CHP'nin 7'nci Güneydoğu Anadolu Bölge Toplantısı, Diyarbakır'da bir otelde yapıldı. Toplantıya, Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Oğuz Kaan Salıcı ile partisinin 7 milletvekili ve bölgedeki 15 il başkanı katıldı. Toplantı, saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı.

Ardından açılış konuşmasını yapan CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, siyasetin, siyasi aktörlerle yapıldığını belirterek, şöyle dedi:

"Siyaset siyasi aktörlerle yapılır. Milletvekilleri, belediye başkanları, il başkanları, sivil kanaat önderleri, avukatlarla yapılır. Ama kim bu düzene razı değilse, bu hükümetin politikalarını eleştiriyorsa ertesi gün ya gözaltında ya da cezaevindedir. Böyle bir ortamda, burada siyaset yapılıyor, bütün bir bölgede ve neredeyse Türkiye'de bu ağır koşullarda burada siyaset yapılıyor ama buna rağmen, biz burada hiç kimsenin endişesi olmasın, bizler bir dayanışma zemini yarattık. Bölgede bundan 789 yıl önce 'Hangi partiye oy vermezsin?' dediklerinde CHP'ydi. Şimdi ise 'Kendi partine oy vermezsen hangi partiye oy verirsin?' diye sorulduğunda, ikinci seçenek CHP'dir. Bütün siyasi partiler bakımından söylüyorum."

'HDP VE AK PARTİ OYLARINA TALİBİZ'

Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı ise yerel seçimlerde HDP ve AK Parti oylarına talip olduklarını söyledi. Salıcı, şunları kaydetti:

"Bu yıpranmış, 3,5 ay önce seçimden çıkmasına rağmen yıpranmış olan iktidarın karşısında; bütün mazlumların, hakkı yenen herkesin, dünyaya soldan, sosyal demokrasiden bakan bütün yurttaşların bir arada, siyasi partiler üzerinden değil tabanda, sandıkta, kanaat önderleri üzerinden bir araya geldiği bir yerel seçim sürecini öngördük. Bize diyorlar ki, 'Siz HDP'yle ittifak yapacakmışsınız'. Biz daha 3 ay önce İYİ Parti ile ittifak yaptık, Saadet Partisi'yle ittifak yaptık. HDP'yle ittifak yapmadık. Ama ben şunu biliyorum; Diyarbakır'da Cumhuriyet Halk Partisi'nin oyu çok düşük. Bu toplantıya gelen 15 ilimizin de çoğunda, Cumhuriyet Halk Partisi'nin oyu çok düşük. Burada, şimdiye kadarki seçimlerde Adalet ve Kalkınma Partisi'yle HDP yarıştılar. Doğrusu bu; sen Adalet ve Kalkınma Partili olarak, HDP'nin oyuna talip oldun, ondan oy almak için çaba gösterdin. Bu senin için doğru bir yoldu, helaldi. Ama eğer Cumhuriyet Halk Partili, HDP'nin oyuna talip olursa, ondan oy almak isterse, bunun adı bölücülük mü oluyor? Biz HDP'lilerin oyuna talibiz arkadaşlar. Biz sana oy vermiş olan, şu anda 'elim kırılsaydı da vermeseydim' diyen Adalet ve Kalkınma Partili yurttaşların da oyun talibiz. Sen bizi bir yere sıkıştırmaya çalışıyorsun, sen Cumhuriyet Halk Partisi'nin nerede, nasıl siyaset yapacağını belirleyecek şahıs değilsin. Cumhuriyet Halk Partisi senden önce vardı, senden sonra da olacak."

Reklamdan sonra devam ediyor 

CHP'nin tüm yurttaşları kucaklayacağını belirten Salıcı, Türkiye'nin bir bütün olarak çok daha iyi bir yere geleceğini belirterek, şöyle konuştu:

"Ne dilinden ne inancından ne de hayat tercihinden dolayı hiç kimseyi dışarıda bırakmayacak bir siyaseti öngöreceğiz. Bu ülkede huzur isteyen, barış isteyen, kimsenin hakkında gözü olmayan ama kendi hakkını da yedirmeyen insanlarla beraber olacağız."

GÜVENLİK SİYASETİ BİR ŞEY GETİRMEZ

Konuşmasında bölgedeki sorunlara da değinen CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı, şunları kaydetti:

"Gelelim Kürt sorununa. Son zamanlarda maalesef iktidarın güvenlik siyasetine hapsolmuş olmasından dolayı Kürt kelimesiyle, terör kelimesi aynı cümle içerisinde sık kullanılır oldu. Bu güvenlik siyasetinin Türkiye'ye getireceği hiçbir şey yok. Terörün bitmesi gerekiyor, evet bitmesi gerekiyor. Terörün bitmesi için Cumhuriyet Halk Partisi elinden gelen her şeyi yapacak. Ama biz 90'lı yıllarda da gördük, daha öncesinde de gördük; sadece güvenlik siyaseti ile terörü bitirmek, bu ülkede denenmiş ve çözüm bulunamamış bir yöntem. Bu şekilde terörü ortadan kaldırmak mümkün değil. Ama bu ülkenin insanlarına demokratik, laik, sosyal hukuk devletini, yargının bağımsız olduğunu, insanların rahat bir şekilde sokakta dolaşabildiği, olağanüstü halin olmadığı bir Türkiye hediye etmek mümkün ve biz bunu yapacağız."

Konuşmaların ardından toplantı, basına kapalı devam etti.