Binali Yıldırım şu anda hem Meclis Başkanı, hem AKP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan

adayı.

Meclis Başkanlığı görevlerini yaparken, seçim çalışmalarını da sürdürüyor.

Hukukçulara göre mümkün değil.

Anayasanın açık ihlali.

Kamuoyunda da etik bulunmuyor.

AKP’DE TARTIŞMA

Binali Yıldırım’ın istifa etmemesi AKP içinde de tartışma yarattı.

Erdoğan, "istifaya gerek yok" dediği için herkes susmuştu.

Ama tepkiler büyüyünce durum değişti.

Parti yönetiminde "İstifa" diyenler arttı.

ERDOĞAN’A YANLIŞ BİLGİ

"İstifa zorunlu" görüşünü savunan AKP’liler, Erdoğan’a yanlış bilgi verildiğini düşünüyorlar.

"Anayasanın 94. maddesi çok açık. ‘Seçim siyasi faaliyet değil’ diyerek komik duruma düştük. Vatandaş kabul etmiyor. İstanbul’u da, kritik illerdeki seçimleri de riske sokacağız. Zararın neresinden dönsek kâr. Bu tartışma hemen bitirilmeli" diyorlar.

AKP Meclis grubunda da güçlenen eğilim bu yönde.

ERDOĞANYILDIRIM GÖRÜŞMESİ

Kulislere yansıyan bilgilere göre yeni gelişmeler var.

Geçtiğimiz günlerde Binali Yıldırım Erdoğan’la görüştü.

İstifa konusunda Erdoğan’ı ikna etti.

Şimdi süreç şöyle işleyecek:

Meclis 5 Şubat’a kadar tatil.

5 Şubat’ta Meclis açılacak ve gündemdeki Torba Yasa çıkarılacak.

Aday listelerinin YSK’ya verilmesi öncesinde Yıldırım istifa edecek.

Hemen yeni Meclis başkanı seçilecek.

Yıldırım resmen aday olduğunda Meclis başkanı olmayacak.

Tartışma da bitirilecek.

Plan bu!

Ama, "Her şey bitti" demek için yine de görmek lazım.

AKP’NİN SAYISI

Meclis başkanı seçimi için AKP’nin sayısı yetersiz.

Matematiksel olarak başkasının da seçilmesi mümkün.

Ama MHP sorun çıkarmayacak.

AKP’nin adayını destekleyecek.

BURAYA NİYE GELİNDİ?

Bana bu bilgileri veren AKP’liye "Anayasa açık. Bu noktaya niye gelindi?"diye sordum. Verdiği yanıt özetle şöyle:

"Son dönemde işler iyi değil. Ekonomik kriz partide de sıkıntı yarattı. 16 yıldır iktidarda kalmamızın yorgunluğu da var. Böyle olunca parti içi sorunlar da ortaya çıktı. Partide gruplaşmalar yaşanıyor. Binali Bey’in durumu da bu nedenle tartışma konusu oldu. Cumhurbaşkanımıza yanlış bilgi verdiler. Partide Cumhurbaşkanımızı ikna edebilecek kişilerin başında Binali Bey geliyor. İş iyice çıkmaza girince, gitti, konuştu, ikna etti."

MECLİS GRUBU

Bunları duyunca AKP Meclis grubunda yaşananlarla ilgili duyduklarımı anımsadım. "AKP grubu eskisi gibi bütün değil" demişlerdi. Biraz araştırınca işin anlatılanların da ötesinde olduğunu fark ettim.

"Binaliciler, Damatçılar, Bilalciler, Süleymancılar, ..."

"Ayak oyunları" sadece CHP’de değil, AKP’de de yaşanıyor.

KOPUKLUK

Beştepe ile parti ve Meclis grubu arasında kopukluk yaşandığı konuşuluyor.

İkili, hatta üçlü bir yönetimden söz ediliyor.

Kapalı kapılar arkasında yapılan eleştirilerden bazıları şöyle:

"Reis’in her işe yetişmesi mümkün değil."

"Danışmanlar burunlarından kıl aldırmaz oldu."

"Milletvekillerini kimse dinlemiyor."

"Kimin ne yaptığı belli değil."

"Bürokrasi durdu, işlemiyor."

"Muhatap bulamıyoruz."

...

HEPSİ ZAYIF

AKP’nin kuruluşunda görev almış, şu sıralar biraz kenarda olsalar da partiden kopmamış kıdemli AKP’liler de gelişmelerden kaygılı. Özetle şu tespitlerde bulunuyorlar:

"Bakanlar zayıf."

"Bürokrasi zayıf."

"Danışmanlar zayıf."

"Kurullara atananlar zayıf."

"Milletvekilleri zayıf."

"Aydınlarımız zayıf."

"Reis müdahale etmezse, filmin sonu

yaklaşıyor."

Yorum yok!

Aydınlık