Kılıçdaroğlu’nun birbirini tekzip eden açıklamalarından biri de İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na yönelik iddialar üzerine İçişleri Bakanlığı tarafından müfettiş görevlendirilmesi konusunda yaşandı.

İBB’ye yönelik iddiaları araştırmak üzere İçişleri Bakanlığı tarafından müfettiş görevlendirilmesine sert tepki gösteren
Kılıçdaroğlu, Ulaştırma Bakanı Adil Karaismailoğlu’nun canlı yayında iddialarını çürütmesi üzerine ise İçişleri Bakanlığı müfettişlerini göreve çağırdı. Kılıçdaroğlu, “İçişleri Bakanlığı müfettişleri gelse savcıdan bu belgeyi alsa” dedi.

KILIÇDAROĞLUDİAYDER TOPLANTISI

Öcalan’ın talimatıyla kurulan ve PKKKCK’nın şehir yapılanması arasında yer alan DİAYDER, terör örgütü tarafından alternatif Diyanet İşleri Başkanlığı olarak yapılandırılmış. PKK’nın talimatıyla birçok eylemlerde yer alan DİAYDER’e yönelik açılan davada 5’i İBB çalışanı olmak üzere 23 kişi yargılanıyor.

Kılıçdaroğlu’nun, başta DİAYDER olmak üzere terör örgütleriyle irtibat ve iltisaklı olduğu iddia edilen kişilerin İBB’de işe alındığı iddialarını incelemek üzere İçişleri Bakanlığı tarafından müfettiş görevlendirilmesine sert tepki göstermesinin nedeni anlaşıldı.

İDDİANAMEDE YER ALIYOR

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kabul edilen DİAYDER iddianamesinden Kılıçdaroğlu çıktı. CHP Lideri’nin PKK’nın şehir yapılanmasında yer alan DİAYDER üyeleriyle toplantı yaptığı belirlendi. Hürriyet yazarı Nedim Şener’in CNN Türk canlı yayınında açıkladığı toplantıya ilişkin tapeler iddianamenin 166’ncı sayfasında yer alıyor. Tabii bu bir iddianame. Gerçekler, yargılama sonucunda ortaya çıkacak.

İŞTE O TAPE

Şüphelilerden Enver Karabey’in iddianamede yer alan telefon konuşmasında seçimlerden önce Kılıçdaroğlu ile İmamoğlu’nun, PKK’nın şehir yapılanmasında yer aldığı iddiasıyla hakkında dava açılan DİAYDER yöneticileriyle toplantı yaptığı ortaya çıktı.

“İMAMOĞLU bizimle toplantı yaptı. Seçimden önce KILIÇDAROĞLU ile beraber, onlar da bizi hafife almıştı. Fakat bizim sorduğumuz sorulara karşı, bizim sunduğumuz stratejiye karşı adamlar itiraf etti. İMAMOĞLU, hem gazetede hem de bir televizyon programında dile getirdi. Dedi ki: ‘Ben Safii imamlarıyla toplantı yaptım, bana birer el oldular adeta.’”

Bu konuşma İBB’nin açtığı cenaze imamı ve gassal alımıyla ilgili ilan üzerine gerçekleşiyor. DİAYDER yöneticileri “Melle” ismini verdikleri üyeleriyle irtibat kurup İBB’de işe alınacaklar hakkında bilgi veriyorlar.

Konuşmanın ilerleyen bölümünde Enver Karabey, ”KILIÇDAROĞLU ile Şişli’deki yaptığımız toplantıda, ‘Ben bilmiyordum bu meseleler bu toplantıda konuşulacağını, yoksa dosya ile hazırlıklı gelirdim‘ dedi. O kafasından, ya simdi birkaç imamdır diye düşündü. Bizim bu kadar donanımlı olacağımızı zannetmiyordu” diyor.

İŞTE BELGESİ

CHP yöneticilerinin alışkanlığıdır. Şimdi yine hayal mahsulü iddialar diye açıklama yapabilirler. Onları yormamak için şimdiden iddianamenin ilgili bölümlerini yayınlıyorum.

ENVER KARABEY: Muhakkak senin bu söylediğine karşı şunu söyleyebilirim.

İMAMOĞLU bizimle toplantı yaptı. Seçimden önce KILIÇDAROĞLU ile beraber, onlar da bizi hafife almıştı. Fakat bizim sorduğumuz sorulara karşı, bizim sunduğumuz stratejiye karşı adamlar itiraf etti.

