Türkiye yeni anayasayı tartışıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan Anayasanın değiştirilemez ilk 4 maddesi konusunda rest çekti. Erdoğan açıklamasında Kılıçdaroğlu ve CHP’yi hedef aldı. Ancak Erdoğan’ın Ak Parti içinde “Anayasanın ilk 4 maddesini değiştirmeyi öneren” İsmail Kahraman’ı da işaret ettiği bildirildi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın açıklaması sonrası Erdoğan’ın sağlık durumu ile ilgili bir sosyal medya paylaşımında bulundu. Anayasanın ilk 4 maddesinin değiştirilmesi konusundaki açıklamanın kendisine ait olmadığını iddia etti.

Ancak arşivler bunun tam tersini söylüyor. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun talimatı ile İstanbul Milletvekili Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu, “Demokratik muhalefetin anayasa değişikliği için izlenmesi gereken yol haritasını” yazdı. “Yasama Yetkisi Devredilemez” adlı bir kitapçık hazırladı. Kitapçığın önsözünü de bizzat Kılıçdaroğlu yazdı.

İbrahim Kaboğlu’nun hazırladığı ve Kemal Kılıçdaroğlu’nun önsözünü yazdığı metin.

ANAYASA’NIN 2. MADDESİ

Kitapçık yedi bölümden oluşuyor. Kitapçıkta Anayasanın değiştirilemez maddelerinden olan ikinci maddede değişiklik öngörülüyor. Bugünkü anayasanın 2. Madde’sinde, “Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk devletidir.” deniyor.

CHP’nin değişiklik önerisi ise, “Türkiye Cumhuriyeti, insan haklarına ve başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir” şeklinde. Bugünkü anayasada yer alan “Atatürk Milliyetçiliği” ifadesini çıkarılmış. Yerine “İnsan haklarına dayanan laik ve demokratik sosyal hukuk devleti” ifadesi konmuş.

TÜRK, ATATÜRK ÇIKARILMIŞ

Kitapçıkta başka değişiklik önerileri de var. “Yeni anayasa” için yapılması gerekenlerin sıralandığı bölümde, “Türk Vatandaşlığı” kavramı yerine Anayasal Yurttaşlık anlamında “Anayasal Yurtseverlik”, Türkiye yerine “Ülke”, Türkiye Devleti yerine “Cumhuriyet”, Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı yerine “Türkiye Cumhuriyeti insanı” kavramlarının kullanılması tavsiye ediliyor.

Kılıçdaroğlu’nun önsözünü yazdığı kitapçıktaki ifadeler aynen şöyle:

“Anayasal yurtseverlik gereği, en siyasal nitelik taşıyan söylemlerde bile kapsayıcı ve kucaklayıcı kavramlar öne çıkarılmalı: bir yandan, eşitlik/yurttaşlık/laiklik; öte yandan, insan hakları/demokrasi/hukuk devleti. Benzer şekilde; anayasal deyimlerin kullanılması sırasında kapsayıcı vurgular yeğlenmelidir: Türkiye (ülke), Türkiye Devleti/ Cumhuriyeti (devlet) ve Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı (insan).”

CHP, İyi Parti, Saadet Partisi ve HDP’nin ortak hazırladığı anayasa çalışmasını Ümit Özdağ açıklamıştı.

DEMOKRATİK MUHALEFET (!)

Kavramların anlamına yer verilen kitapçıkta, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile HDP sözcülerinin kullandığı “Demokratik muhalefet” ifadesi şöyle açıklanmış:

“CHP öncülüğünde kurulan ve İyi Parti, Saadet Partisi ve Demokrat Parti’yi kapsamına alan Millet İttifakı ile HDP (Halkların Demokratik Partisi) ve TİP (Türkiye İşçi Partisi) ekseninde yürütülen muhalefet için kullanılan kavram.”

HDP’YE AÇIK ÇAĞRI

Kitapçıkta HDP’ye de açık çağrı yapılıyor. “CHP öncülüğünde oluşan Millet İttifakı içerisinde yer alan partiler kadar, HDP ve TİP gibi muhalefette yer alan partileri de kapsamına alan ‘demokratik muhalefet’, CBHS olarak adlandırılan ‘tek kişi yönetimi’ni aşmaya özgü muhalefet yol ve yöntemlerini geliştirme ve uygulamaya koyma tarihsel sorumluluğu ile karşı karşıya bulunuyor” deniyor.

'TÜRK MİLLETİ, ATATÜRK' RAHATSIZLIĞI

Yasama ve yargı yetkileriyle ilgili anayasanın 7. ve 9. maddelerine değinirken “Türk Milleti adına” ifadesini çıkarak kullanılıyor. Bu madde şöyle yazılmış:

“Yasama yetkisi, TBMM’nindir. “Bu yetki devredilemez” (madde 7)”

“Yargı yetkisi, tarafsız ve bağımsız mahkemelerce kullanılır (madde 9)”(8)

Maddelerin bugünkü hali ise şöyle:

“Madde 7: Yasama yetkisi Türk milleti adına Türkiye Büyük Millet Meclisi’nindir. Bu yetki devredilemez.

