Dicle Eroğul yazdı...

Bugünlerde, Türkiye'nin Rusya Federasyonu'ndan satın aldığı S400 hava savunma sistemleri yeniden tartışılıyor. ABD ile aramızda ciddi bir krize yol açmış olan bu mesele, sistemler teslim alınıp kurulum ve eğitim başladığı halde, ilginç bir şekilde tekrar gündeme taşınarak sorgulanıyor. Rusya’nın önemli yayın kuruluşlarından İzvestiya'da, 27 Mayıs 2019’da Andrey Frolov’un “Prometheus’un Yolu” başlıklı makalesinde dediği gibi; “ABD’nin, Türkiye’nin Rusya’dan S400 komplekslerini satın alma anlaşmasını bozabilmek için yapmadığı deneme kalmadı.” Bugün geldiğimiz aşamada, S400 alımının geri dönülemez bir noktaya gelmiş olmasına karşın, ABD'nin elinden geleni yapmaya devam ettiğini, bazı odaklarca yapılan yorumlardan anlıyoruz.

Son günlerde, Gazeteci Orhan Uğuroğlu, isim vermediği kaynaklara dayanarak S400'ler ile ilgili  yazılar yazıyor. Uğuroğlu, Yeniçağ Gazetesi'nde 6 Mayıs 2020 tarihli ve “Sahibinden S400 ve devren tank palet” başlıklı yazısına1, “NATO'nun ve Amerika'nın tüm baskılarına rağmen AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan hükümetinin inat ve ısrarı ile Türkiye, Rusya Federasyonundan S400 hava savunma sistemini 2,5 milyar dolar ödeyerek satın aldı.” cümlesi ile başlamış ve “emekli hava korgeneral uzmandan aldığım bilgiyi aktarayım” diyerek devam etmiş:

 

"S400 Uzun Menzilli Bölge Hava ve Füze Savunma Sistemi NATO'nun elektronik şifreleme sistemleri ile uyumsuz, Türk Hava Kuvvetlerinin uçakları ve savunma füzeleri NATO standardındadır ki bunları düşman görür. S400'ler için; Birincisi Rusya bu sistemin elektronik şifre yazılımlarını Türkiye'ye verecek ki mühendislerimiz ara yüz yazılımı ile Türk ve NATO silahlarının “dost” görünmesini sağlayacaklar. Ancak Rusya bu yazılımını vermeyeceğini açıkladı. İkincisi; Türkiye ve NATO kendi sistemlerinin şifrelerini Rusya'ya elbette veremez… İşte bu yüzden S400'ler Türkiye'de aktif hale getirilemez…

Amerika Başkanı Donald Trump demişti ki; 'S400'leri madem aldınız o halde şimdi şartımız şudur: Aktif hale getirmeyin ki size Patriot füzeleri satalım' Erdoğan bir kez daha Trump'ın dediğini yapmak zorunda kalacak ki S400'ler için anlaşılan iki olasılık var. Birincisi, aktif hale getirmeden bekletmektir… İkincisi ise şu ilanı vermektir: 'İlk sahibinden hiç kullanılmamış sıfır S400 Uzun Menzilli Bölge Hava ve Füze Savunma Sistemi… Ciddi alıcılar arasın, telefonla bilgi verilmez, pazarlık yüz yüze yapılır, krediye uygundur…'”

 

Orhan Uğuroğlu, 7 Mayıs 2020 tarihinde, “Rusya'nın S400 iddiası doğru mu?”2  diye başlık atarak, iki gün önceki yazısıyla çelişen “şok” bir iddiayı köşesine taşımış. Yine isim vermeden “emekli orgeneral bir okurumdan çok önemli bir mesaj aldım” girizgahından sonra şöyle devam ediyor:

“Mesajda bahsedilen, Rusya Federasyonu hükümet yetkililerinin AviaPro haber sitesine yaptıkları resmi açıklama, şok bir iddia içeriyor. Bu iddiaya göre, Türkiye'den Amerika Birleşik Devletlerine gönderilen insani yardım olsa olsa gizli S400 teknolojilerinin transferi için bir paravan olabilir. Kargonun hacimli olduğu vurgusu ile birlikte, Türkiye'nin Amerika'dan 10 milyar dolar tutarında borç alma niyetinde olduğu iddiasında bulunulup, uzmanların Erdoğan'ın Trump'la Rusya'ya karşı bu oyunu başlatabileceği görüşünde oldukları belirtiliyor.”

Uğuroğlu, yazısını şu sorularla sonlandırmış:

“Türkiye, Amerika'ya S400'lerin gizli elektronik şifrelerini vermiş olabilir mi?

Erdoğan, Trump ile Rusya'ya karşı herhangi bir "oyun" içinde olabilir mi?”

Yazıda haber sitesinin yazısına ulaşmak için verilen bağlantı adresine, güvenlik uyarısı verdiği için erişilemiyor.

