İstanbul Barosu eski Başkanı Ümit Kocasakal`ı hatırlayanınız var mıdır?!

Ümit bey CHP`nin 36. olağan kurultayında genel başkanlık koltuğuna aday olduğunu resmen açıklamış ve aday olma gerekçelerini de şöyle açıklamıştı;

CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nu hedef göstererek “Mustafa Kemal’in askerleriyiz sözünden rahatsız olanlar, üniter yapıyla sorunu olanlar Atatürk’ün partisinde siyaset yapamaz.” Diyerek yaptığı giriş cümlesinin akabinde

Ve CHP`nin tanımını şöyle yaptı;

– Cumhuriyet Halk Partisi; bir etnisitenin, mezhebin, bölgenin, belli bir yaşam tarzı olanların değil, Cumhuriyet ve Atatürk’le barışık tüm yurttaşların partisidir.

– Cumhuriyet Halk Partisi; kökü dışarıda değil, Müdafayı Hukuk cemiyetlerine, Milli Mücadeleye, Kuvvayı Milliyeye dayanan yüzde yüz yerli ve milli bir partidir.

– Cumhuriyet Halk Partisi ulusal bütünlüğün, üniter yapının, milli birlik ve beraberliğin, bağımsızlığın, ekonomik kalkınmanın teminatıdır.

– Cumhuriyet Halk Partisi, “sol” veya “sağ” gibi şekli ve dar kalıplara hapsedilemeyecek, bunların üzerinde kendi ilkeleri ile kapsayıcı ve kucaklayıcı bir şemsiyedir, kutuplaşmanın ve emperyalizmin önündeki settir.

– Cumhuriyet Halk Partisi, Çanakkale’dir, Anafartalar’dır, Conkbayırı’dır, İnönü’dür, Sakarya ve Dumlupınar’dır, Lozan’dır.

Cumhuriyet Halk Partisi’nin menzili çağdaş uygarlıktır, ayrım gözetmeksizin herkes için hak ve özgürlüktür, kucaklaşmadır. Pusulası hukuk devleti ve demokrasidir.

– Cumhuriyet Halk Partisi, anti emperyalisttir, tam bağımsızlıktan yanadır, halkçıdır, kamucudur, planlamacıdır, üretimden yanadır.

– Atatürk ve altı ok, emperyalizme karşı bir milli savunma sistemidir, devletin bağışıklık sistemidir. Üstelik başarısı kanıtlanmıştır. Başka rehber aramaya da gerek yoktur.

– Cumhuriyet Halk Partisi evrensel değerlere sırtını dönmez, ama emperyalizme, küresel odaklara da yaslanmaz ve boyun eğmez.

– Din ve vicdan özgürlüğü ile onun uzantısı olan ibadet özgürlüğünü bu ülkeye getiren ve onun güvencesi olan CHP’dir. Dine en saygılı parti de CHP’dir; çünkü CHP dini siyasete, ticarete alet edip istismar etmez, din ve camiler üzerinden toplumu bölmez.

 

Ve aday olma gerekçesini şöyle açıklıyordu:

İşte Cumhuriyet Halk Partisi bu gerçek kimliğine, özüne yabancılaştırılmış, gerçek menzilinden, rotasından saptırılmıştır. Partiye genetik kodlarına aykırı yabancı “virüs” ve yazılım yüklenmiş, genetiğiyle oynanmış, gelenekleri bir kenara itilmiştir. Cumhuriyet Halk Partisini Cumhuriyet Halk Partisi yapan ilkeleri, türlü maskelemelerle yok sayılıp aşındırılmaktadır. Parti fiziki ve zihinsel bir işgal altındadır.

Aday olmasının en alıcı cümlesi şuydu ` Cumhuriyet Halk Partisi’nin, şimdi itilmeye çalışıldığı, ülkenin üniter yapısı ile sorunlu HDP gibi bir yapıyla yakın çizgide olması, yan yana durması siyasi intihardır.`

Ve bu çıkışlarından dolayı Kocasakal`a adaylık yolunun türlü türlü entrikalarla CHP yönetimi kapadı.

Oysa Kabasakal tüm uyarılarında haklıydı.

CHP hızla AKP`den dışlanmış hdp`nin siyasi yönlendirmesine girmiş, CHP il, ilçe başkanları Milletvekilliği Seçimlerin de hdp`nin barajı aşması için ellerinden gelen her şeyi yapmışlar, hdp`de `doğuda kürdistan kazanacak, barıda Cumhur İttifak`ı kaybedecek` diyerek yerel seçimlerde jestini CHP`ye yapmıştır.

Geldiğimiz nokta da Ümit Bey`in ne kadar haklı olduğunu, onu patide barındırmayan militanların Cumhuriyetin Kurucu partisinin hangi çıkmaza ittiğini görmeleri gerekir.

Düşünsenize Cumhuriyetin Kurucu partisinin liderini bir şehit ailesi yas gününde görmek istemiyor

Cumhuriyetin kurucu partisi yöneticilerin bu konuda düşünmesi gerekmez mi?

Atatürk’ün mirasını şehidin cenazesinde yuhalatanların bir değil, milyon kez düşünmeleri gerekir.

CHP`li vekiller PKK`lıların cenazesine katılırken protokolle karşılanıyor, liderleri şehit cenazesinde tepki ile karşılanıyorsa oturup kendilerini gözden geçirmeleri gerekir.

Kızsanız da, çatlasanız da, patlasanız da sizi hdp ve uzantılarından kurtarmak için bu satırları defalarca yazacağız.

Ümit bey gibi CHP`lilerin göreve gelmesi için elimizden gelen her türlü eleştiriyi yapacağız.

Evet, CHP ve Sol içerisine kaçmış terör örgütlerine mesafe koymadığı sürece maalesef sadece kendi partilerinin değil, ülkemizin geleceği iyi olmayacak


Selçuk Düzgün

Siyasetcafe.com