Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, son dönemde Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Parti'ye yönelik mesajlarıyla dikkat çekiyor.

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Konya'da bir otelde basın mensupları ile bir araya geldi.

GERİ DÖNECEK Mİ?

Suriye'de yaşanan son gelişmeler ve Türkiye'deki ekonomik durum hakkında değerlendirmelerde bulunan Davutoğlu, AK Parti geri döneceği iddialarına ilişkin de sürpriz bir çıkışa imza attı.

"ONLARIN İÇİNDEN GELDİM"

Ruh bakımından AK Parti'den hiç kopmadığını ifade eden Davutoğlu, "Geçmişe dönük olarak herhangi bir hesabın peşinde değilim. Herkese el uzatıyorum, muhalefetiyle, iktidarıyla. Kim bizimle görüşmek isterse kapımız açık. Kitlelerse o kitlelerin parçasıyım, kimse kusura bakmasın. Onların içinden geldim" şeklinde konuştu.

"ŞİMDİ BİRLİK VAKTİ"

"Cumhurbaşkanı Erdoğan’la aramıza fitne soktular" diyen Davutoğlu, "Gelecek Partisi benim de içinde olduğum AK Parti'ye rakip olarak kurulmadı; şimdi birlik vakti" ifadelerini kullandı.

ARINÇ'IN SÖZLERİ AKILLARA GELDİ

Davutoğlu'nun bu açıklamalarının ardından TBMM eski Başkanı Bülent Arınç'ın dün söylediği sözler tekrar akıllara geldi.

DAVUTOĞLU'NU İŞARET ETTİ

Bülent Arınç, Suriye'yi iyi tanıyan kişilere ihtiyaç duyulduğunu kaydederek Ahmet Davutoğlu'nu işaret etti.

Ekol TV’de Armağan Çağlayan’ın sorularını yanıtlayan Arınç şunları kaydetmişti:

Buna ‘hayır’ diyeceklerini tahmin etmiyorum. Çünkü Amerika hemen hemen 10 seneden beri orada. Biz nerede olacağız? 30 km içerisinde eskiden beri kontrol ettiğimiz yer mi? Orada nasıl bir rejim kurulacak? Bugünlerde oraya gitmesi doğru da değil mümkün de değil belki ama bu işi iyi bilen... Aynı dönemde bakanlık yaptığımız için biliyorum; sayın Davutoğlu bize Suriye’nin hangi köyünde kimler yaşıyor, hangi kasabasında demografik ve etnik yapı nasıldır, bunların kültürleri nedir adım adım sayardı.

"BİR AN ÖNCE SURİYE'YE BÖYLE BİRİNİ GÖNDERMEMİZ LAZIM"

Şimdi Suriye’yi yakından tanıyan insanlara ihtiyacımız var, hem siyaset alanında hem geleneksel kültür alanında hem de orada nasıl bir yapılanma bundan sonra başarılı olabilir; bunları Türkiye adına cumhurbaşkanımızın talimatıyla yönetebilecek, orada bulunan insanlara ihtiyacımız var. Bazen bir sanatçı da olabilir, bazen bir yazar da olabilir. Bazen Suriye üzerine karşı tarafın da çok iyi düşünebileceği, kabul edebileceği birileri, bir din alimi de olabilir. Yeter ki sözü geçsin. Bunu bir an evvel oraya göndermemiz lazım.