Uğuroğlu'nun iki gün ara ile yazdığı yazılara bakarsak; ilkinde ismi belli olmayan bir emekli hava korgeneral, Rusya'nın S400 şifre yazılımlarını Türkiye'ye vermediğini iddia ediyor; ikincisinde yine ismi belli olmayan bir emekli orgeneral ise şüpheli bir kaynağa dayanarak, Türkiye'nin S400'lere ait gizli elektronik şifreleri Amerika'ya, koronavirüs yardım paketinin içine saklayıp gönderdiğini iddia ediyor. Dezenfektan, tıbbi maske ve solunum cihazlarından oluşan paketlerin hacmini büyüten elektronik şifrelerin nasıl bir şifre olduğu konusu, ciddi bir açıklama gerektiriyor.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 11 Mayıs 2020 tarihinde, Yeniçağ TV'de sorularını yanıtlarken3 , Orhan Uğuroğlu tarafından S400 konusu gündeme getiriliyor. Kılıçdaroğlu, S400'lerle ilgili soruya verdiği yanıtta, Erdoğan'ın S400'leri aktive etmeyeceğini iddia ederek şu cümleyi kuruyor: “Türkiye Cumhuriyeti Devleti, dünyanın en modern hurdalığına sahip olacak. Bunlar hurda olacak.”

Oysa 7 Mayıs 2020 tarihinde Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir, yerli video konferans sistemi ile Türkiye’nin önde gelen savunma dergilerinin sorularını yanıtlamıştı. C4Defence’in sorularını yanıtlayan Demir4 , S400 tedarik ve idame sürecine ilişkin önemli açıklamalarda bulunmuştu. Hâlihazırda kurulum sürecinin devam ettiğini kaydeden Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir, belirli sistemlerin devreye alındığını açıklarken; sistemlere dokunan, iş yapan tarafların Türk firmaları ve Türk Hava kuvvetleri olacağının altını çizmişti. S400 alımını yapan Kurumun Başkanı olan Demir, koronavirüs nedeniyle törenin ertelendiğini ve uçuş yasakları nedeniyle bazı eğitimlerin aksadığını belirterek sürecin kendi mecrasında devam ettiğini ve ortak üretimin de gündemde olduğu 2. aşamayla ilgili görüşmelerin sürdürüldüğünü ifade etmişti.

İkinci aşamayla ilgili, Rus tarafından da açıklama gelmişti. Sputnik haber sitesinin 7 Mayıs 2020 tarihli haberine5 göre; Rusya’nın askeriteknik işbirliğinden sorumlu federal servisi FSVTS’nin direktörü Dmitriy Şugayev, Türkiye’nin bir parti daha Rus S400 savunma sistemi satın almasına yönelik görüşmelerin halen sürdüğünü söylemişti.

S400'lerle ilgili bu gelişmelerden haberdar olmayan Türk gazeteciler ve siyasilere rağmen, ABD yetkilileri durumun ciddiyetinin farkındalar. Amerikan düşünce kuruluşu Hudson Enstitüsü’nün 12 Mayıs 2020 tarihinde düzenlediği bir etkinlikte konuşan ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey, Türkiye’nin Rus yapımı S400 füze savunma sistemlerini satın almasının, Washington ve Ankara arasındaki ilişkilerde tahriş edici ana unsur olmayı sürdürdüğünü söylemiş. Jeffrey şu ifadeleri kullanmış:

"S400’ler muazzam bir mesele, bu son derece karmaşık bir mesele, zira ABD’nin ve İkinci Dünya Savaşı'ndan müttefiklerinin savunmasına yapılan en büyük yatırım olan F35 avcı uçağı ile ilgili. Türkiye’nin yaptıkları söz konusu avcı uçağının potansiyelini baltalıyor"

Jeffrey'in endişesi, Amerikan Hesap Verebilirlik Ofisi'nin hazırlayıp ABD Kongresi'ne sunduğu F35 tedarik raporunda da teyit edilmiş. F35 programının, üretim standartlarını karşılayamadığı belirtilen raporda, Türkiye’yi F35 programından çıkarma girişiminin programın aksayan üretim ve tedarik sürecini daha da sekteye uğratabileceğine dikkat çekilmiş. 

ABD'de bu kaygılar yaşanırken; Sözcü Gazetesi'nde “S400’leri satacak mıyız? Hüsnü Mahalli analiz etti…” başlığıyla bir haber6 yapılıyor. Mahalli, sanki uzmanmış gibi S400'lerin kime karşı kullanılacağı dahil birçok konuda yorumda bulunduktan sonra, “Rusya’dan getirilip Mürted Hava Üssü’ne yerleştirilen S400’lerin henüz sandıklarının bile açılmadığı bilgisi var.” iddiasında bulunuyor.

Diğer yandan, Sözcü yazarları Uğur Dündar ve Yılmaz Özdil, 8 Mayıs 2020 tarihinde 'sozcu.com.tr'de yayınlanan Halkın Vicdanı programında7, S400'lerin durumu başta olmak üzere gündeme ilişkin birçok konuyu yorumlamışlar. Dündar, "S400'lerin ABD Başkanlık Seçim tarihi olan 3 Kasım 2020'ye kadar aktive edilme olasılığı yok" demiş. Özdil ise, S400'lerle ilgili olarak, "NATO ülkesinin Rus füzesi almasının akılla mantıkla izah edilecek tarafı yok. S400 bir intihardı" ifadesinde bulunmuş.

