Ekonomik kriz sürüyor. Alınması gereken kararlar var. Ama hâlâ ayak sürünüyor.

Zaman geçtikçe de maliyet artıyor.

İşin garibi bu durum kimsenin umurunda da değil.

Ekonomiyi değil, “birilerini kurtarma” çabası öne çıkıyor.

Bu da zaten çok az olan güveni bitiriyor.

KURTARMA

İstanbul Finans Merkezi.

İşler iyi gitmedi.

Şimdi Varlık Fonu projeyi devralıyor.

Türkiye Varlık Fonu Genel Müdürü Zafer Sönmez, projeyi “stratejik yatırım” ilan etti.

Ağaoğlu, İntaş ve YDA’ya 1 milyar 670 milyon lira ödenecek.

Tepki büyük.

“Stratejik yatırım” tanımlamasına itiraz var.

Açıkçası üç firma kurtarıldı.

Hem de kamu kaynağı kullanılarak.

FAİZLER

Konut kredilerinde faizler düşürüldü.

Normal kredi faizleri yüzde 20 civarında.

Ama konut için yüzde 0,99.

Şimdi de otomotiv kredileri indirildi.

Aylık yüzde 0,490,69.

Yıllık 78 arası.

Krediyi hangi bankalar veriyor?

Devlet bankaları.

UCUZ KREDİ

Kulislerde ilginç olaylar anlatılıyor.

Uyanık firmalar bir yol bulmuş.

Birbirinden konut alıyorlar

Tabi kredi ile.

Danışıklı dövüş.

Yıllık yüzde 20 yerine;

Aylık yüzde 0,99, yıllık yüzde 12’den kredi kullanıyorlar.

ZARARI KİM ÖDÜYOR?

Aynı durum otomotiv için de geçerli.

Kamu bankaları yüzde 1617’den mevduat topluyor.

Yüzde 12’den birilerine kredi veriyor.

Zararı kim ödeyecek?

Devlet, hazine...

ÜRETİME DESTEK

Söylemekten bıktık.

Eldeki kıt kaynaklar çarçur ediliyor.

Uzun vadeli plan yok.

Günü kurtarma politikası uygulanıyor.

Bütçe, kamu varlıkları, bakkal hesabı ile harcanıyor.

Oysa ki Türkiye’nin ihtiyacı belli.

Üretimin desteklenmesi.

Ama bu konuda atılmış ciddi bir adım yok.

GELEN HABERLER KÖTÜ

Gelen haberler iyi değil.

Sanayi durma noktasında.

Çiftçi ekim yapmakta zorlanıyor.

Ekili tarlaların miktarı azalıyor.

Besiciler işi bırakma noktasına gelmiş.

Erzincanlı süt üreticisi isyanda.

“İneğimiz 1 litre süt için 1 lira 75 kuruşluk yem tüketiyor. Ama sütümüzü 1 lira 95 kuruşa zor satıyoruz” diyorlar.

Birçok üretici kararını vermiş.

İnekleri satmak için kasapta sıra bekliyorlar.

BÜYÜME VE İŞSİZLİK

Büyüme verileri de kötü.

IMF Türkiye raporunda 0,25 büyümeden söz ediyor.

Bazıları bunu işler düzeliyor diye savunuyor.

Ama doğru değil.

İş aramaktan vazgeçenler çoğalıyor.

Genç işsizlerin sayısı artıyor.

Gerçeği görelim.

Türkiye için yüzde 5’in altı büyüme işsizlik artışı demek.

Durum bu!

Ama ekonomide garip şeyler oluyor.


Aydınlık