Fetullahçı Terör Örgütü; Müslüman rolü yaparak üyelerini mankurtlaştırıp birer vatan hainine çevirdi.

Ergenekon ve Balyoz kumpaslarında sahte dokümanlarla binlerce insanı hapsetti. Çalıntı sorularla kamuya girip 100 binlerce insanın hakkını yedi.

Gazeteci Hrant Dink ve Haydar Meriç’i, Rus Büyükelçi Karlov’u öldürdü. İşlediği cinayetleri başkalarının üzerine yıkmaya kalktı. Düşman gördüğü kesimlere her türlü yalanı söyledi ve iftira attı.

15 Temmuz gecesi de “Atatürkçü” kılığına bürünüp TSK içindeki üyeleriyle darbeye kalkıştı. 252 insanımızı tank mermileri, F16 uçaklarından attığı bombalarla katletti. 2 bin 500’den fazla insanımızı yaraladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı öldürmeye çalıştı. Kurtuluş Savaşı’nda işgalci Yunanistan’ın bile yapmadığı şekilde TBMM’yi bombaladı.

FETÖ’NÜN SİYASİ KUMPASLARI

2010’da CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’a kaset kumpası kurdu, 2011’de kaset şantajı ile 10 MHP genel başkan yardımcısının istifasına neden oldu. En son 14 Mayıs 2023 seçimleri öncesi de Muharrem İnce’nin 10 milyon dolar aldığına dair sahte belgeyi üretti ve porno montaj kaset ile adaylıktan çekilmesine sebep oldu.

Din dahil her inancı, her değeri kullandı. Tüm bu kötülüklerden sonra yine hukuku, demokrasiyi kullanıyor ve her fırsatta “mağdur” rolüne bulunuyor. Bunun için hiçbir fırsatı kaçırmayan FETÖ, şimdi de Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde ortaya çıktı.

FETÖ Altın Portakal’a da sızdı

KILIÇDAROĞLU’NUN SÖZÜ MÜ?

Kanun Hükmü” adlı bir belgesel ile festivale sızdı ve sanat camiasını karıştıran büyük bir kaos yarattı. 14 Mayıs seçimleri sürecinde Kemal Kılıçdaroğlu’nun “KHK’lıları iade edeceğiz” sözünün gereği midir bilinmez, CHP’li Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın organize ettiği Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde KHK’lıları mağdur gösteren “Kanun Hükmü” isimli belgesel festival programına dahil edildi.

Belgesel, “mağdur” iki kişinin hikayesi gibi aktarılsa da asıl meselenin tüm KHK’lıları aklama olduğu anlaşılıyor. Belgeselin ilk sahnesinde yer alan şu ifadeler asıl amacın iki “mağdur”un hikayesinin anlatılması değil, FETÖ ve PKK bağlantısı nedeniyle ihraç edilenlerin tamamını aklamayı amaçladığını gösteriyor; “Türkiye’de 15 Temmuz 2016’da yaşanan darbe girişiminin ardından OHAL ilan edildi. 150 binden fazla kamu çalışanı ihraç edildi. 50.400’ün üzerinde kişi tutuklandı. İşinden atılan yüzlerce insan yaşamına son verdi.”

BÖCEK DESTEK VERDİ

Belgeselin festival programına alınması firari FETÖ’cüler ve FETÖ’nün sosyal medya hesapları tarafından sevinçle karşılandı. Durumun anlaşılması üzerine belgesel CHP’li Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından organize edilen festivalin yarışma programından çıkarıldı. Bunun üzerine, jüri üyeleri çekilme kararı aldı.

Bu da yetmedi, yapımcı ve yönetmenler de eserlerini festivalden çekti. Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkanı Muhittin Böcek, dün (28. 09. 2023) saat 01.46’da attığı tweet ile festivalin seçici kurullarının oluşmasında, jürilerin belirlenmesinde, filmlerin içeriğine ve filmlerin ödül kazanmasında ya da kazanmamasında dahli olmadığını belirtirken sansüre karşı olduğunu belirterek festivale desteğini açıkladı. Festivalin Twitter sayfasından saat 07.30’da atılan tweet ile belgeselin yeniden festival programına dahil edildiği duyuruldu.

