve uygun dozda kullanıldığında. Bor gübresi, yasağın kaldırıldığı kenevir bitkisini yetiştirirken de verimi artırıyor.

Gübre Üreticileri İthalatçıları İhracatçıları Derneği (GÜİD) Metin Güneş, Aydınlık’ın sorularını yanıtladı.

Türkiye’nin tarım ülkesi olduğuna dikkat çeken Metin Güneş, verim ve kaliteli ürün için gübrelemenin şart olduğunu söyledi. Gübresiz tarımda istenilen verim ve kaliteye ulaşılamayacağını bildiren Güneş, “Gübrelemede temel esas öncelikli olarak toprak analizinin yapılmasıdır” dedi.

Yapılan toprak analizi neticesinde yetiştirilecek bitkinin besin maddesi ihtiyaçları hesaplanarak iklim, sulama şartları gibi bir çok etken dikkate alınarak gübreleme programları hazırlandığını söyleyen Güneş, şöyle konuştu:

“Herhangi bir bitki besin maddesi için tek başına verimi, kaliteyi artırır gibi bir şey söylemek mümkün değildir. Bir çok alanda kullanılan önemli bir maden olan borun tarımda kullanımıyla ilgili tek başına verim ve kaliteyi artırır gibi bir söylemde bulunmak asla doğru olmaz.”

‘GÜBRELEME BİR BÜTÜNDÜR’

Güneş, herhangi bir bitki besin maddesinin az olmasının, diğer besin maddelerinin de alınımını etkilediğini hatırlatarak, şöyle sürdürdü:

“Bu nedenle bor eksikliği olması bir sorundur, mutlaka giderilmesi gerekir. Ayrıca bitki besin maddelerinin fazla olması veya yüksek dozda kullanımı birçok zarara neden olabilir. Borun fazla kullanılması bitkilerde toksiteye neden olur. Bu nedenle kullanımı konusunda hassasiyet gösterilmelidir. Bor eksikliği en çok ayçiçeği, şekerpancarı, çay, pamuk, ıspanak, kereviz, üzüm ve soyada görülüyor. Gübrelemenin bir bütün olduğu, her bitki besin maddesinin ihtiyaca göre hesaplanarak verilmesi gerekliliğinden yola çıkarak ‘bor kullanımı tarımda yüzde 20 verim artışı sağlıyor’ şeklinde çıkan haberlere itibar etmemek gerekir.”

İHTİYACA GÖRE UYGULANMALI

Ülkemizde ve dünyada gübre pazarının büyük bir kısmını klasik gübreler denilen ‘azotlu, fosforlu’ gübreler oluşturuyor. Bunları potasyumlu gübreler takip ediyor. Ülkemizde ve dünyada satılan damla sulama ve yaprak gübrelerinin içerisinde ‘ppm’ düzeyinde genellikle bor bulunuyor. “Mikro besin maddesi veya mikro element adı altında satılan gübreler bor içerir” diyen Güneş, şöyle konuştu:

“Ayrıca yüksek oranda bor içeren gübreler de mevcuttur. Mikro element olarak satılan bor gübresi yardımcı, katkı yapan bir ürün olup, eksikliğinin görülmesi veya bitkinin ihtiyaç durumuna göre mutlaka uygulama yapılmalıdır. Doğru zamanda doğru miktarda doğru gübreyi kullanmak oldukça önemlidir. Yanlış gübreleme yapmak verim ve kaliteyi olumsuz etkileyeceği gibi toprak yapısının bozulmasına, yeraltı su kaynaklarımızın kirlenmesine sebep olur.”

‘İŞLENMİŞ BOR EKONOMİMİZE KATKI SAĞLAR’

Borun tüm alanlarda işlenerek satılması gerektiğine işaret eden Güneş, “Nihai ürün haline getirilerek tüm dünyaya satışının yapılması önemlidir. Ürünlerin işlenmiş ürün olarak satılması hem istihdama katkı sağlayarak hem de katma değeri yüksek ürünlerin satışından daha yüksek gelir elde edileceğinden rezervlerinin büyük çoğunluğunu elimizde bulundurduğumuz bor madeni ülke ekonomimize yüksek oranda katkı sağlar.”