İzmir’in tarihi Kemeraltı Çarşısı’ndaki Salepçioğlu İşhanı, 2024’ün Ağustos ayından bu yana ihalelerle gündeme gelirken, 150 esnafın ve 600 çalışanın verdiği mücadele tüm Türkiye’nin dikkatini çekti. Üç kez iptal edilen ihaleler, esnafın dirayetini ve kararlılığını gözler önüne serdi. Son olarak 21 Ocak’ta Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile yapılan kritik görüşmede alınan kararlar, sürecin yeni bir başlangıca evrilmesini sağladı. Ancak, bu kazanım yalnızca esnafın değil, kamu vicdanının da kazanımıdır.

İHALE İPTALLERİ VE ESNAFIN DİRENİŞİ

20 Ağustos 2024, 17 Aralık 2024 ve 22 Ocak 2025 tarihlerinde yapılması planlanan ihaleler, esnafın kararlı duruşu ve kamuoyu baskısıyla iptal edildi. Salepçioğlu İşhanı’nın vakfiyesinde “ticarethane” olarak kullanılacağı açıkça belirtilmişken, ticaret+turizm (otel) işleviyle ihaleye çıkarılması, esnafı ve kamu vicdanını yaraladı. Özellikle TARKEM A.Ş. adıyla anılan bu projelerin şeffaflık eksikliği ve karanlık bağlantıları, halkta derin bir güvensizlik yarattı.

TARKEM A.Ş. gibi şaibeli yapılarla ilişkili olduğu iddiaları, ihale sürecine dair soru işaretlerini artırdı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın “TARKEM artık kendi ayakları üzerinde durmalıdır; belediyeden yardım almayacaktır.” açıklaması ve kamuoyu baskısıyla TARKEM Müdürü Sergenç İnerler’in istifası, bu yapının üzerindeki soru işaretlerini daha da güçlendirdi.

KRİTİK GÖRÜŞME: ESNAFIN SESİ BAKANLIĞA ULAŞTI

21 Ocak 2025’te esnaf, Ankara’da Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile bir araya geldi. Toplantıda iki temel konu masaya yatırıldı:

Esnafın sürecin dışında bırakılması ve mağdur edilmesi,

Vakfiyeye aykırı planlamalar ve TARKEM bağlantıları.

Bakan Ersoy, esnafın yaşadığı mağduriyeti kabul ederek, vakfiye ruhuna aykırı otelturizm projelerinin derhal durdurulması gerektiğini belirtti. Bakanlık, esnafın içinde yer alacağı bir çözüm sürecinin başlatılması için talimat verdi ve 22 Ocak ihalesi iptal edildi. Bu müdahale, kamu vicdanını yaralayan hataların düzeltilmesi için önemli bir adım olarak kaydedildi.

ESNAFIN MÜCADELESİ: BİRLİKTE DAHA GÜÇLÜ

Salepçioğlu İşhanı esnafı, sürecin başından bu yana birlik içinde hareket ederek örnek bir mücadele sergiledi. Kemeraltı Çarşı Esnaf Koruma Derneği’nin kurulması, siyasi partilerle yapılan görüşmeler ve medya desteğiyle bu mücadele İzmir’i aşarak ulusal bir mesele haline geldi.

Sürecin başından beri Vatan Partisi Genel Başkanı Sayın Dr. Doğu Perinçek ve Vatan Partisi İzmir İl Teşkilatı’nın desteği ile Ulusal Kanal’da düzenlenen programlar, Aydınlık Gazetesi’nin manşet haberleri ve NvarNyokİzmir, Haber Ege Gazetesi ve diğer medya organlarının desteği, esnafın haklı mücadelesinin geniş kitlelere ulaşmasını sağladı. Vatan Partisi Genel Başkanı Dr. Doğu Perinçek, basın açıklaması yaparak TARKEM’de, MOSSAD bağlantılı isimler tespit ettiklerini belirtmişti.

Ancak süreçte, bazı siyasetçilerin esnafa yalnızca “destek oluyormuş gibi” davranıp, gerçekte hiçbir çözüm üretmemesi dikkat çekti. Bu durum, gerçek destekçilerin kim olduğunu ve yalnızca sözde kalan vaatlerin sahiplerini kamuoyunun daha net görmesine yardımcı oldu.

TARKEM VE KARANLIK BAĞLANTILAR

Süreç boyunca TARKEM A. Ş.’nin karanlık bağlantıları ve şaibeli ilişkileri, esnafın ve kamuoyunun tepkisini çekti. Özellikle, İsrailli bir ekip ile ilişkilendirilen ve Kemeraltı’nda bir iskân politikası güttüğü iddiaları, bu yapının üzerindeki soru işaretlerini artırdı. İzmir Vakıflar Bölge Müdürü Tahir Emre Can’ın Salepçioğlu Camii İmam Lojmanı’nı TARKEM A.Ş.’ye devretmesi, bu yapının kamu kaynakları üzerindeki etkisini ve bölgedeki stratejik hedeflerini tartışmaya açtı.

YENİ BİR BAŞLANGIÇ MI?

Bugün itibariyle, Salepçioğlu İşhanı’nda yanlışlarla başlayan süreç, Kültür ve Turizm Bakanı’nın müdahalesiyle yeni bir yola girmiş görünüyor. Ancak, bu başlangıcın gerçek bir çözüme dönüşüp dönüşmeyeceği, esnafın haklarının korunması ve vakıf ruhuna bağlı kalınmasına bağlıdır. Bakanlık talimatlarıyla yapılan değişiklikler, umut verici olmakla birlikte, sürecin yakından takip edilmesini gerektiriyor.

Esnafın, TARKEM gibi karanlık yapılar ve onları koruyan siyasi demir kubbeye karşı verdiği mücadele, yalnızca Salepçioğlu İşhanı için değil, İzmir’in tarihi dokusu ve vakıf kültürünün korunması için de bir örnek teşkil etmiştir.

ESNAFIN SESİ HALKIN VİCDANIDIR

Salepçioğlu İşhanı esnafının mücadelesi, sadece bir hak arayışı değil, aynı zamanda bir vicdan hareketidir. Bu ses, yalnızca İzmir’in değil, Türkiye’nin her köşesindeki adalet arayışına ilham olmuştur. Çünkü vakıf kültürü, yalnızca taş binalardan ibaret değildir; o, insan hikayelerinde, emeğin onurunda ve adaletin vicdanında hayat bulur.

Bu süreçte gerçek destekçilerin ve yalnızca “destek oluyormuş gibi” yapanların ayrımı netleşmiştir. Esnafın hak ettiği çözümleri görmek için mücadeleye devam edeceğiz. Kemeraltı’nın tarihi ve vakıf kültürü, rant projelerine kurban edilemeyecek kadar değerlidir.