Özdil, şu açıdan haklı; Türkiye'nin S400 tercihinin Atlantik aklı ve mantığıyla izahı mümkün değil. S400 alımının bu kadar tartışılmasının altında, sadece hava savunma sistemi tercihi olmayıp, stratejik bir tercih olması yatıyor. Dr. Volkan Özdemir, 17 Nisan 2020 tarihli “S400 ne zaman aktive edilecek?” başlıklı videosunda8 S400'ü, “jeopolitik bir araç” olarak değerlendiriyor ve değişen güvenlik algısı ve yeni paradigmanın bir sonucu olduğunun altını çiziyor. Özdil'in “S400 bir intihardı” yorumu, böylelikle anlam kazanıyor çünkü bu durumda S400, Atlantikçilerin intiharı oluyor gerçekten. Özdemir, “S400 ne zaman aktive edilecek?” sorusuna çok net bir yanıt veriyor: “S400'ler zaten aktif”. Koronavirüs nedeniyle yaşanan gecikmenin, aktivasyonun siyasi olarak açıklanması olduğunu vurgulayan Özdemir, “S400'ler harbe hazır konumdadır” türü resmi bir açıklamanın, siyasi ve ekonomik sonuçları gözönüne alınarak ertelenmiş olabileceğini, bunun da önemli olmadığını belirtiyor. S400'lerin artık kamuoyunca sahiplenildiğini, dolayısıyla geri dönüşünün olmayacağını kaydeden Özdemir, geçmiş aylarda F16'larla  radar testi yapılan S400'lere karşı olan Atlantik lobisinin, başlangıçta “bu alımdan vazgeçilecek” şeklindeki iddialarını, şimdi de “depoya kaldırılacak” biçiminde sürdüreceklerini öngörmüş.

Başından beri S400 konusunda uzman görüşlerini kamuoyuyla paylaşan Emekli Hava Pilot Tümgeneral Beyazıt Karataş ta, S400’ten geri dönüşün olmadığının altını çizerek şu değerlendirmeleri9 paylaştı:

“S400 projesinden geri dönüşün olmadığı gözlenmektedir. S400 eğitimlerinin önemli bir kısmı zaten sistem aktif edilerek sürdürülme ihtiyacındadır. Personelin “İlk Harbe Hazırlık Eğitimlerinden” sonra “Son Harbe Hazırlık Eğitim” süreci de devam edecektir.”

Karataş, Veryansın TV'deki 3 Mayıs tarihli yazısında10; S400’lerin, TemmuzEylül 2019 ayları arasında Türkiye’ye getirildiğini ve “Zafer” adı verilen ilk filosunun kurulduğunu vurgulayarak, S400’lerin milli ve etkin olarak kullanılması için fiziki ve teknik altyapı çalışmalarının önemli bir kısmının bitirildiğini ve geliştirme çalışmalarının yürütüldüğünü kaydetmiş. S400 personelinin Harbe Hazırlık Eğitimlerinin planlandığı şekilde sürdüğünü belirten Karataş, “Nisan 2020 ayı sonunda yapılması planlanan S400 resmi töreninin KOVİD19 nedeniyle gecikmesi ve ileri bir tarihe atılması gayet normaldir. Ama S400 eğitimleri TSK virüs mesaisi dikkate alınarak sürecektir. S400’ler geldi aktif olmayacak, aktif olursa ABD yaptırım uygulayacak ve Dolar yükselecek beklentisindekiler ile 1960’lardan bugüne kadar Türkiye’nin uzun menzilli yüksek irtifa hava füze savunma sistemi var mı? Yok mu? diye hiç rahatsız olmayanlar için kötü bir haberim olacak. Her şeye rağmen S400 konusu bitmiştir. S400 personel eğitimlerinin ilk aşama için yeterli seviyeye geldiğini tahmin etmek zor değildir. İstenildiğinde intikale de hazır hale gelecektir.” diyerek son noktayı koymuştur.

1 https://www.yenicaggazetesi.com.tr/sahibindens400vedevrentankpalet55653yy.htm

 

2 https://www.yenicaggazetesi.com.tr/rusyanins400iddiasidogrumu55661yy.htm

 

3 https://www.youtube.com/watch?v=Qsksmc0xIrc

 

4 https://www.c4defence.com/Arsiv/s400lereyerlidokunus/9887/1

 

5 https://tr.sputniknews.com/savunma/202005071041988714rusyaturkiyeyeikincipartis400satisigundemimizdendusmusdegil/

 

6 https://www.sozcu.com.tr/2020/gundem/s400lerisatacakmiyizhusnumahallianalizetti5803245/

 

7 https://www.sozcu.com.tr/2020/gundem/dundars400lerleilgilitarihverdi3kasim2020yekadaraktiveedilmesiolasiligiyok5802722/

 

8 https://www.youtube.com/watch?v=r9yh0MA5xOQ

 

9 https://veryansintv.com/turkiyes400tenvazmigeciyortumgeneralkaratasanlatti/

 

10 https://veryansintv.com/turkiyeabdarasindakikrizlerves400meselesi/