Taha Akyol, kendilerini polis ve savcı olarak tanıtarak 'FETÖ operasyonu' ile korkutan şahıslara, 10 bin dolar ile 320 bin lirasını kaptırmıştı.

Paraları dolandırıcılara Taha Akyol'un oğlu Ahmet Ertuğrul Akyol, elleriyle teslim etmişti. Olay sonrası ise şüpheli 3 sanık tutuklanmıştı. İşte o sanıklar tahliye oldu. 

 

Karar davası görüldü

Sanıkların yargılandığı dava bugün karara bağlandı.

İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada tutuklu sanıklar Engin Kaya ve Ersin Deli ile sanıkların avukatları hazır bulunurken, tutuklu sanık Halil Beyret duruşmaya tutuklu bulunduğu cezaevinden SEGBİS aracılığıyla katıldı.

Polis memuru tanık ifadesi verdi

Duruşmada tanık olarak ifade veren polis memuru İ.Ç., olay günü kendilerine Taha Akyol’u dolandıracaklarının bilgisinin geldiğini ve buna engel olmak üzere önce bankayla irtibat kurduklarını, bildiği kısmın yalnızca bu olduğunu ifade etti. Tanık memur, bankayı kendilerinin aramasının ardından hesabın bloke edildiğini belirtti.

Suçlamaları kabullenip ‘pişmanız’ dediler

Duruşmada itirafta bulunmak istediğini söyleyerek savunma yapan tutuklu sanık Halil Beyret, "Bu işi ben, Engin ve Ersin beraber yaptık. Ben bu olayı İbrahim Ural adlı şahısla, kendisinin aracılığıyla yaptım. Kendisi Şanlıurfa Cezaevi'nde tutukludur. Onunla yaptığımız tek iş bu. İşi bana İbrahim verdi, bana akıl veren İbrahim Ural’dır.’’ dedi.

17 yılla yargılama talep edildi

Duruşmada mütalaasını açıklayan cumhuriyet savcısı, sanıkların mağdur Ahmet Ertuğrul Akyol’dan 10 bin dolar ve 320 bin 360 lira temin etmeleri gerekçesiyle ‘nitelikli dolandırıcılık’ suçundan 3’er yıldan 10’ar yıla kadar, mağdur Taha Akyol’a yönelik eylemlerinin ise teşebbüs aşamasında kalması ve zararın hazırlık aşamasında giderilmesi dolayısıyla ‘nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs’ suçundan 2 yıl 3’er aydan 7 yıl 6’şar aya kadar olmak üzere toplamda 5 yıl 3’er aydan 17 yıl 6’şar aya kadar hapisle cezalandırılmalarını talep etti.

Davanın karara bağlanmasının öncesinde son sözleri sorulan sanıklar, beraatlerini istedi.

Tahliye oldular

Heyet, sanıkları mağdur Taha Akyol’a karşı ise işledikleri suçun teşebbüs aşamasında kalması dolayısıyla ‘nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs’ suçundan, etkin pişmanlık hükümleri uygulanarak 1 yıl 6 ay 22’şer gün hapis cezası ile 12 bin 500’er lira adli para cezasına çarptırdı.

Mahkeme, tutuklu sanıkları tutuklulukta geçirdikleri süre ve aldıkları ceza miktarı nedeniyle yurt dışına çıkış yasağı şartıyla tahliye ederken, ayrıca sanık Halil Beyret’in ifadelerinde geçen İbrahim Ural hakkında, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulmasına karar verdi.

İddianame

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Taha Akyol ve oğlu Ahmet Ertuğrul Akyol müşteki olarak yer almıştı. İddianamede, görüntüler üzerinde yapılan incelemede, 16 Eylül 2020'de müşteki Ahmet Ertuğrul Akyol ile buluşan şahsın sanık Engin Kaya olduğu, diğer sanık Ersin Deli'nin Engin Kaya'yı takip ettiği, Engin Kaya'nın elinde beyaz bir poşetle yürüdüğü ve beraber hareket ederek kamera açısından çıktıklarının tespit edildiği açıklanmıştı.

Taha Akyol paraları geri aldı

17 Eylül tarihli canlı teşhis tutanağına göre müşteki Ahmet Ertuğrul Akyol'un, Engin Kaya isimli şahsı kesin olarak teşhis ettiği ve sanıklardan Halil Beyret'in üzerinde bulunan bin 865 TL'nin ise şüpheli Engin'in üzerinde çıkan paralarla birbirlerinin devamı olacak şekilde seri numaralara sahip olduğu belirtilmişti. Sanıkların suçu kabul etmeyerek olayla herhangi bir ilgilerinin olmadığını söylediklerinin anlatıldığı iddianamede, sanıklardan ele geçirilen 10 bin dolar ile 247 bin 400 TL'nin müşteki Ahmet Ertuğrul Akyol'a teslim edildiği kaydedilmişti.

Şikayetten vazgeçti

İddianamede, 13 Kasım tarihinde ise müşteki Akyol'un hesabına 73 bin TL'nin de yatırıldığına ilişkin makbuzu sanık tarafının sunduğu ve müşteki Akyol'un avukatının aynı gün verdiği dilekçe ile şikayetinden vazgeçtiği belirtilmişti. İddianamedei sanıkların ‘nitelikli dolandırıcılık' suçunu işlediklerinin anlaşıldığı aktarılmıştı. Suçu teşekkül halinde işleyen şüphelilerin 4,5 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması istenmişti. Suç zararının iadesi ve şikayetten vazgeçilmesi nedeniyle etkin pişmanlık hükümleri uygulanması gerektiği de kaydedilen iddianamede, şüpheliler hakkında 1 yıl 6 ay ile 5 yıl arasında değişen hapis cezası talep edilmişti.