BAKANLIK FESTİVALDEN ÇEKİLDİ

Bunun üzerine Kültür ve Turizm Bakanlığı saat 09.51’de Twitter hesabı üzerinden yaptığı şu basın açıklamasıyla festivale verdiği desteği geri çektiğini duyurdu; “60. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde FETÖ terör örgütü propagandası yapılmasına vesile olunması son derece üzücüdür. Sanatın provokasyon unsuru olarak kullanılması çabasının bir parçası olmuyor ve festivalden çekilmiş bulunuyoruz.”

FETÖ Altın Portakal’a da sızdı

ALIN SİZE RAKAMLARLA KHK GERÇEĞİ

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın FETÖ propagandası nedeniyle desteğini çekmesine rağmen belgeselin CHP’li Antalya Belediyesi’nin organizasyonundaki festival programına alınması FETÖ’cülerde tekrar büyük sevinç yarattı. Akşam saatlerinde yeniden belgeselin festival programından çekildiği açıklandı.

Ortaya ise sanat adına büyük bir kaos kaldı. Elbette bunun sorumluluğu konudan habersiz olan ve sanat adına hareket eden juri üyelerinin, yapımcı ve yönetmenlerin değil bu belgeseli festivale dahil edenlerindir. Belgesel gösterilsin ya da gösterilmesin tek başarılı olan, propagandasında başarılı olan FETÖ’dür. FETÖ böyledir; sızar, böler ve parçalar...

FETÖ Altın Portakal’a da sızdı

Kılıçdaroğlu ve adamlarının, CHP’nin başında olduğu için işbirliği yaptıkları FETÖ ve KHK’lılar konusundaki tutumlarını biliyoruz. Bu konuda tavır alan jüri, yapımcı ve yönetmenlerine yardımcı olur diye “masum” olarak gösterilen KHK’lıların kim olduklarını göstermek için net rakamlar vereceğim: 15 Temmuz 2017 darbe girişiminden sonra KHK ile ihraç edilenlerin itirazlarını değerlendirmek için Olağanüstü Hal Komisyonu kuruldu. OHAL Komisyonu 12 Ocak 2022 günü itibarıyla yapılan tüm itiraz dosyalarını inceleyip karara bağlayarak görevini sonlandırdı. Buna göre 12 Ocak 2023 tarihi itibarıyla 127 bin 929 başvurunun 17 bin 960’ı kabul edilirken, 109 bin 332’si reddedildi. Ret gerekçeleri ise şunlar;

KHK’lıların 102 bin 282’inin yani yüzde 95’i hakkında terör soruşturması ya da kovuşturması var.

KHK’lıların 58 bin 955’i yani yüzde 55’i bu terör suçlarından, mahkemeler tarafından mahkûm edilmiş.

KHK’lıların 53 bin 807’si yani yüzde 50’si FETÖ’nün kuruluşlarına para transfer etmiş, mali destek sağlamış.

KHK’lıların 43 bin 190’ı yani yüzde 40’ı FETÖ elebaşı Gülen’in talimatıyla Bank Asya’da yeni hesap açmış ya da var olan hesabına para yatırmış.

KHK’lıların 37 bin 509’u yani yüzde 35’i, örgütün kripto haberleşme sistemi Bylock ve Eagle kullanıcısı.

KHK’lıların 31 bin 33’ü yani yüzde 29’u Emniyet mahrem yapılanma üyesi.

KHK’lıların 27 bin 492’si yani yüzde 26’sı FETÖ’ye bağlı dernek, vakıf, sendikalara üye/yöneticisi.

KHK’lıların 17 bin 980 kişi darbe davalarında yargılanıyor ya da cezalandırılmış.

KHK’lıların 13 bin 322 kişi hakkında sabit hat ve operasyonel GSM hattı kullanım bilgisi bulunuyor.

KHK’lıların 5 bin 456’sı yani yüzde 5’i FETÖ’nün mahrem imamlar yapılanması üyesi.

Ne olursa olsun, kim olursak olalım, FETÖ’nün; din, demokrasi, ifade özgürlüğü, hukuk ve medya gibi sanatı da sadece vatana ihanet amaçları için araç olarak kullanmasına alet olmayalım.

En önemlisi onların operasyon aracı olmayalım. 

Hürriyet