Kritik görüşme sonrasında Cumhurbaşkanı Erdoğan önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan, "Darbeci Hafter'i destekleyerek Libya'yı kan gölüne koyanları tarih yargılayacaktır." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalrından satır başları şu şekilde:
Çeşitli tıbbi ve koruyucu malzemelerle Libya'yı yalnız bırakmadık. Amacımız dost ve kardeş Libya halkının tamamının yeniden aynı idealler ve siyasi birlik etrafında toplanmasına katkı sağlamaktır.

Sayın Sarra ile Libyalı kardeşlerimizin refahına katkı yapacak verimli bir görüşme gerçekleştirdik. 'nin önceliği bir an önce Libya'nın istikrara kavuşmasıdır

Mevcut krizin başından bu yana söylediğimiz gibi çözüm ancak BM himayesinde ve Libyalıların öncülüğünde yürütülecek bir siyasi süreçle tesis edilebilir.



Altını çizerek söylüyorum darbeci Hafter ifadesini kullanıyorum, bunu boşuna kullanmıyorum. Hafter yakın zamanda Libya siyasi anlaşmasını reddedip, ülke yönetimini üstlendiğini açıklayarak gerçek yüzünü bir kez daha göstermiştir.

Tabi Hafter'i bir kenara koymak mümkün değil gibi bir anlayışla yaklaşım gösteren ne yazık ki devlet başkanları veya devlet temsilcileri de var. Onlara tekrar hatırlatıyoruz. hiçbir zaman Libya halkının sorunlarıyla ilgilenmeyen ve Libya'nın geleceğini sürekli tehdit altında tutan bir kişinin bu konuda masaya oturacak bir temsili kabiliyeti de olamaz.

Bu kişi ve buna destek sağlayanlar barışın önündeki en büyük engeldir.

Darbeci Hafter'i destekleyerek Libya'yı kan gölüne koyanları tarih yargılayacaktır. Milli mutabakat hükümetinin son dönemde kazandığı başarıları ise biz de takdirle takip ediyoruz

Tüm aktörlere gereken adımları atmaları yönünde çağrımızı tekrarlıyoruz. Libyalıların refahı için kullanılması gereken petrolün darbeciler tarafından satışına izin verilmemelidir.

LİBYA BAŞBAKANI: TÜRKİYE'NİN CESUR TAVRI İÇİN TEŞEKKÜR EDİYORUZ
"Türkiye'nin cesur tutumuna teşekkür ediyoruz. Darbecilere diyorum ki artık sonun başlangıcındasınız. Libya'dan elinizi yakamızdan elinizi çekin. Buradan geri dönüş yok. Düşmanı bitirene kadar durmayacağız. Bunların başındaki şahsa müzakere imkanı sunulmayacak"

SİHA'LARIN ETKİSİ BÜYÜK
Başkentin güneyi, Misrata açıkları ve 'un batısı yönünde eş zamanlı ilerlemeler kaydeden Libya ordusunun başarısında SİHA'ların sağladığı hava desteği oldukça etkili oldu.

Bu süreçte Türkiye ve SİHA'ların kullanımı, uluslararası alanda yoğun ilgi topladı.

Harekatın son dönemdeki en önemli kazanımları, mart sonundan nisan ayı ortasına kadar Trablus'un batısından Tunus sınırına uzanan 3 bin kilometrekarenin Hafter güçlerinden temizlenmesi oldu.

Libya ordusu, 18 Mayıs'ta ülkenin batısındaki stratejik Vatiyye Hava Üssü'nü Hafter'den geri alırken, SİHA'lar Birleşik Arap Emirlikleri'nin gayrı meşru güçlere verdiği çok sayıda hava savunma sistemini imha etti.

Mayıs ayında Trablus'taki sivillerin korunması amacıyla başkentin güneyindeki Hafter güçlerinin püskürtülmesine başlandı. Çok sayıda stratejik askeri kamp ele geçirildi. Bu sırada Rus paralı askerleri olarak bilinen Wagner unsurları bölgeden ayrıldı.

Libya ordusu son olarak Trablus Havalimanı'nı geri aldı.

Türkiye'nin son dönemdeki desteği, Libya ordusunun bugün itibarıyla başkent Trablus'un tüm il sınırlarını kontrolüne almasıyla yeni bir aşamaya geçti.

Serrac'ın  ziyaretinde, Libya'daki gelişmelerde belirleyici olan Türkiye'nin "tüm Libya'yı kucaklayan siyasi bir çözüme ulaşma" hedefi çerçevesinde atılan adımlar yeniden değerlendirilecek.

Birleşmiş Milletler'in hafta başında Libyalı tarafların ateşkes görüşmelerini sürdürmeyi kabul ettiğini duyurmasının ardından, diplomasi alanındaki olası gelişmeler de iki liderin gündeminde yer alıyor.

Taraflar, siyasi çözüm çabalarında belirlenecek yol haritasına ilişkin fikir alışverişinde bulunacak.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu dün "Trablus'tan Tunus'a kadar sahil bandının ele geçirilmesi, uluslararası havaalanlarının ele geçirilmesi, havadan ve karadan ilerleme kaydedilmesi esasen gösteriyor ki Hafter bu savaşı kazanamaz." ifadelerini kullanarak gayrı meşru güçlerin lideri Hafter'i bir kez daha uyarmıştı.