Kılıçdaroğlu Talabani muhabbeti!.

Önce bir değerlendirme..

“Deniz Baykal’ın kaset komplosuyla genel başkanlıktan uzaklaştırılmasının temel nedeni ABD ve AB ittifakının (NATO) Irak’ı vahşi biçimde işgali sürecinde Türkiye’ye dayatılan 1 Mart Tezkeresinin red edilmesinde başat rol almasıydı.

AKP Hükümeti ve TSK’ya rağmen Baykal’ın CHP grubunu tezkerenin red edilmesi için harekete geçirmesi ve bu çıkışın AKP’li milletvekillerini de etkilemesi nedeniyle tezkere red edildi. Burada hükümet ve TSK’nın taleplerine rağmen tezkerenin desteklenmesi için Milli Güvenlik Kurulu’na tavsiye kararı çıkartma girişimine engel olan dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in etkisinin de hatırlanması gerekiyor. Küresel güç odakları o gün Baykal’ın kontrol edemedikleri bu onurlu duruşunun hesabını sormak için not aldılar ve günü gelince de gereğini yerine getirdiler. Bülent Ecevit’in 2002 yılında tasfiye edilmesinin nedeni de Irak konusundaki tavrıdır...”

Bu değerlendirme doğru mu?.. Doğru..!

Yazar Ali Rıza Üçer’in görüşlerini aktararak, onun CHP değerlendirmesini sunalım...

“Irak’ı parçalamak için tezgahlanan ve demokrasi allamasıyla dünya kamuoyuna yutturulan ABD/AB emperyalist işgalinden kısa süre sonra Irak Geçici Hükümet Konseyi Başkanlığına getirilen işbirlikçi Kürdistan Yürtseverler Birliği lideri Celal Talabanı şimdi Irak Devlet Başkanı. Paris’te Kemal Kılıçdaroğlu ile Celal Talabani arasındaki sürpriz(!) görüşmeyi (Tıpkı Atatürk Havalanındaki Kemal Derviş Kemal Kılıçdaroğlu sürpriz görüşmesi gibi) değerlendirmek için 2003 yılı ” Irak Trajedisi ve Çifte Standartlar “ı hatırlamamız lazım (Yukarıdaki giriş) Bu nasıl bir demokrasi harekatıdır ki masum 1 milyon Iraklı hayatını kaybetmiş, 4 milyon Iraklı yerinden yurdundan olmuş, Irak yerle yeksan olduktan sonra üç parçaya ayrılmıştır. Türkiye Cumhuriyetinin bütünlüğünü de ağır biçimde tehdit eden BOP planı domino etkisi ile komşu ülkeleri sarsacak etkiler yaratmıştır. Sosyalist Enternasyonal gibi kulağa hoş gelen örgütlerin altını kazıdığınızda ortaya çıkan gerçek yalnızca emperyalizmdir. O nedenledir ki emperyalist güçlerin Paris’teki cicili bicili toplantılarında sözde sosyalist özde feodal bir düzenin işbirlikçi aşiret reisi Celal Talabani gibi aktörlerin parlatılması ve yeni CHP’nin yeni yöneticileriyle buluşturulması hiç de sürpriz değildir.

Yakında Mesud Barzani ile Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP’nin diğer yeni yöneticileri arasında da sürpriz bir görüşme olursa şaşırmayın. Her şey çağdaş sosyal demokratsol yeni yapılanmanın başarıyla hayata geçirilmesi için nasılsa. Sakın Kuzey Irak Kürdistan Yönetimi Anayasası’na, ” çıkarılacak yasalar şeriata aykırı olamaz “ diye hükümler koydu, erkekler için şeriatın tanıdığı haklar doğrultusunda çok eşli evlenmelerin yolu açıldı diye muhafazakâr yorumlar yapmaya kalkmayın. Yeni CHP’nin yeni yönetiminde bu türden modası geçmiş görüşlere yer yok artık. Türban, çarşaf açılımları, laikliğin tehdit altında olmadığı söylemleri, cemaat ve tarikatlara sıcak mesajlarla CHP yelkeni iktidar rüzgarıyla şişiriliyor...”
CHP’nin “neokemalizmini” (!) tanıyoruz!..

Behiç KILIÇ
25.11.10 / YENİÇAĞ