Necip Hablemitoğlu cinayetine ilişkin davanın bugünkü duruşmasında eski istihbaratçı Enver Altaylı savunma verdi. Bir dönem MİT içerisindeki CIA yanlılarından olan Altaylı, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in talimatıyla Hablemitoğlu'nu Levent Göktaş'ın ekibine öldürttüğü iddiasını reddetti. 

İddianamede cinayet organizasyonunda yer aldığına ilişkin herhangi bir bulgunun olmadığını savunan Altaylı, "Hablemitoğlu cinayeti ile ilgili zerre bir bilgim ve katkım yoktur. Eğer varsa Allah'ın laneti benim ailemin ve çocuklarımın, torunlarımın üzerine olsun. Bu namussuzca bir iftiradır" dedi. 

Çin ve Rusya'nın Türkiye'nin Orta Asya Türk cumhuriyetleri üzerindeki etkisini kırmak için yıllarca istihbarat faaliyetinde bulunduğunu, kendisinin de bu durumu deşifre ettiği için hedef olduğunu savunan Altaylı, isminin bu davaya siyasi saiklerle monte edildiğini ileri sürdü.  

MUSTAFA ÖZCAN DOSTUMDUR 

'FETÖ yöneticiliği' ve 'casusluk' suçlarından daha önce ceza alan Enver Altaylı, örgüt elebaşlarından Mustafa Özcan'la görülüyor. 

Ankara 28. Ağır Ceza Mahkemesindeki ifadesinde, FETÖ elebaşlarından Mustafa Özcan'ı tanıdığını kabul eden Altaylı, bu kişiyle 20022003 döneminde 43 kez gerçekleşen telefon irtibatının hayatın doğal akışına uygun olduğunu kaydetti. "Mustafa Özcan dostumdur" diyen Enver Altaylı şunları söyledi:

"Süleyman Demirel bir gün aradı, 'Orta Asya'dan bir grup öğrenci gelecek onlarla irtibatını Diyanet görevlisi Mustafa Özcan sağlayacak' dedi. O zamandan beri tanışırız. Hayatımın hiçbir döneminde Fetullah Gülen ile de görüşmedim. Ama Mustafa Özcan ile cinayet öncesi ve sonrasında defalarca görüştüm. Bu görüşmeler Hablemitoğlu ile alakalı değildi. 

2013 yılından önce Mustafa Özcan ile sık sık görüşürdük. O dönem Türkiye'de bu şahıslar devletin itibar ettiği şahıslardı. Savcıya verdiğim ifade de bunları detaylı anlattım. Benim dünyanın en iyi istihbaratçısı olduğum söyleniyor. Böyle biri telefonda cinayet planlayacak, Mustafa Özcan ikna edememiş ki, defalarca konuşmuşlar. Böyle bir şey mümkün mü? Aramızda bir dostluk ilişkisi var." 

GÖKTAŞ İLE GÖRÜŞTÜĞÜMÜ HATIRLAMIYORUM

Enver Altaylı

"Benim, cemaatten hiçbir zaman bir talebim olmadı. Bankalarından aldığım bir tek kuruş kredi yok. Benim cemaate yakın televizyonlardan bir tanesinde yaptığım bir program yok. Onun dışındaki kanalların tamamı benimle program yaptı. Özcan ile görüşmek hayatın olağan akışına aykırı olabilir ama benim dostluk ilişkim çerçevesinde gayet normaldir. Hadi diyelim ki, Özcan ile cinayet konusunda görüştüm. Cinayet öncesi görüşmelerimizde bunu konuştuk diyelim. Peki cinayet sonrasında neden görüşmeye devam ettik? 

Cinayetin ardından maç programlarındaki değerlendirmeler gibi cinayeti mi değerlendirdik? Ayrıca Levent Göktaş ile görüşmem hakkında hukuki bir delil yoktur. Cinayete azmettirmem iddiasına ilişkin görgüye dayanan bir tanıklık yoktur. Aradan 20 yıl geçmiştir. Görüşsem dahi görüşmenin içeriğini hatırlamam mümkün değildir."

TELEFONDA 'HABLEMİTOĞLU' ADI GEÇMEDİ

Mustafa Özcan ile telefon trafiğini doğrularken aynı zamanda HTS kayıtlarının güvenilir olmadığını ileri süren Altaylı, hiçbir sanıkla Hablemitoğlu'nun adının geçtiği bir görüşme yapmadığını iddia etti. 

Davanın firari sanıklarından Ali Serhat Ilıcak'ın yakın dostu olduğunu ifade eden Altaylı, cinayetle Ilıcak arasındaki görüşmelerinin arasında bağ kurulmasının maddi delillere dayanmadığını iddia etti.

Altaylı, "Çok sayıda görüşmem olan bir diğer kişi de Aydın Köstem. Köstem, 90'lı yıllardan bu yana arkadaşım. Sadece cinayetin olduğu tarihlerde değil, ondan önceki ve sonraki tarihlerde de çok sayıda görüşmem olmuştur. Şahsi hukukum olan Köstem ile 2002 yılında görüşmüş olmam ne gibi şüphe oluşturabilir?" ifadelerini kullandı.

Sanık Köstem ile arasındaki para transferinin cinayetle ilişkilendirilemeyeceğini savunan Altaylı, Köstem ile çeşitli yıllarda ticari işleri olduğunu ileri sürdü.

Duruşmaya 20 Şubat'ta Altaylı'nın çapraz sorgusuyla devam edilecek.