Madde 9: Yargı yetkisi, Türk milleti adına bağımsız ve tarafsız mahkemelerce kullanılır.”

AYDINLIK YAZINCA PANİKLEDİLER

Aydınlık, kitapçığı 1 Şubat 2020'de Türkiye'nin gündemine taşıdı. Haber CHP’de panik yarattı. CHP milletvekili İbrahim Kaboğlu, üzerinde parti logosu olan, Kemal Kılıçdaroğlu’nun önsözü yer alan kitapçığın CHP’yi bağlamadığını savundu. İçinden ‘Türk’ ifadeleri çıkarılan anayasa önerilerinin, ‘sadece kendi sorumluluğunda’ olduğunu iddia etti.

ORTAK ANAYASA METNİNDE DE DEĞİŞTİRDİLER!

CHP'nin, Kaboğlu imzalı kitapçığıyla aynı dönemde Millet İttifakı'ndan CHP, İyi Parti, Saadet Partisi ile gizli ortak HDP'nin de ortak Anayasa çalışmaları yaptığı ortaya çıkmıştı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener de çalışmayı reddetmişti. Ancak CHP’li İbrahim Kaboğlu iddiaları doğrulamıştı. Kaboğlu, Ekim 2019’da CNN Türk’te katıldığı programda, gazeteci Metin Özkan’ın “HDP birlikte çalışıyoruz diyor, İyi Parti reddediyor. Sizin görüşmeniz oldu mu? Niye böyle diyorsunuz diye cevaplama şansınız oldu mu?” sorusuna şu yanıtı vermişti:

“Bu konu esasen 2018 Ocak ve Nisan ayında dört parti arasında yapılan anayasa çalışmasına ilişkin bir bilgidir. Doğrudur. CHP, HDP, SP ve İyi Parti uzmanlarıyla, yetkilileriyle bir ortak paydalar oluşturan bir anayasa raporu hazırlandı. Ama bu 2018 yılının başlarında yapılan bir çalışmaydı. Dolayısıyla bugün belirttiğim gibi adil yargılanma hakkı yasa çalışmaları üzerinde yapılan çalışmadır.”

Kaboğlu programın sunucusu Hande Fırat’ın, İyi Parti'nin HDP ile çalışmaktan rahatsız olup olmadığı sorusuna da “Bu çalışma yapıldı. Dolayısıyla yapılan çalışma sırasında neler konuşulduğunu söylemek uygun düşmez. Ama dört partinin katılımıyla bir anayasaya çalışması yapıldı” karşılığını verdi.

Üstelik Kılıçdaroğlu da, 21 Haziran 2018’te canlı yayında, “Biz daha önceden yani seçimler daha gündemde yokken Millet İttifakı'nı oluşturan partiler olarak bir araya geldik zaten. Bir anayasa değişikliği için neler yapabiliriz diye ilkeler belirlendi ve o komisyonun başkanlığı da sayın Kaboğlu yapıyordu. Kaboğlu bir anayasa hukukçusu. Sayın Kaboğlu dört partinin anayasa değişikliğinde ilkeler üzerinde bir anlaşma metni hazırlandı” demişti.

Kılıçdaroğlu, 2 Haziran 2018'de de Sözcü'den Başak Kaya'ya verdiği röportajda da “Millet İttifakı olarak çalışma yaptık. Başında İbrahim Kaboğlu vardı. Mutabakat metni elimizde” ifadesini kullanmıştı.

İyi Parti'den ayrılan Ümit Özdağ, çalışmaları duyurmuş ve ortak bir metin hazırlandığını açıklamıştı. Özdağ daha sonra metni kamuoyuyla da paylaştı. “Anayasa Uzlaşma Metni” yazılı metinde “CHP, HDP, İYİ Parti ve Saadet Partisi'nin temsilcilerinin uzmanlar eşliğinde dört ay boyunca yürütülen ortak çalışma metninin kısa özeti, 30 Nisan 2018” ifadeleri yer aldı.

Metindeki önerilerde Anayasa'nın 2. ve 3. Maddelerinin değiştirildiği görüldü. 2. Maddeden Kaboğlu'nun raporunda olduğu gibi “milli dayanışma ve Atatürk Milliyetçiliği” çıkarıldı, “Türkiye Cumhuriyeti, insan haklarına dayanan, milli, demokratik, laik ve sosyal hukuk devletidir” şekline dönüştürüldü.

3. maddede de “Dili Türkçedir” ifadesi “Resmi dili Türkçedir” şeklinde değiştirildi. Bu maddede “Türkiye’nin farklı dillerden oluşan zenginliği ortak kültürel mirasın bir parçasıdır” ifadesi de kullanıldı.

Aydınlık