Dolar kuru pazartesi günü yapılan müdahaleye rağmen dün yeniden 14.70 TL'nin üzerine çıktı. Kurdaki tansiyonun düşmemesi piyasada öngörülebilirliği zora sokuyor. Bunun yanında Merkez Bankası'nın faiz indirimleri ile başlayan piyasalardaki dalgalanmanın makro dengelerde ise farklı bir yansımasını görüyoruz. Eylül, ekim ve kasım ayları özelinde baktığımızda eylülde 23.5 milyar TL, ekimde 17.4 milyar TL açık veren merkezi bütçe kasımda 32 milyar TL fazlaya döndü. Dün açıklanan kasım dönemi bütçe raporuna baktığımızda aynı ayda faiz dışı fazla 47.3 milyar TL olarak hesaplandı. Ekim ayında ise 3.1 milyar TL faiz dışı açık oluşmuştu. Buna göre son iki ayda açık veren bütçe kasımda fazlaya dönmüş oldu. Bütçe ağustos ayında da fazla vermişti. Kasım ayında bütçe giderleri yüzde 40.9 artarak 135.7 milyar TL'ye çıktı. Bütçe gelirlerindeki artış da yüzde 52.9 oldu. Bütçe kasımda 167.7 milyar TL gelir yazdı. Faiz hariç giderler yüzde 38.7 artarken faiz giderlerindeki artış yüzde 61.4 oldu. Önceki yıllarda yapılan borçlanmaların faturası 2021 itibarıyla daha net görülmeye başladı.

FAİZ DIŞI FAZLADA REKOR ARTIŞ

Kasımda vergi gelirlerinde yüzde 52 artış görüldü. Kasımda sermaye giderlerindeki yüzde 71'in üzerindeki artış dikkat çekti. Kamu tek bir ayda 13.8 milyar TL'lik yatırım harcaması yaptı. Bu tutar yılın ilk 11 ayında yüzde 35.6 artarak 90.8 milyar TL oldu. İlk 11 ayda ise bütçe 46.5 milyar TL açık verdi. Bunun yanında faiz dışı dengede ise 125.4 milyar TL fazla oluştu. Geçen yılın tamamında 172.7 milyar TL'lik bütçe açığı vardı. Bu yıl için ise OVP'de 230 milyar TL bütçe açığı öngörülmüştü. Yılın bitimine tek bir ay kaldığına göre aralıkta 183 milyar TL açık verilmesi mümkün olabilir mi? Yine 2020 yılında 38.7 milyar TL faiz dışı açık olmuşmuştu. Bu yıl için ise öngörülen faiz dışı açık 50.5 milyar TL'ydi. Oysa yukarıda da aktardığımız üzere 125.4 milyar TL faiz dışı fazla verildi. Faiz dışı fazla geçen yıla kıyasla yüzde 4 bin 308 oranında artış oldu.

CARİ TARAF YÜZDE 70 DÜZELDİ

Cari denge tarafındaki değişim de dikkat çekiyor. Eylül ayında 1 milyar 674 milyon dolar fazla veren cari denge, ekimde 3 milyar 156 milyon dolar fazla verdi. Böylece son iki ayda 4.8 milyar dolar cari fazla verildi. Kasım ayında ise dış ticaret açığı yüksek olduğundan cari dengede bir miktar bozulma olabileceği kaydediliyor. Yılın ilk on ayında ise cari açık 8.4 milyar dolara geriledi. 2020 yılının aynı döneminde 28.6 milyar dolar cari açık verilmişti. Cari dengede yüzde 70'nin üzerinde bir düzelme olduğu görülüyor.

MİLLİ GELİRE ORANI NE OLACAK?

Bütçe verilerini yorumlayan Tera Yatırım Başekonomisti Enver Erkan, “Kamuda tasarruf tedbirlerinin özellikle mal ve hizmet alımları noktasında bütçe giderlerine yapacağı etkiyi izlemeye devam edeceğiz. Büyüme hedeflerinde, hükümet harcamalarının kullanılma şekli ve derecesi bütçe hedeflerinin gerçekleşmesiyle doğrudan alakalı olacaktır.” dedi. Maliye politikasının bu noktada halen devrede olabileceğini düşündüklerini ifade eden Erkan, şunları söyledi: “Faiz giderleri ise, özellikle artan borçlanma maliyetleri kapsamında baskılayıcı bir unsur olabilir. Bu nedenle biz Hazine’nin döviz bazlı borçlanmayı azaltma stratejisini, özellikle iç borçlanma tarafında izliyoruz. Bizim beklentimiz, bu yıl yüzde 3.5 ve önümüzdeki yıl yüzde 3.6’lık bütçe açığı/GSYH oranının sağlanması, 2024 yılından itibaren ise bütçe açığının milli gelire oranının yüzde 2.6 seviyesine düşmesi yönündedir. OVP’de söz konusu hedefler 2021 ve 2022 için yüzde 3.5, 2023 için yüzde 3.2 ve 2024 için yüzde 2.9 olarak öngörülmüştür.”