İMAMOĞLU, hem gazetede hem de bir televizyon programında dile getirdi. Dedi ki: “Ben Safii imamlarıyla toplantı yaptım, bana birer el oldular adeta.”

HAMZA AYDEMİR: Evet Safii imamı alımı yapacağını söyledi.

ENVER KARABEY: KILIÇDAROĞLU ile Sişli’deki yaptığımız toplantıda, “Ben bilmiyordum bu meselelerin bu toplantıda konuşulacağını, yoksa dosya ile hazırlıklı gelirdim” dedi. O kafasından, ya simdi birkaç imamdır diye düşündü bizim bu kadar donanımlı olacağımızı zannetmiyordu.

İBB BİZDEN GASSAL İSTİYOR

DİAYDER’in mali işlerinden sorumlu olduğu iddiasıyla yargılanan Rıza Oğur’la ilgili iddianameden iki bölümü aktaracağım.

RIZA OĞUR: Beni dinle. Büyükşehir Belediyesi bizden gassal istiyor. Herhangi bir şey istemiyor. Kadroya yerleşeceksin, ölü yıkayıcı dört binin üstünde maaşı var. Sana uyarsa yarın gel yazdırayım adını.

ABDULLAH ÖZER: Tamam Seyda, ellerinden öperim.

MAAŞIN 4’TE BİRİ ÖRGÜTE

PKK’nın her yerde uyguladığı kural İBB’de işe alınanlara da uygulanmış. İBB’den aldıkları maaşın dörtte birini derneğe ödemişler. Bunu da DİAYDER Başkanı Ekrem Baran ile Rıza Oğur arasındaki konuşmadan öğreniyoruz.

RIZA OĞUR: Mele, Mehmet INAN beni aradı. Dedi ki ben memlekete gitmişim, benim üzerime bir şey yapmışlar maaşımı kesmişler. 3.000 (Üç bin) TL ödemisler, ben ne kadar vereyim bu ay diye sordu. Ben de Mele Ekrem’e sorayım dedim. Yani 3.000 (üç bin) TL almış, ne kadar vereyim dedi.

EKREM BARAN: Yani Seyda’deki eskisiyle bir kıyas yapıp ödesin. Yani mesela geçen aylarda 4.000 (dört bin) TL alınca 1.000 (bin) TL ödüyorsa bu ay 3.000 (üç bin) TL almış, ona göre 700 (yedi yüz) TL versin.

İYİ PARTİ’YE ÖNEMLİ SORU

Tablo bu. Buna rağmen İBB’ye yönelik iddiaları araştırmak üzere müfettiş görevlendirilmesine tepki gösterenlerden biri İYİ Parti yöneticileriydi. Çünkü İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Millet İttifakı adayı olarak seçildi. Ayrıca Meral Akşener tarafından “İkinci Fatih” ilan edilen İmamoğlu, İYİ Parti’nin favori cumhurbaşkanı adayı olarak gösteriliyor. Ancak burada bir sorun var.

İYİ PARTİ’Yİ RAHATSIZ ETMİYOR MU?

Türk milliyetçiliği iddiasını taşıyan İYİ Parti, İBB’de işe alınanları savunmak yerine herkesten önce hesap sorma makamında değil mi? Çünkü İmamoğlu’nun PKKKCK, DHKPC, MLKP gibi terör örgütleriyle irtibat ve iltisaklı olduğu iddia ediliyor. Öncelikle bundan Türk milliyetçiliği iddiasındaki İYİ Parti’nin rahatsız olması beklenir. HDP rahatsız olacak değil ya. ”Bizim oylarımızla seçildiniz ama terör örgütü ile irtibatlı kişileri işe aldığınız iddia ediliyor, bu işin doğrusu nedir?” diye hesap sormaları gerekmez mi? Tutuklu olarak yargılanan İBB çalışanlarından Mehmet Emin Aslan’ın, dört asker ve bir subay çocuğunun şehit olduğu Küçükçekmece’de jandarma servisine yapılan saldırının faili Mehmet Kazım Sevim ile irtibatlı olduğu iddia ediliyor. “Bu tür insanlar bizim oylarımızla seçildiğiniz İBB’ye nasıl alınır?” diye sorması gerekmez mi? Ama İYİ Parti savunuyor. Hem de CHP’den daha büyük bir gayretle.

Abdülkadir Selvi/Hürriyet