Korkusuz Gazetesi Yazarı Can Ataklı, bugünkü köşesinde, ''İSPARK'ı bekleyen büyük tehlike'' başlıklı bir yazı kaleme aldı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi yönetimindeki İSPARK'ın çok ciddi bir zarar içinde olduğunu ifade eden Can Ataklı, ''Hiç beklenmedik anda İSPARK’ın konkordato ilan etmesi istenebilir ki; bu da kurumun İBB’nin elinden çıkması anlamına geliyor.'' dedi.




Hafta sonu İstanbul Büyükşehir Belediyesinin (İBB) en önemli gelir kaynaklarından biri olan İSPARK'ın yöneticilerinden biriyle sohbet ettiğini ifade eden Can Ataklı, İSPARK'ın çok ciddi bir zararın içinde olduğunu söyledi.

Ataklı, İSPARK'dan içinde bulunduğu zarardan ötürü beklenmedik bir anda konkordato ilan etmesinin istenebileceği ve kurumun İBB'nin elinden çıkabileceğini belirtti.

ZARAR GÜNDEN GÜNE ARTMIŞ

Can Ataklı köşesindeki yazısında İBB'de CHP yönetiminin İSPARK'ı AK Parti'den devralırken 37 milyon lira zararda olduğunu, geçen yıl ise bu zararın 87 milyon liraya yükseldiğini belirterek, bu yılın ilk altı aylık zararının 115 milyonu bulduğunu ve yıl sonu 200 milyonu aşabileceğini ifade etti.

''NE OLUYOR DA İSPARK BU KADAR ZARAR EDİYOR?''

''Neden peki, ne oluyor da İSPARK bu kadar zarar ediyor?'' sorusuyla konu hakkındaki görüşlerine yazısında yer veren Can Ataklı şu ifadeleri kullandı:

Birincisi çok sayıda personel var. İSPARK’ta çalışan sayısı 2484. Ancak bu personel çokluğu daha düşük ücretli saha elemanlarında (otopark görevlileri) değil, yüksek maaşlı idari personelde.

İkincisi, belediyenin diğer tüm birimlerinde olduğu gibi İSPARK’ta da yönetim, ağırlıklı olarak hâlâ AKP’lilerin elinde. Eski personel, gücü hâlâ elinde tutmanın verdiği özgüvenle oluşan zararı gidermeye yönelik hiçbir çaba harcamıyor.

Üçüncüsü, elbette kanıtlanması kolay olmayan bir yağma düzeninin devam etmesi. Eski yönetim sırasında kurulan bu yağma düzeninde, otopark gelirlerinin ciddi bir bölümü kimileri arasında pay ediliyor. Bana bilgiler veren İSPARK yöneticisi, “Toplam hasılatın ancak yüzde 55’i yasal biçimde belediyeye kalıyor” iddiasında bulundu.

Bunun üzerine “Bu yağmayı önlemek için neden bir şey yapılmıyor?” diye sordum. “Cevabı basit” dedi ve devam etti, “Eski düzen aynen devam ediyor. İşin kötüsü içine yenilerden katılanlar var, bu kadroları tümüyle değiştirmeden önüne geçilemez.”

Sonuç olarak, İBB acil olarak İSPARK’a el atıp yönetime tam anlamıyla sahip olmazsa, bu gelir kaynağı kuruluş, bir süre sonra elinden gidebilir.